HDP, baðýmsýz adaylarla 2011 genel seçiminde 2 milyon 435 bin 133, 2014 yerel seçiminde 2 milyon 961 bin 194 ve Demirtaþ’ýn aday olduðu cumhurbaþkanlýðý seçiminde 3 milyon 958 bin 48 oy aldý.
7 Haziran 2015 genel seçiminde seçmen sayýsý 56.6 milyona çýktý. Yüzde 85 katýlým varsayýlýrsa 47-48 milyon geçerli oy olacak.
HDP’nin yüzde 10 barajýný geçmesi için 4.8 milyon civarýnda oy almasý gerekiyor.
Bu da 2011’e göre 2.4 milyon, 30 Mart 2014’e göre 2 milyon, 10 Aðustos 2014’e göre 1 milyona yakýn ek oy demek.
HDP’nin oy artýþýnda, AK Parti hükümetine yönelik MÝT krizi, Gezi olaylarý, Gülen cemaatinin saldýrýsý, ABD medyasýndaki Türkiye’nin Suriye’de DAEÞ’e (IÞÝD) destek verdiði iddialarý, Kobani üzerinden ‘Kürt milliyetçiliði’ kampanyasý ve cumhurbaþkanlýðý seçiminde ‘Batýlý genç Kürt lider’ projesinin katkýsý büyük.
Yani son 2 yýldaki bütün AK Parti karþýtý süreçlerden yararlanýlarak alýnan en yüksek oy bu.
7 Haziran’a giderken, bütün bu kampanyalarýn etkileri soðudu, örneðin Türkiye’nin Kobani halkýný koruduðu, bölgeye yardým gönderdiði gibi ‘gerçekte neler olduðu’ ortaya çýktý.
Öte yandan, 7-8 Ekim 2014’te ölümlere neden olan ‘sokaða inme’ çaðrýsý, PKK terörünü bitirmeye yönelik çözüm sürecindeki ‘katkýsýzlýðý’ ve son seçim kampanyasýnda Diyanet’i kapatma, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerini kaldýrma, Diyarbakýr’da müftü, Ýstanbul’da baþörtülü, Eskiþehir’de eþcinsel aday gösterme gibi ‘etkenler’ bu seçimde görülecek.
***
Aþaðýdaki veriler araþtýrma þirketi Konda’nýn:
“Türkiye’de Kürt oraný yüzde 15.
Yani 7 milyon Kürt seçmeni var.
Bu seçmenin 3.4 milyonu AK Parti’ye, 2.6 milyonu HDP’ye oy veriyor.
AK Partili Kürt seçmen ‘dindar’, HDP’li Kürt seçmen ise daha az dindar ve ‘seküler’. Ve AK Parti’den HDP’ye Kürt oyu gitmiyor.
Bu durumda HDP’nin 2 milyon oy açýðý var.
HDP, en büyük 8 metropolde oyunu en az üç katýna çýkarmadan barajý aþamaz.
HDP’nin yeni ittifaklarý olan sol, sosyalist parti ve akýmlar barajý aþmasýna yetmez.
Bunun için ‘özgürlükçü, demokrat Türkler’in oyunu almalý.”
KONDA Genel Müdürü Bekir Aðýrdýr, geçtiðimiz günlerde verdiði röportajda, þu tespiti yaptý: “Demirtaþ’a yönelik sempati Erdoðan karþýtlýðýndan da besleniyor. Bu sempatinin oya dönüþmesi için sahiden özgürlükçü bir zihni yýrtýlma olmalý. Oysa böyle bir zihni yýrtýlmanýn olmadýðýný görüyoruz. O nedenle HDP hala direkte.”
Ancak Konda’nýn anket sonuçlarýna bakýldýðýnda bu verilerle çok örtüþmeyen rakamlar görülüyor:
Konda’nýn Kasým 2014 araþtýrmasýnda HDP yüzde 8 iken, Aralýk araþtýrmasýnda birden 10.6’ya çýktý.
Oysa ne Erdoðan karþýtlýðý deðiþmiþti, ne de ‘batýlý seçmenin ilgisini çekecek’ bir geliþme vardý.
Konda’nýn Nisan anketi ise HDP’yi yüzde 12.1’e yükseltti!
Yine Nisan’a kadar kayda deðer olumlu bir geliþme yoktu. Üstelik adaylar ve seçim beyannamesi de...
Ardýndan, beyanname ve adaylarýn ortaya çýkmasý, meydan ve TV konuþmalarý, medyanýn desteði geldi.
HDP oylarýnýn artmasýný beklerken, Konda Mayýs araþtýrmasýnda HDP oylarýný yüzde 11.5’e düþürdü.(BusinessHT’nin haberi)
Bitmedi;
Konda’nýn kurucu baþkaný Tarhan Erdem, Washington’dan yayýn yapan Amerika’nýn Sesi’ne bir röportaj verdi. Ve HDP’yi yüzde 11.4’e indirdi!
Ama asýl diðer söyledikleri:
Tarhan’a göre, bu oran “HDP’ye karþý özel tedbir alýnmamasý durumunda” geçerli.
Yani, HDP’ye gidecek oylar bir þekilde ‘engellenebilir’di!
Suçlamanýn hedefi elbette AK Parti hükümeti...
Ve “Demirtaþ’a yaramaz” denilen ‘Erdoðan karþýtlýðý’nýn tipik örneðini verdi: “Türkiye’nin en büyük problemi Erdoðan’dýr. Dünya tarihinde bazý iktidarlar, baþa geldikten sonra demokrasiye darbe yapmýþtýr. (O ülkelerde) hükümet, sonrasýndaki seçimlerde baþka siyasi partilere seçim kazanma þansý vermemiþtir. Demokrasiye darbe ortaya çýkmýþtýr. Türkiye’de bugün de bu yapýlmaktadýr.”
Erdem’in kýzý Ayþe Erdem, 5 Ocak 2015’te HDP Ýstanbul Ýl Eþbaþkaný seçildi. 30 Nisan’da yayýnlanan röportajý bazý iþaretler veriyor: “Eþbaþkanlýðýna geldiðimde ‘Aile olarak üstümüze ne düþerse yanýnda olacaðýz’ demiþti.”
Konda, sadece seçim araþtýrmalarý yapmýyor. Dev uluslararasý firmalara ürün geliþtirme ve satýþlarý ile yatýrýmlarýna yön verecek araþtýrmalar yapýyor. Yerli-yabancý kuruluþlara da ekonomik ve siyasi araþtýrmalar yapýyor.
Erdem, Erdoðan karþýtlýðýný, sadece saygýn araþtýrmacý kimliðini deðil, ticari güvenilirliðini de riske atmaya deðer bulmuþ olmalý.