28 Þubat fiþlemelerinin hâlâ can yakmasý üzerine yazdýðým makalenin (http://www.star.com.tr/yazar/28-subat-fislemeleri-can-yakmaya-devam-ediyor-yazi-1316460/) yayýmlanmasýnýn ardýndan yüzlerce mesaj aldým. Gelen mesajlardan da gördüm ki, 28 Þubat cuntasý, fiþlemeleriyle de devlet nezdinde hüküm sürmeye devam ediyor.
Yeni taþeron yasasýyla birlikte kamuda taþeron olarak çalýþanlarýn kadroya geçiþ için yaptýklarý baþvurular, kendisi veyahut ailesinden biri 28 Þubat’ta fiþlenmiþse reddediliyor. Ýnanýlacak gibi deðil ama maalesef vaziyet bu. 28 Þubat’ta gözaltýna alýnmanýz ve sonrasýnda serbest býrakýlmanýz veyahut yargýlanýp beraat etmeniz, iþ baþvurunuz için hakkýnýzda yapýlan güvenlik soruþturmasý sýrasýnda bir ehemmiyet arz etmiyor! Zamanýnda 28 Þubat cuntasý ‘terör’ suçlamasýyla sizi fiþlemiþse, istediðiniz kadar “Ben yargýlandým beraat ettim” veya “Gözaltýna alýndým ama mahkemeye bile çýkmadan savcýlýktan serbest býrakýldým” deseniz bile deðiþen bir þey yok, hâlen ‘sakýncalý mürteci’ olarak muamele görmektesiniz. Devlette devamlýlýk bu mudur, bilemedim!..
28 Þubat’ýn bir darbe olduðuna dair, 15 yýldýr iktidarda olan Ak Partili yöneticilerinin bir þüphesi olduðunu düþünmüyorum. 28 Þubat’taki hukuksuzluklar, adaletsizler devletin en zirvesinde dile getiriliyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, 28 Þubat’ýn bir darbe olduðuna dair kararý var. Lâkin tüm bu kabullere raðmen 28 Þubat’ýn hem zindanlarda hem de devletin kýlcal damarlarýnda hüküm sürmesi engellenemiyor. 28 Þubat’ýn, kýzlarýn okullara baþörtülü girmeleriyle sona erdiðini düþünenler büyük bir yanýlgýnýn içindeler. Yarýn bir gün baþörtülü kýz talebeler okulu bitirip devlete iþ için baþvurduklarýnda, “Baban hakkýnda 28 Þubat’ta iþlem yapýldýðýndan seni alamayýz” ret cevabýný duyduklarýnda sormayacaklar mý, “Hani 28 Þubat bitmiþti”!.. Ne cevap vereceksiniz sayýn yetkililer?..
28 Þubat’la alâkalý garabetleri devamlý yazýyorum. Zulüm devam ettikçe ben de yazmaya devam edeceðim. 28 Þubat darbesi ne yapýp edip, üzerinden 20 yýl da geçse, yapanlar yargýlansa da bize mel’un yüzünü gösteriyor. 28 Þubat cuntacýlarý hapse atýlsalar bile, þayet 28 Þubat yargý kararlarý iptal edilmez ve o döneme ait fiþlemeler silinmezse, þunu diyeceklerdir: “Biz hapisteyiz ama hükümlerimiz hâlâ geçerli”!
Ergenekon ve Balyoz davalarýndan yargýlanýp haklarýndaki hükümler Yargýtay tarafýndan onanlar, sanki hiçbir þey olmamýþ gibi devletteki görevlerine geri döndüler. Bu nasýl oldu? Veyahut þöyle sorayým, “Demek ki istenince oluyormuþ, peki 28 Þubat için neden istemiyorsunuz?”…
Bir taraftan Kemalistler’in diðer taraftan Fethullahçý Terör Örgütü’nün maðdurlarýnýn hâlâ maðduriyetleri devam ediyorsa bana söyleyebilir misiniz, hangi 28 Þubat bitti?..
28 Þubat darbesinde ihtiyacýmýz olan o gür sesi çýkartan ender isimlerden biriydi Hasan Celal Güzel. Dönemin siyasilerinin korkudan, “Sözlerim yanlýþ anlaþýldý” diye kývrým kývrým kývrýldýðý hengâmede o cuntacýlara sözlerini dosdoðru söyledi, þahidim!..
Pazartesi günü vefat eden Hasan Celal Güzel’e Allah’tan rahmet, ailesine sabr-ý cemîl niyaz ediyorum.