Marvine Howe’la konuþmuþ Cumhurbaþkaný’nýn eþi...
Sizden hayli erken doðmuþ birini tanýmlarken ‘yaþýný baþýný almýþ’ dersiniz ya, Marvine Howe benim için ‘yaþý baþý olmayanlar’ kategorisine giriyor. Bir tarihte Þanghay’da doðmuþ, kentin Japonlar tarafýndan iþgalini (1937) görmüþ, hayatýnýn önemli bir bölümünü kýtalar arasý yaþayarak geçirmiþ, halen Portekiz’e yerleþik Amerikalý bir gazeteci o...
Dün gazeteler son makalesinin kýsacýk bir özetini sunduklarý için adý size tanýdýk gelebilir; ama ben kendisini Türkiye’de görev yaptýðý yýllardan (1979-1984) tanýyorum. New York Times’ýn Ankara temsilcisiydi. Ayrýldýktan sonra da ülkemizden ilgisini esirgemedi. ‘Turkey Today’ adlý kitabý 2000 tarihini taþýyor.
Gözleri hâlâ genç bakan, zihni açýk biri...
En büyük özelliði, biraz da kadýn olarak gazetecilikte yer edinebilmek için büyük bir mücadele vermesi gerektiðinden, özgürlükler konusunda olaðanüstü duyarlý olmasý... Marvine Howe Ankara’da yaþadýðý dönemde baþlamýþ ‘baþörtüsü yasaðý’ ile ilgisini hep diri tuttu; birkaç ay önceki görüþmemizde yasaðýn üniversitelerde fiilen kalkmýþ olmasýný heyecan verici bulduðunu hemen belli ediyordu.
Middle East Policydergisinin taze çýkan sayýsýnda ‘Baþörtüsü ve kadýn haklarý’ baþlýðýný taþýyan kapsamlý yazýsýný okuduðumda kendisine verdiði sözü tuttuðunu görüp sevindim. Yasaðý baþýndan sonuna izlemiþ bir yabancýnýn kadýnlarýmýzýn hak kazanma mücadelesine tanýklýðý bu yazý...
Ankara’ya yýllar sonra ilk kez gitmiþ Marvine Howe; vaktiyle beþ yýlýný geçirdiði baþkentte Ak Parti’nin iktidarda bulunduðu son on yýlda ne gibi ‘muhafazakâr’ deðiþimler yaþandýðýný görme merakýyla etrafa bakýnmýþ, geriye gidiþ görmemiþ... Ardýndan Çankaya Köþkü’nde ‘First Lady’ tarafýndan himaye edilen projelerden ‘81 Ýlde 81 Yýldýz’ için düzenlenen törene katýlmýþ... Sonra Hayrünnisa Gül’le iki saati aþan etraflý bir sohbet imkâný bulmuþ...
Konuþurken hissettiklerini þöyle özetliyor yazýsýnda: “Karþýmdaki ‘Ýslâmcý’ (siz bunu ‘siyasal Ýslâmcý’ olarak okuyun) deðil de ABD’deki Cumhuriyetçi Parti’nin ýlýmlý bir temsilcisi gibi geldi bana; özellikle de sosyal konularda... Görüþleri muhafazakâr olmasýna muhafazakârdý, ama radikal deðildi.”
Bir yerde, “Özgürlüðüme düþkün biriyim; bir þey yapmaya zorlanýrsam, bu, benim üzerimde olumsuz bir etki býrakýr. Ýnsanlara ‘Þunu þöyle yap’ diye dayatmaya karþýyým” da demiþ Hayrünnisa Haným...
Þakalar da paylaþýlmýþ, yarý þaka yarý ciddi özel konular da... Cumhurbaþkaný eþi olarak rolünü öðrenmek isteyen Amerikalý gazeteci “Kendinizi eleþtirmen mi, destekçi mi, danýþman mý görüyorsunuz?” diye sorunca þu cevabý almýþ: “Her üçü de... En büyük destekçisi olduðum kadar en fazla eleþtiren de benim. Bazen ‘Herkes yaptýklarýmý beðeniyor, tek ikna edemediðim sensin’ diye bana takýldýðý bile olur” demiþ Cumhurbaþkaný Gül için...
Baþörtüsü konusunda söylediði þu söz önemli Hayrünnisa Gül’ün: “Herkesin kendi kabiliyetine göre deðerlendirilmesi gerektiðine, baþörtüsü takmak veya takmamanýn avantaj veya dezavantaj teþkil etmemesi gerektiðine inanýyorum.” Nokta.
Sadece çocuktan alýnmaz haberler, bazen eþler de haber kaynaðýdýr. Amerikalý gazeteci Washington’da da cevabýnýn merak edildiðini bildiði soruyu biraz dolaylý yoldan sormadan edememiþ. “Eþiniz gelecek yýl bir dönemliðine daha seçilecek olursa neler yapmak istersiniz?” zekice sorusuna cevap ayný zeki dozda gelmiþ: “Saðlýk ve eðitim alanýnda yapýlacak daha çok proje var, ama Allah’ýn bizim için ne planladýðýný nereden bileyim. Bu sebeple uzun vadeli planlar içerisinde deðilim...”
Kadýn haklarý ve baþörtüsü ekseninde deðerlendirmek üzere dergisi tarafýndan görevlendirilip Türkiye’ye gönderilmiþken birdenbire ‘Gezi Parký olaylarý’ patladýðýný gören bir gazeteci ne yapar? Evet Marvine Howe da öyle yapmýþ; sokaklara taþan heyecanýn sebebini de araþtýrmýþ... Alevi sorununu da iþlemiþ, Suriye politikasýný da...
Makalesi önemli...