Öcalan’a ulaþamýyorlar, ulaþsalar bile sonuç alamazlar zaten, ama HDP ve Kandil’in periferisinde yer alanlarýn çabalarý sonucu Kürt siyasi hareketi (HDP/PKK’yle tanýmlananý) bugün üç farklý tarz-ý siyasetle kuþatýlmýþ durumda.
Bu durum, hareketin deðiþimi önündeki en büyük engellerden biri.
Deðiþmeyi göze almadan, deðiþime tutunmaya ve deðiþim sürecinin güçlü bir aktörü olmaya çalýþmak..
Ve bunu yaparken, siyasi baþarýyý yakalamak için ( bu baþarý HDP için barajýn aþýlmasýdýr) kendi zemininden uzaklaþmayý göze almak.
HDP, kendi zemininden uzaklaþma pahasýna, barajý aþabileceðine inanýyor.
Siyasi modaya uyup, kendisinde olmayan ne varsa, bu olmayanýn boþluðunu , ünlü birkaç adayla doldurmaya çalýþýyor.
HDP’nin milletvekili listesinde yok yok.
Ama, HDP’nin gerçek sorunu, kendi gerçek zemininin kýymetini bilmemek ve bu zeminden uzaklaþmaktýr.
HDP, bir kaç marjinal solcu ve Ýslamcýyla, Türkiyelileþebileceðine inanýyor, oysa HDP için Türkiyelileþmek demek, çözüm süreci zemininde kalmak, þiddeti kesin olarak ret etmektir.
Öcalan’ýn bu hareketin önüne koyduðu yeni paradigmaya uyulsaydý, HDP bugün çok daha güçlü bir aktör olurdu.
Tam da bu noktada HDP þimdi öyle bir tercih yapýyor ki, bu tercihin dört bir tarafý, risklerle ve tuzaklarla dolu....
Barajý aþsa da risk, aþmasa da risk.
Kürt halký ve aklý baþýnda herkes HDP’nin mecliste olmasýný istiyor. Söylemeye bile gerek yok, ama merak ediyorsanýz, ben de istiyorum HDP’nin mecliste olmasýný.
Ama ne için istiyoruz?
Çözüm sürecinin devamý, yeni anayasanýn yapýlmasý, silahlý mücadelenin býrakýlmasý için siyasi ortamý hazýrlamak, bölgede refahýn yükselmesi için çaba harcamak, mesela GAP’a daha fazla bütçe talep etmek ve geçmiþle yüzleþmeye katkýda bulunmasý için istiyoruz HDP’nin mecliste olmasýný. Oysa bu konularda HDP liderinden olumlu tek söz duymuyoruz artýk.
HDP , süreci durdurmak, bile bile kendi zeminini zayýflatmak ve muhatabý olan AK Parti’nin elini kolunu baðlamak için istiyor mecliste olmayý ve CHP’li seçmene bir davet yapýyor.
CHP’li seçmenin bu davete icabet edeceðine inanýyor. Ýnanmaya devam ettikçe , kendi gerçeðinden kopuyor, kendi gerçek zemininde yer alan sosyolojiden ve hakikatten uzaklaþýyor.
Kürt siyasetinde üç tarz-ý siyaset yan yana duruyor, ama bu üç tarzý siyasetin birbiriyle örtüþen yaný pek yok.
Ýmralý, Kandil ve HDP..
Öcalan’ýn paradigmalarýyla uyumlu bir hareket, inanýn çok daha güçlü olurdu, ve bu demokrasiye büyük katký saðlardý.
HDP, çok açýk, izlediði yeni stratejiyle AK Parti seçmeninden oy alamaz. O da AK Parti’den deðil zaten, CHP’den oy alabilecek bir stratejiye oturttu politikasýný.
CHP’li seçmenin Kürt talepleriyle kurduðu iliþkinin temelinde cumhuriyetçi tahayyüller vardýr. CHP’nin deðiþememesinin sebepleri arasýnda bu da var. CHP’li seçmenin Kürt tahayyülü, cumhuriyete karþý giriþilmiþ, sonuncusu da dahil, Kürt isyanlarýný asla affetmeyen bir tahayyüldür. Kemalist aydýnlar için, Kürtler adýna söylenmiþ her söz, patlamýþ her silahýn arkasýnda Batý ve emperyalist güçler vardýr
Þimdi HDP bu kesimden oy almaya çalýþýyor. Bu kesimin içinde, ruhlarý ve bedenleri tutsak etmiþ, adeta salgýn bir hastalýða dönüþmüþ Erdoðan nefretine güveniyor. Ama bu nefretin HDP’ye baraj atlatmasý imkansýz.
Almanlar’dan 90’lý yýllar için özür dileyen, devletle savaþmak istemediðini ifade eden, ama Türkiye’nin hükümran topraklarýnda, hala ‘gerilla alanlarýndan’ bahseden, silahlý çatýþmaya giren, Türkiye’yi terk etmeyen silahlý bir harekete Kemalistlerin oy vermesi, hele bu oylarla barajýn aþýlmasý mümkün deðil.
HDP’yi bu stratejiye kim inandýrdý bilmiyorum- HDP bileþenlerinin Kürt hareketi üzerinden var olma çabasý ve siyasi ihtirasý bir faktör muhtemelen- ama HDP’nin, Türkiye’nin CHP’si olma arzusuna, Dersimli Kemal Bey’in, çok geçmeden ‘One Minute’ diyeceðinden hiç þüphe duymamak lazým.
Ön seçimlerde Alevi adaylarýn CHP’nin ön sýralarýna yükselmesi bu ‘One Minute’in bir ön safhasýdýr.
Türkiye’ de Kemalistleri, ulusalcýlarý, solcularý, tuzu kuru beyaz Türkleri, HDP’li Kürtler ile bir arada ortak bir stratejide tutmak çabasý sonuç vermeyecek, ama bu ülkeye de büyük acýlar yaþatacak bir çabadýr.
CHP seçmeninden oy alarak barajý aþacaðýný düþünen HDP, geçmiþin aðýr baðacýndan kurtulmaya çalýþtýkça, Kandil merkezli engellerle karþýlaþýyor.
Oysa, Türkiyelileþmek, son isyanýn aðýr yükünden kurtulmayý gerektirir.
Öcalan, bu aðýr yükten kurtulmak için, hatýrlanacaktýr, PKK’yi kapatmýþ, kongrede Türk bayraðý indirildi diye, HADEP’in adýnýn deðiþmesini hatta kapatýlmasýný önermiþ, ama o dönemde bu doðru tutumun Türkiye’de güçlü bir siyasi muhatabý olmadýðý için, PKK çok geçmeden yeniden kurulmuþtu..
HDP seçime üç tarz-ý siyasetin gölgesinde giriyor ve bu durum, HDP’nin en haklý olduðu konularý ve talepleri bile belirsiz hale getiriyor..
Bunca emeðe, bunca bedele de yazýk oluyor..