Uzunca bir zamandýr kurucu bir aktör olmayý baþaramayanlarýn, siyasalý ‘siyasal iletiþimle’ ikame etmeye çalýþmasýnýn hazin neticelerini görüyoruz. Hâlihazýrda birçok varoluþsal çýkmazý yetmiyormuþ gibi, 7 Haziran Seçimleri öncesinden baþlayarak kendisini ‘siyasal iletiþimin’ renkli dünyasýna teslim eden unsurlarýn baþýnda HDP geliyor. Demirtaþ’ýn son dönemdeki ‘duygusal’ açýklamalarýyla ‘siyasal iletiþim’ çýpasýnýn büyük ölçüde tüketildiði anlaþýlýyor. Hemen her kurgu siyasal iletiþim çabasýnda olduðu gibi, güzelim HDP masalý, pis gerçeklere çok sert bir þekilde çarpmýþ durumda.
Yeni bir siyasal icat edasýyla piyasaya sürülen HDP’nin bütün derin çeliþkilerinin siyasal iletiþim teknikleri ve medya köpürtmesiyle izale edilebileceði düþünüldü. Dað, terör, silah ve kan gibi aðýr ve acý gerçeklerin iletiþim taktikleriyle ve algý yönetimiyle hâl yoluna sokulmasý hedeflendi. Ortaya garabet bir manzara ve içinden çýkamayacaklarý bir fasit daire çýktý. Gerçekler aðýrlaþtýkça kurgu derinleþti; kan aktýkça önce algý yönetimleri kontrolsüz bir hâl aldý, ardýndan da hýzla sistematik yalan ve çarpýtma dünyasýna hapsoldular. Sahicilik krizi baþ gösterdikçe mitomanileri arttý, PKK eliyle boþa düþtükçe tutarsýzlýklarý gün yüzüne çýktý.
HDP projesinin en büyük krizi zannedildiði gibi PKK da deðil. HDP, PKK ile olan iliþkisini yönetme becerisini saðlayan bir örgüt aklýna sahip. Hatta bu yönüyle sorunun kaynaðý PKK da deðil. Aksine PKK öðrenilmiþ bir cehaletle, otuz yýldýr ne yapýyorsa aynýsýný yapmaya devam eden bir terör örgütü. Silahlý eylem yapýyor, kan döküyor, farklý bölgesel ve küresel aktörler arasýnda ‘devre mülk terör örgütü’ hizmeti vermeyi de strateji ve siyaset yapmak zannediyor. Bu, yýllardýr deðiþmeyen PKK varlýðýnýn kadük eksenini ortaya çýkardý.
HDP’nin büyük krizi, baþý sonu geç kalmýþ bir milliyetçiliðe, vesayet rejiminden kaynaklanan toplumsal travmaya ve maðduriyet duygusuna yaslanan eðilimleri siyasete tercümesi sýrasýnda kullandýðý araçlar ve dilde ortaya çýkýyor. PKK’dan daha þedid bir söylem kullanandan Norveç standartlarýnda bir legalitenin içinden konuþana, Ýsrail dezenformasyon makinasýný yaya býrakacak kadar manipülatif bir dil kullanandan oldukça sýrýtan bir dürüstlük imajý çizmeye çalýþanlara, geleneksel Ýslami dille iletiþim kuranlardan en kaba Kemalist’in eline su dökemeyeceði seküler söylem kullananlara, hepsinin ayný anda ayný þeyleri anlattýðý bir yapý var karþýmýzda. Zira çoklu kimlik travmasýndan türetilmiþ tek tip bir yapý bu.
Çünkü HDP’ye dair en yaygýn yanýlsamalarýn baþýnda, farklýlýklardan oluþtuðu iddiasý geliyor. HDP’nin farklýlýktan kastý; deðiþik ideolojik eðilimlerden ve kesimlerden isimlerin ‘siyasi elitler düzeyinde’ HDP’de arz-ý endam etmesi. Buraya kadar bir sorun yok. Sýkýntý, ideolojik farklýlýklarýn ilginç bir karakter beraberliðinde buluþmalarý. Yani ortada bir kader birlikteliðinden ziyade karakter birlikteliði var. Þu veya bu kesimden isimlerin, HDP içerisinde neredeyse her konuda ayný þeyleri söylediði, ayný analizleri yaptýðý, ayný cümleleri kurduðu hatta son dönem açýkça ayný dezenformasyonlarýn gönüllü neferi bile olabildiði bir farklýlýk ya da ‘bizler’ dünyasý bu. Huylarýný ideoloji zannedenlerin ilginç bir nikahý. Türkiye’de hiçbir þeye katlanmaya tahammülü olmayanlarýn birbirlerine katlanabilmeleri de bundan.
Bu dünyadan ortaya çýkan masal, 7 Haziran sonrasý büyük ölçüde pul pul döküldü. Bunda PKK terörünün yükselmesi belli bir rol oynamýþ olsa da, HDP hâlihazýrda sürdürülemez bir yola girmiþti. Buradan çýkýþ için PKK’nýn kan akýtmaya devam etmemesini, Çözüm Süreci’nin yeniden baþlamasýný ya da PKK’nýn silahsýzlanmasýný/Türkiye’yi terk etmesini bekleyecek olurlarsa, ayný kurgu dünyayý tekraren üretmekten baþka bir þey yapmalarý mümkün görünmüyor. HDP biten masalýnýn derdine düþmek yerine, PKK’yý nasýl bir masalla kurtaracaðýný düþündüðü sürece krizi derinleþmeye devam edecek.
