CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu, Çarþamba günkü grup konuþmasýnda AK Parti’yi ve hükümeti hedef almanýn ötesine geçerek AK Parti’ye oy veren insanlarý hedef aldý.
Kýlýçdaroðlu’nun þu sözleri bir kýsým hakikatlerin anlaþýlmasý açýsýndan tarihi önemdedir: “Benim kýzgýnlýðým saraya deðil benim kýzgýnlýðým seni açlýða mahkûm eden siyasi partiye gidip oy vermeyedir. Ýnsan biraz aklýný kullanýr”.
Bu sözler iki açýdan önem taþýyor.
Birincisi, Kýlýçdaroðlu bir süredir eleþtiri yaparken AK Parti ile AK Parti’ye oy veren seçmeni birbirinden ayýrarak konuþuyordu. Partiyi ve hükümeti eleþtiriyor ama seçmen kitlesine þirin gözükmeye çalýþýyordu. Nitekim yeni ittifak durumu ve yerel seçimlerdeki temel strateji bu anlayýþa dayanýyor, yani AK Parti’den oy almayý hedefliyordu.
Þimdi görüyoruz ki, bu strateji çöktüðü gibi, Kýlýçdaroðlu’nun bu siyasi tutumu da son derece sahteymiþ.
Ýkincisi, CHP’li kimi sözcüler uzun yýllar AK Parti’nin dayandýðý toplumsal tabaný ‘bidon kafalý, göbeðini kaþýyan adam’ gibi sakil ifadelerle aþaðýlýyorlardý. Milletin iradesine ve tercihlerine saygý duymayan bu yaklaþýmýn yine bir süredir gizlenmeye çalýþýldýðýný, farklý bir imajla seçmene yaklaþýldýðýný görüyorduk.
Kýlýçdaroðlu’nun AK Parti’ye oy veren seçmene yönelik kýzgýnlýk ifadesi bu anlayýþýn yeniden hortlamasýdýr, farklý bir þekilde nüksetmesidir.
Rakibine oy veren seçmeni ‘aklýný kullanmamakla’ suçlamak ve kýzgýnlýk ifade etmek hiç demokratik ve hoþgörülü bir tavýr deðildir.
Seçmen belki kendi kendine kýzarak ‘elim kýrýlsaydý da falan partiye oy vermeseydim’ diyebilir, ama baþka birisi ‘elin kýrýlsaydý da falan partiye oy vermeseydin’ diyemez.
Siyasetçi þu gerçeði bilmelidir: Seçmen her zaman haklýdýr. Bir yanlýþlýk varsa siyasetçidedir ve kendisini sorgulamasý gereken siyasetçinin ta kendisidir.
Kýlýçdaroðlu ilginç bir psikolojiye sahip. Kendi zihninde hükümete yüklediði kötülükleri vatandaþ paylaþmadýðý ve onun gibi davranmadýðý zaman kýzgýnlýk nöbeti geçiriyor. Nasýl oluyor da ekonomik sýkýntýsý olan vatandaþ AK Parti’ye oy verirmiþ!
Seçmen davranýþýný etkileyen birçok faktör vardýr. Ekonomik sebepler bunlardan sadece birisidir. Öyle olsa tüm iþsizler muhalefet partilerine oy verirlerdi. Oysa seçmenin oy verme eðiliminde en etkili olan sebeplerden birisi kendisini adam yerine koyan, tercihlerine saygý duyan, hoþgörülü bir anlayýþ ile kendisini aþaðýlayan, tercihlerine tahammül edemeyen anlayýþ arasýndaki farký deðerlendirmesidir. Seçmen Kýlýçdaroðlu’nun takýndýðý bu zihniyete tepki göstermeyi, baþka sebeplerden daha önemli görebilmektedir.
Ayrýca seçmeni ‘Siz buna müstehaksýnýz, siz bunu hak ettiniz, siz buna layýksýnýz’ gibi bir tutumla suçlamak çok saðlýklý bir psikoloji deðildir.
Kýlýçdaroðlu siyasi retorikte akýl vurgusunu fazlaca yapýyor.
Yerel seçimlerden sonra ekonomide yaþananlar üzerinden hükümeti eleþtirirken de ‘Allah akýl fikir versin’ diye bir ifade kullanmýþtý.
Kýlýçdaroðlu’na göre onunla ayný görüþe sahip olmayan herkes ‘akýl tutulmasý’ yaþýyor, herkesin aklýndan bir sorunu var.
Ýnsanlarýn aklýný, ahlakýný, onurunu, dinini sorgulamak bir siyasetçi için en hafif tabirle basitliktir.
Kýlýçdaroðlu bunu çok sýk yapýyor, ‘sen adam mýsýn’ türü çýkýþlarý çok seviyor.
Oysa akýllý siyasetçi baþkasýnýn aklýný deðil, kendi aklýný sorgular.
Kýlýçdaroðlu’nun klasik CHP zihniyetini yansýtan bu tür çýkýþlarý siyasi makyajý döken, maskeleri düþüren bir etki yapýyor.
