40 yýldýr devletin tüm kritik kurumlarýna sýzdýlar. “Tedbir” dedikleri bir yöntemle yaptýlar bunu. Zannedildiði gibi dini kimliklerini gizleyerek tedbir uygulamadýlar. Müslümanlýðý da tedbir amaçlý kullandýlar. TSK’ya sýzarken birer Haþhaþiye dönüþtürmek için devþirdikleri Anadolu çocuklarýna Müslümanlýklarýný yaþamamalarýný emrettiler. Toplumun gönlünü kazanmak için ise Müslümanlýðý kullandýlar. Tedbir olarak Müslümanmýþ gibi yaptýlar, tedbir olarak vatansevermiþ gibi davrandýlar.
Nasýl ki gerektiði yerde liberal, gerektiði yerde Atatürkçü oldular, Müslümanlýðý da topluma sýzmak için tedbir-maske olarak kullandýlar. Askeriyeye sýzmak için laik bir görüntüye girmeleri gerekiyordu, topluma sýzmak için ise Müslümanlýk maskesi takmalarý...
Hiçbir kutsalý olmayan bu insanlar, ancak casusluk eðitimi almýþlarýn baþarabileceði bir hünerle her kýlýða girdiler. Ülkeyi 40 yýldýr içten içe kemirip, tüm mahremiyetini uzantýsý olduklarý istihbarat örgütlerine servis ettiler.
***
Hep soruyorduk; toplumda itibarýnýz yüksek, devlet kademelerinden dýþlanmýyorsunuz, kritik köþe baþlarýný tutmuþsunuz, Türkiye’nin en büyük ekonomik gücüsünüz, daha ne istiyorsunuz?
Üç yýldýr pes etmemelerine, kumpaslarýna, siyaseti dizayn etme giriþimlerine devam etmelerine, PKK terörünü týrmandýrmadaki rollerine bakýnca aslýnda ne istedikleri belliydi. Türkiye’yi teslim almak deðil sadece teslim etmek istiyorlardý. Çünkü aldýklarý büyük ihale buydu. Bunca ‘tedbiri’, o dönemin ABD Büyükelçisi Ricciardone’nin “Bugünden sonra bir imparatorluðun çöküþünü izleyeceksiniz” sözünü hayata geçirmek için almýþlardý.
15 Temmuz, teslim alma planýnýn son aþamasýydý. 17-25 Aralýk’tan beri pes etmeyiþleri PKK ile iþbirliði içine girmeleri, ABD’nin, Avrupa ülkelerinin bir türlü desteðini bunlardan çekmemiþ olmasý, Cumhurbaþkaný Erdoðan’a yönelik bitmez tükenmez itibarsýzlaþtýrma çabalarý falan... hepsi Türkiye’yi teslim alma sürecinin devam ettiðini gösteriyordu.
15 Temmuz gecesi yaþananlar, bu alçak terör örgütünün sadece ülkeye darbe yapmak deðil Türkiye’yi iç savaþa sürükleyecek yeni bir süreci baþlatmak için düðmeye bastýðýný gösteriyor. Halka karþý “vurun, sýkýn, tereddüt etmeyin” emri verebilmeleri, demokrasinin ve milli iradenin temsili olan Meclis’i bombalamalarý, Cumhurbaþkanlýðý’na, MÝT’e, emniyet binalarýna saldýrmalarý, darbe, terör ve iþgal karþýmý bir kalkýþma planlayabilen dünyadaki en tehlikeli örgütle karþý karþýya olduðumuzu gösteriyor.
Ülkeyi yönetilemez hale getirip 40 yýldýr kimler için çalýþýyorlarsa onlara teslim edeceklerdi. Bu ihanetin dünya tarihinde emsali yok.
Her þeyi hesaplamýþlar, Ýncirlik’ten, Pentagon’a, CIA’den, John Kerry’ye kadar olayýn asýl sahipleri de o gece FETÖ’cü terör þebekesinin kalkýþmasýný yakýndan takip etti. “Bizim çocuklar baþaracak” diye düþünüyorlardý, muhtemelen.
Cumhurbaþkaný’ný ve Baþbakan’ý öldürecek, medyayý karartacak, Meclis’i bombalayacak ve sabah uyandýðýmýzda milletçe bize “ellerinizi kaldýrýn ve teslim olun” emri vereceklerdi.
Ama oyunlarý bozuldu, yaptýklarý hain plan kendi sonlarý oldu.
Tüm dünyaya demokrasi ve vatan sevgisi dersi veren bu millet, ayný zamanda Batý’nýn yaptýðý demokrasi tariflerini de alt üst etti. Batý’nýn elinde baþka toplumlarý terbiye etme aracýna dönüþtürülen demokrasiyi düþtüðü yerden kaldýrdý. Demokrasiye itibarý kazandýrdý.
Þimdi Türkiye, bütün milli güçleriyle, muhalefeti, iktidarý, yargýsý, emniyeti, silahlý kuvvetleriyle, 15 Temmuz þehitlerinin ve günlerdir vatan ve demokrasi nöbeti tutan halkýn direniþine yakýþýr þekilde bu yapýyý tek bir Haþhaþi kalmayana kadar devletten temizlemelidir.
Gün seferberlik günüdür!
