Ege’de kaçak göçmenleri taþýyan bir tekne battýðýnda, O teknede olmasý gerekenden kat ve kat fazla yolcu olduðu anlaþýldýðýnda, ölenler için küçücük bebekler olduðunu, kaçak yolcularýn kamaralara kitlendiðini ve yüzme bilseler dahi bu sayede kurtulma umutlarý kalmadýðýna dair haberleri okuduðumuzda, üzülüyor, öfkeleniyor, o insanlarý bu duruma düþürenlere beddua ediyoruz deðil mi?
Peki hangi yanýmýz gerçek bir konuþalým o zaman.
Ölüme yollanan insanlara üzülen yanýmýz gerçekse, elde, sopa, pala, sokakta,S uriyeli avýna çýkanlarý nasýl açýklayacaðýz kendimize?..
Bir adým ötesini düþünelim, bize sýðýnan insanlara ya Esad ya IÞÝD ya da Ege’nin mavi sularýnda ölüm seçeneðe mi sunacaðýz?
***
Dicle Nehri üzerine kurulan Ýnsanlýk Köprüsü’nden Cuma günü 2 çocuk geçti.
Büyük olan 15-16 yaþlarýnda bir erkek çocuðu, üzerinde Galatasaray’ýn formasý var.
Diðeri küçük bir kýz çocuðu, giydiði tiþörtün üzerinde Disney karakterinden birinin resmi var.
Ne Orlando ne de Paris’teki Disneyland’ý bilmez o kýz çocuðu, en fazla televizyonlardan Ýstanbul’u, buradaki parklarý görmüþtür. Hayallerindeki en üst yaþam sýnýrý Türkiye’deki yaþam olan çocuklar, insanlar giriyor sýnýrýmýzdan. Gülmüyorlar zira bir bilinmeze geliyorlar, gülmüyorlar çünkü yuvalarýna, doðduklarý yere bir daha dönüp dönemeyeceklerini bilmiyorlar...
Paralarý yok, çoðunun ulaþým aracý sadece ayaklarý...
Gidecek tuvalet bulamadýðýnýzý düþünün ya da yýkanacak bir su ya da yer. Bizim düþündükçe korkunç diye tanýmladýðýmýz þeyi yaþayarak geliyor o insanlar...
***
Gaziantep’te Suriyeli kiracýsý tarafýndan öldürülen ev sahibi, Büyük þehirlerde dilenenlerden duyulan rahatsýzlýk, baþka yerlerde kýz meselesi, ucuza kaçak çalýþma meselesi vesaire... Bunlarýn hepsi gerçek, hepsi çözülmesi gereken sorun ama çözüm sokakta Suriyeli avýna çýkmak mý?
Tarih boyunca en çok övündüðümüz özelliðimiz ihtiyacý olana yardým etmek deðil miydi bizim? Kaç kavim, kaç millet bu topraklarda bulduðu hoþgörü sayesinde varlýðýný sürdürdü. Haçlý seferleri döneminde Katolik ordularýn iþgali altýnda her türlü zulmü gören Bizanslýlar Osmanlý döneminde çok daha iyi þartlarda yaþadýlar. Hangi yanýmýz gerçek bizim? Hep övündüðümüz yanýmýz mý yoksa sokakta elde sopa-pala Suriyeli avýna çýkan yanýmýz mý?
