Kamuda baþörtüsüne serbestlik konuþulmaya devam ediyor. Anlam veremiyorum, böyle bir konunun tartýþýlmasý dahi abes. Kamu çalýþanlarý baþörtüsü takmamalý.
Öncelikle baþörtüsü bize ait bir kýyafet deðil. Dýþarýdan geliyor hep bunlar. Oysa ki mini etek olsun, askýlý bluz olsun, bunlarýn mesela binlerce yýllýk geçmiþi var. Gördüðün zaman “Ýþte Anadolu bu!” diyeceðin türden, sýmsýcak, bozkýr kokusunu hissettiðin kýyafetler… En eski Türk devletlerinde bile mini eteðe rastlarsýnýz. Gizli bir kaynaðýmdan aldýðým bilgiye göre Orhun Anýtlarý civarýnda yapýlan kazýlarda sekiz bin yýllýk mini etek ve straplez bulunmuþ. Ama halka açýklanmýyor. Tarihçi Feridun Düzaðaç’ýn“Eski Türk Devletlerinde Etek Boylarý” kitabýnda bahsi geçer. Son derece samimi bir üslupla yazýlmýþ enfes bir kitaptýr. Okumadým.
Ayrýca etrafýmýzdaki insanlar baþörtüsü takarsa biz de bundan etkilenmez miyiz? Ben etkilenirim þahsen. Etrafýmda üç kiþi baþörtüsü taksýn, hop bir bakmýþsýn ben de geçirmiþim kafama. Yazýk deðil mi bana?
Öte yandan zaten baþörtüsü Kuran’da yok. Benim bir arkadaþýmýn eniþtesi bakmýþ. Yokmuþ. Bulamamýþ yani. Ýlahiyat alimlerinin dediklerine mi inanacaðým yoksa arkadaþýmýn eniþtesine mi? Elbette arkadaþým eniþtesine inanýrým, öbür türlüsü arkadaþýmý incitir. Bence dostluk dediðin böyle olmalý.
BAÞÖRTÜLÜ ÝTFAÝYECÝ AYRIMCILIK YAPAR MI
Gelelim kamu çalýþanlarýna baþörtüsü serbestisi getirildiðinde ne olacaðýna… Az önce minik bir beyin fýrtýnasý yaptým ve aklýma bazý sorular takýldý:
Baþörtülü belediye otobüs þoförü: Baþý açýk bir yolcu “Kaptan orta kapýyý açar mýsýn” dediðinde açacak mý? Yoksa sýrf baþörtüsü takmadý diye “Düðmeye bassaydýn kardeþim” deyip yoluna devam mý edecek? Bunlar önemli, benim bu endiþelerimi gidermek zorundasýnýz. Sonuçta endiþeli ve modern bir insaným. Operaya bayýlýrým.
Baþörtülü itfaiyeci: Bir evde yangýnçýktýðýnda "Ýçeride namahrem vardýr" düþüncesiyle yangýna müdahale etmezlik yapacak mý? Ya da haremlik-selamlýk mantýðýyla sadece kadýnlarýn oturduðu kýsýmlara mý su sýkacak?
Baþörtülü santral görevlisi: Bir kamu kurumunu aradýðýnýzda “Kadýnsanýz 1’e, buluðçaðýna gelmemiþ bir erkekseniz 2’ye, buluð ve üzeri bir erkekseniz No’ya basýnýz ve derhal o telefonu kapatýnýz” diyecek mi? Erkeklerle görüþmeyen bir santral görevlisi nasýl olur bana açýklar mýsýnýz?
Baþörtülü hakim: Hakimler dýþ görünüþlerinde tarafsýzlýklarýný gösterme adýna hiçbir iþaret taþýmamalýdýr deniyor. Aynen katýlýyorum. Bu yüzden baþörtülüler hakim olmamalý. Fakat þu anki hakimler de tarafsýz deðiller, bunu da unutmamak lazým.
HAKÝM CÝNSÝYETSÝZ OLMALI
Bir hakimin kadýn veya erkek olmasý çok þeyi deðiþtirebilir. Kocasýndan þiddet gören bir kadýnýnþikayetçi olduðu davada kadýn hakimin kadýna, karýsýný aldatan bir erkeðin davasýnda erkek hakimin erkeðe daha yakýn davranabildiði bilinen bir gerçektir. Durum böyleyken cinsiyetini gizlemeyen bir hakim de aslýnda tarafsýz görünme ilkesini ihlal etmektedir.
