H2O bileþimi sudur, iþte Beþiktaþ budur

Beþiktaþ, daha önce çýktýðý bir çok deplasman maçýna; zamaný tutumlu kullanarak kontrollü baþlardý. Oyunun ilk devrelerinde pek tez canlý sayýlmazdý.. Ama dün öyle deðildi. Çabuk sonuç almaya yönelik isteðini açýkça ve erkenden belli etti. Fakat hedeflediði þeyi gerçekleþtirme konusunda, sýkýntýlar yaþadý. Onca hareketlilik, onca istek, onca atak; sonuç olarak ilk yarýda ancak üç akýlda kalan pozisyon üretti. Kurduðu baskýya göre çok az!

Caner Erkin ile Atiba’nýn arzu ve heyecan dolu futbolu, orta sahayý çekip çevirmeden sorumlu kiþi olarak Tolgay Arslan’da pek yoktu. Kendini oyuna veremedi. Paslarý ya geriye ya paraleldi. Bu da, takým içindeki dinamizmin doðrudan üretime geçmesine set koydu. Beþiktaþ’ýn sonuç alma yüzdesini düþürdü.

***

Kayserispor da kendi sahasýnda oynamasýna raðmen rakibinin üstüne fazla gidemedi. Ama üç poziszyondan biri kýl payý ofsaytla biterken; diðer ikisi, ileri ucun yanlýþ yarde/yanlýþ zamanda/yanlýþ þut atmalarýndan güme gitti. Golü ben atayým derken, uygun pozisyondaki arkadaþlarýný görmezden geldiler.

Aboubakar çift forvet olarak Cenk’in yanýna çekilse de; bu bölgenin vazgeçilmez adamý olamayacaðýný belli eden tutukluk içindeydi. Caner’in hamlesinden geri gelen ve önüne düþen topu, acemice kullandý. Ondan beklenen ve beslenen umutlar boþuna...

Önce Quaresma desteði, ardýndan Ömer Þiþmanoðlu takviyesi; Beþiktaþ’ýn yol koordinatlarýný, gidiþ istikametini deðiþtirdi. Ýkinci yarý; bilinen Beþiktaþ özellikleriyle nihayet buluþunca, üç puana ulaþmak artýk þart oldu.

Yolcu yolunda gerek.