2015 Seçimlerine giderken, en fazla merak edilen baþlýklardan biri de ‘HDP’nin barajý geçip geçemeyeceði’ meselesi. Oluþan havaya bakýlýrsa, barajý geçen HDP’nin ‘Türkiye partisi’ olmasýnýn önü açýlacak. Bu oldukça düz okumaya göre, hâlihazýrda seçim barajýný rahatlýkla geçen CHP ve MHP de birer Türkiye partisi konumundalar.
‘Türkiye partisi olmaktan’ murat edilenin ne olduðu konusunda bir mutabakat olmadýðý muhakkak. Lakin keskin bir tarif olmamakla beraber, ‘iþportacý tarzý’ diyebileceðimiz, her kesimden ve her coðrafi bölgeden salt bir temsilin saðlanmasý olmadýðý da aþikâr. Türkiye partisi olmakla kast edilen; memleket vasatýyla barýþýk, eski Türkiye ile kavgalý bir siyasal dalga boyunu yakalayarak, Türkiye’nin her bölgesinde dengeli bir þekilde temsil kabiliyetine kavuþmaktan ibarettir. Bu tarif referans alýndýðýnda, HDP’nin Türkiye partisi olmak üzere çýktýðý yolda, oldukça tanýdýk bir projenin tekrarýna yatýrým yaptýðý görülür. Zira Kýlýçdaroðlu’nun ‘yeni CHP’ ile
dile getirdiði projenin, üç aþaðý beþ yukarý HDP tarafýndan dillendirildiðini görüyoruz.
Kýlýçdaroðlu ‘yeni CHP’ söylemiyle; partinin ana ekseninde, ideolojik temelinde, genel yaklaþýmlarýnda neredeyse hiçbir siyasal yenilenmeye ve muhasebeye gitmeden, salt siyasal iletiþim marifeti ve seçilecekler üzerinden iþportacý yaklaþýmýyla vitrin düzenlemesinden ibaret ‘Türkiye partisi’ inþa etmeye çalýþtý. Sonuç elbette pek iç açýcý deðil. En baþtan, sahicilik sorununun zirve yapmasýna vesile olan bu durum, her kriz anýnda eski CHP reflekslerinin ortaya çýkmasýna mani olamadý.
HDP daha da ileri giderek, ‘herkesi ve hiçbir þeyi temsil eden, dolayýsýyla herkese ve hiç kimseye bir þey söylemeyen nihilist’ Gezi takýntýsýndan ‘Türkiye partisi’ çýkarma ‘imkânsýz misyonuna’ duçar olmuþ durumda. CHP’nin ‘retro’ yaklaþýmýyla rekabet eden HDP dizayný, Türkiye vasatýna göre temsil kabiliyeti olmayan en marjinal kesimler ve ‘militancýlýk oynamaktan býkmayan yenilmiþ asiler’ öncülüðünde, ‘Türkiye partisi’ olma iddiasýný seslendiriyor.
HDP’nin ‘Türkiye partisi’ olma iddiasýnýn önündeki görünür en büyük engel PKK. Lakin BDP’nin kapatýlýp HDP’nin kurulmasýnýn ardýndan, PKK’nýn olmadýðý ya da silahsýzlanýp normalleþtiði bir senaryoda bile; HDP söyleminin, yeni ve eski elitlerinin, PKK sýkýntýsýný aratmayacak düzeyde ‘Türkiye partisi’ olma iddiasýnýn altýný boþaltma potansiyeline sahip olduðunu görüyoruz. Öyle ki, anti-siyasal bir pozisyondan, PKK’nýn olmadýðý bir HDP’nin, bu elitler için neredeyse bir anlamý bulunmuyor. PKK kaldýracýný ana siyasal araca dönüþtürmüþ bu kitlenin, büyük ölçüde ‘intikamcý bir teolojiyi’ aþamayan siyasal dünyalarýndan en son çýkacak þey, ‘Türkiye
partisi olmak’ olabilir. Kemalizm’i ve vesayet rejimini neredeyse hatýrlamayan, Ýslamofobik bilinçaltlarýndan türeyen AK Parti düþmanlýðýndan ibaret dünyalarýnda, bütün Türkiye’yi kucaklamak bir yana ancak gerebilirler. Bu anlamda, Aðrý’da yaþanan saldýrý ve sonrasýnda verilen tepkiler de bu durumun son örneðini oluþturdu.
Yýllardýr tecrübe edilen, “PKK’nýn olduðu yerde provokatöre ihtiyaç yoktur’’ durumunun bir benzeri Aðrý’da yaþandý. Kanlý olaydan sonra Demirtaþ’ýn verdiði tepkilere bakýnca, HDP cephesinde deðiþen pek bir þeyin olmadýðý görülüyor. Koskoca bir yalan ve provokasyon yüzünden 52 kiþinin hayatýna mal olan 6-8 Ekim olaylarýndan antrenmanlý Demirtaþ, kurtarýlmýþ bir üniversite kantininin devrimci sözcüsünü aratmayan bir tonda, bütün Türkiye’yi kuþatacak açýklamalardan geri kalmadý!
HDP’nin Türkiye partisi olmasýnýn sahici bir hedefe dönüþmesinin önündeki en büyük engel yine ‘HDP’nin bizzat kendisi’ olduðu sürece, ümitvar olmak için fazlaca sebep bulunmuyor. Bu durum bir süre daha sürdürülebilir. Lakin orta vadede HDP’nin ‘CHP tuzaðýna’ ram olmamasý mümkün deðil. CHP; Kemalist ve Alevi cemaatinin gidecek bir adres bulamamasýndan dolayý varlýðýný korumaya devam ediyor. AK Parti’ye þimdilik oy vermeyen Kürtlerin ayakta tuttuðu HDP için, seçmenin ayný tavrý sürdürmesi ise mümkün deðil. Krizlerin var ettiði siyasal hareketler, ayný krizleri aþma kabiliyeti gösterebildikleri ölçüde baþarýlý olabilirler. Bunun en
dramatik örneðini HDP orta ve uzun vadede tecrübe edebilir.
