Gurbet ellerde bayram

Gurbet ellerde bayram deyince, kimin gözleri yaþarmaz ki... Sofrada her bayram boþ kalsa da yeri tutulan tabaðýn þahididir Hz. Hýzýr. Gurbette kuþu olanýn, gözü yoldadýr. Çünkü; bayramlar kavuþmanýn, bayramlar buluþmanýn, bayramlar barýþmanýn, bayramlar karlý daðlar aþmanýn günüdür... Ama ya çýkýp gelemeyen oðullar, çýkýp gelemeyen kýzlar, kardeþler... Onlarýn nasýl beklendiðinin þahididir, göklerdeki turnalar, bir de akþam yýldýzlarý, bir de sessizce dökülen gözyaþlarý... 

Gurbetteki tüm kardeþlerimizin bayramý mübarek olsun. En kýsa zamanda memleketlerine, sevenlerine kavuþmalarý duasýyla hepsini Allah’a emanet ederiz.

Gurbette bayram zordur, suyun yokluðunda teyemmüm tutmak gibidir. Özlem yükünü öyle bir sýrtlanýrsýnýz ki hele anneyseniz, cümle nehirlerin suyu çekilir... Kýrlangýçlarýn kanat seslerinde, hacýlarýn lebbeyk allahümme lebbeyk’lerinde, gözleri baðlanan koçlarýn baþýnda, kevser surelerinin ortasýnda, bir anneyi evladýnýn yolunu beklerken görebilirsiniz... 

Geçtiðimiz Ramazan bayramýnda oðlum, Amerika’daki Bergen Camii’nden bir iki fotoðraf attý bana... Yanlýþ yazmýþ olmayayým, belki bir kültür merkezidir. Ama iþte biz cami diyoruz, çünkü gerçekten de buluþma, cem olma yeridir bu mekan. Geçen Ramazan ben de ziyaret etmiþtim bu camiyi. Çölün ortasýnda bir vaha gibi. Zaten çok kalabalýk deðiller gurbetteki kardeþlerimiz. Bayramlarda buluþmalarý daha da anlamlý oluyor. Orada namaz kýlýyorlar, dua ediyorlar. Ayný Türkiye’deki gibi Bayram diye güzel kýyafetler giymiþler, tertemiz, ütülü, düzgün üstler baþlar, saçlar taralý, ayakkabýlar boyalý, hepsi de özenerek gelmiþler bayram sabahýna... Fotoðrafa bakýyorum... Oðlum hiç tanýmadýðým insanlarla ayný uzun masalarda oturuyor. Yüzler gülümsüyor, bayram sofrasýymýþ... Hanýmlar evlerinden piþirdikleri nevaleleri getirmiþler, baktým simit var mý sofrada diye, gurbette simidi çok özlüyorlar... Fotoðraftaki hiç tanýmadýðým insanlara sevgiyle baktým, bir koþu gidip onlara sarýlacaðým geldi, içimden hiç tanýmadan ahbap oldum onlarla, deðil mi ki gurbette oðlumun yanýnda oturdular bir Bayram sabahýnda...   

Þimdi yine ayný Bayram camisine mi koþmuþtur oðlum, yeni bir çift çorap giymiþ midir ayaðýna, soðuk mudur o ýrak ve ýssýz yerler, bayramda kimlerin ellerini öpecek, kim okþayacak onun baþýný, harçlýðý var mýdýr, soðuk mudur, ayaz mýdýr, temiz mendili atleti var mýdýr... Bir yýðýn soru, bir tomar iðne gibi batýyor kalbime... Allahým Sen büyüksün diyorum, o anda birden Allah’ýn her yerde olduðu fikriyle dolup taþýyorum, “Sen göze bayramý gurbette geçiren” cümlesini de diyorum... 

Sonra ufka bakýyorum... Gurbette yolcunuz varsa, dert ortaðýnýzdýr bulutlar. Kalbinizin yazdýðý tüm mektuplarý onlar taþýr. Gurbette bayram, memleket ve vatan demek. Taksiye bindiðinizde þoförün Ýskenderunlu olduðunu öðrendiðinizde ona harçlýk vermeye kalkmanýz, onun da sizden ücret almak istemeyiþidir bayram. Gurbette ne kadar emekçimiz, öðrencimiz varsa hepsinin bayramýný tebrik ederiz, gönül dolusu selam ederiz. Gurbette meþakkatin karþýlýðý olarak ecir vardýr, inþallah onlar da ince gönülleriyle bizi duadan býrakmazlar.. 

Gurbette bayram, yutkunmadýr, hasrettir. Gurbette bayram, Türkiye haritasýdýr. Gurbette bayram, Türkiye duasýdýr. Allahým, Ýslam Alemine iyilikler ver, Allahým milletimize iyilikler bahþet, sen bizlere dünyada ve ahirette rahmetini gönder...