Hatayı kendinde aramak

FIFA U-20 futbol şampiyonasına ev sahipliği yapıyor ülkemiz. Olimpiyatlara talip bir ülkenin onlarca spor organizasyonunu başarıyla yapmışlığı var ama bu turnuvada işler iyi gitmiyor. Bırakın İspanya, Nijerya maçlarını Türkiye’nin maçlarına da ilgi yok nedense. Ama sakın sorunu dert etmeyin necip Türk basını sorunu tespit etmiş, suçluyu bulmuş. Türkiye, dünyadaki birkaç futbol şehrinden biri olan Trabzon’da oynuyor maçlarını. 3 Temmuz sürecinin Türk futbol izleyicisinde yarattığı travmayı anlayamayanlar boş tribünlerin suçunu Trabzon halkına yamama gayretindeler. Delil ve ispatlarıyla dünyanın en büyük şikesinde suçlulara gerekli cezaları veremeyeceksiniz, ceza vermemek için kurulları değiştireceksiniz, mahkeme kararlarıyla adeta dalga geçeceksiniz yetmeyecek ligin sistemini bile değiştireceksiniz ve bunların sonucunda taraftarı enayi yerine koyup futbolu bitireceksiniz ondan sonra tribünlere gelmeyen seyircinin hesabını Trabzon halkından soracaksınız. Yok öyle yağma. Önce kendinize bir bakın hele. Kafamızı bozmayın. Nasıl diyordu Sırrı Süreyya bir repliğinde;

Daş var mı daş...

Oyuncağı da elinden alınırsa

TS Başkanı ve yönetimi bir yandan kendi kucağına bırakılan borç sarmalını çözmekle uğraşırken diğer yandan da hem transfer yapmak hem de Türk futboluna çeki düzen vermekle meşgul. 3 Temmuz sürecinin Başkanlık koltuğuna taşıdığı Hacıosmanoğlu ise tüm sürecin suçunu sadece ve sadece Aziz Yıldırım’a yükleyerek bir siyaset yürütüyor. En sert sözlerini, tabiri caiz ise giderin kralını sadece O’na yapıyor. Oysaki birkaç hafta sonra Türk futbol sahnesinden silinecek olan bir isme yüklenerek bir yere kadar gidebilirsiniz. Ya sonra neye sarılacaksınız? “Mecnun’u tanırım iyi çocuktur” dedikten, TFF kongresinde Demirören’i alkışladıktan sonra Aziz Yıldırım görevi bırakınca kime sataşacaksınız? Bana göre yönetim, devraldığı kötü mali tablodan başka hiçbir şeye odaklanmamalıdır. Başkan ise geldiği günden beri söylediği “Trabzonspor Başkanı konuşmaz, icraat yapar” sözünün gereğini yerine getirip uzatılan her mikrofona konuşmamalı, işi pas ettiği profesyoneller konu ile ilgili süreci özetlemelidir.  Yoksa öngörüden yoksun bir şekilde Kulüp müdürünü görevden alıp 3 gün kayyuma devreder, Digor’un Sesi sayfasına çevrilen resmi web sayfasından aynı konuda üç farklı açıklama yaparak komik duruma düşersiniz. Bizden uyarması.