Peki neden hakimler bu konuda en ufak bir adým atmýyorlar. Hakime bakýyorsun, apaçýk erkek. Üstelik erkek olduðunu gizlemeye de çalýþmýyor. Adeta ben buradayým dercesine bir de býyýk býrakmýþ. Böyle coþkun, dolu dolu, “evet bu bir erkek” dedirtecek cinsten býyýklar… Erkek hakim özünde erkek olabilir, özel hayatýnda tam bir erkek gibi davranabilir ama burasý mahkeme. Burada tarafsýzlýðýný göstermek adýna biraz efemine hareketler yapmasý, ne bileyim “Ayy yaa karar veremiycem þindi üfff s.s.” gibi ifadeler kullanmak suretiyle cinsiyetini gizlemesi gerekmez mi? Diðer yanda kadýn hakime bakýyorsun, o da maþallah makyajýyla, saçlarýyla adeta “ben kadýným” diye baðýrýyor. Tarafsýz görünme ilkesinden bir gram nasiplenmemiþ.
Görünen o ki, sadece baþörtüsü deðil hakimin kadýn veya erkek, dolayýsýyla insan olmasý durumunda tarafsýz görünme þansý yok. Ýþte bu yüzden diyorum ki, hakimler kedilerden seçilmelidir.
PEKÝ NEDEN KEDÝLER
“Neden kurbaðalar, kutup ayýlarý veya ahtapotlar deðil de kediler?” dediðinizi duyar gibiyim. Gerçekten köþeye sýkýþtýran sorular bunlar. Ahtapotlarý kafadan eleyebiliriz, sekiz tane kolu olan bir canlýnýn el altýndan neler yürütebileceðini kestirmek güç. Bir koluyla kararý imzalarken kalan 7 koluyla aþaðýda para saymayacaðýný kimse garanti edemez. Kutup ayýlarý da birkaç Eskimo davasýna bakabilirler sadece, coðrafi þartlar yüzünden. Kurbaðalara hiç girmiyorum bile, bir kurbaðanýn hakimlik yapabileceðini düþünüyorsanýz doktora görünmenizde fayda var.
Oysa kediler hakimlik için idealdir. Bir kere, rüþvet alamayacaklarýna eminiz. Çünkü kediler nankör hayvanlardýr. “Be insafsýz, be vicdansýzýn kýzý, be nankör kedi” dizeleri kedilerin karakteri konusunda saðlam ipuçlarý vermektedir. Bu onlara herhangi bir iyilik yaptýðýnýzda size en ufak bir geri dönüþ yapmayacaklarý manasýna gelir. Bir kediye 100.000 lira para dolu bir çanta verin, dönüp teþekkür etmez. Hatta içinde kedi mamasý yoksa çantayý açýp bakmaz bile.
Ayný zamanda herhangi bir davada taraf tutmayacaðý da kesindir. Ýnsanlarýn aralarýndaki anlaþmazlýklar onu zerre kadar ilgilendirmez. Kedilerin tek derdi arada sýrada sürtüneceði bir bacak, biraz süt ve sobadýr. Bütün bunlar zaten mahkeme salonunda bulunabilen þeyler.
MART AYLARINDA SORUN OLABÝLÝR
Ýþte bu yüzden dürüst ve tarafsýzlýðýyla bilinen kediler hâkim yapýlmalýdýr. Elbette kedilerin iletiþim konusunda bazý sýkýntýlarý var. Hemen her olaya “miyav”þeklinde tepki veren hayvanlardan bahsediyoruz. Acaba sanýðý suçlu mu buldu, yoksa tahliyesine mi karar verdi anlamak tabi ki zaman alacaktýr. Özellikle mart aylarýnda onlarý mahkeme salonunda tutabilmek de kolay deðil, bunun farkýndayým. Ama mahkemelerin tarafsýzlýðý adýna bu yumurcaklara güvenmeliyiz, çünkü adalet sisteminin güvencesi onlar olacaktýr.
“Peki kedinin cinsiyeti ne olacak? Erkek bir kedi erkeklerin tarafýný tutmaz mý mesela?” dediðinizi duyar gibiyim. Gerçekten de mevzunun suyunu çýkarmakta üstünüze yok. Kedinin cinsiyeti önemli deðil. Zaten uzaktan bakýnca afedersiniz kadýn mý erkek mi olduðunu kimse anlamýyor. Kucaðýna alýp yakýndan incelemen lazým ki göresin. Kusura bakmayýn ama koskoca mahkeme baþkanýný da kimse kucaðýna alýp diþi mi erkek mi diye kontrol edemez. Ayýptýr bu, yüce mahkemeye saygýsýzlýktýr.
Hakimin tarafsýz karar vermesi vicdaný ve hukuk bilgisiyle deðil tamamen dýþarýdan nasýl göründüðüyle ilgilidir. Bu yüzden baþörtülülerin neden kamuda çalýþmamasý gerektiðini en güçlü argümanlarla anlattýðýmý sanýyorum. Umarým yetkililer bunlarý dikkate alýr.