HDP Eþbaþkanýnýn Kabe-Taksim metaforu üzerinden ortaya koyduðu anlayýþ, bizim kaç zamandýr söylediðimiz “HDP üzerinden Kürtler CHP’lileþtirilmek isteniyor” iddiasýnýn bir kanýtý.
CHP’nin “Kabe Arab’ýn olsun, Çankaya bize yeter!” zihniyetinin HDP versiyonu bu: “Kabe Müslümanlarýn olsun, Taksim bize yeter!”
Biz dedikleri “iþçiler” yani...
Kabe’nin Müslümanlar için ifade ettiði kutsalýn týpkýsýnýn aynýsýnýn Taksim üzerinden iþçiler için ayný anlama sahip olduðunu söyleyen o eþbaþkanýn ideolojik olarak durduðu yerin cehaletle dolu olduðu da ortada.
Çünkü o eþbaþkan Yahudiler için Kudüs’ün de kutsal olduðunu söylüyor. Doðrudur, Yahudiler için de Kudüs kutsaldýr ama Kudüs Müslümanlar açýsýndan daha bir kutsaldýr. Çünkü Müslümanlarýn ilk kýblesi Kudüs’tür. Kabe’yi Müslümanlara, Kudüs’ü Yahudilere tahsis eden bu anlayýþýn Filistin meselesine nasýl baktýðý da ayan beyan ortada. Geçmiþte Filistin üzerinden ahkam kesen bir hareketin bugün Ýsrailci bir anlayýþa savrulmasý ayrýca dikkat çekicidir.
PKK ‘Ýþçi Partisi’ olursa HDP’nin de kýblesi farklý olur
PKK’nýn Türkçe açýlýmýný hatýrlatmakta yarar var: “Kürdistan Ýþçi Partisi.”
PKK “Ýþçi Partisi” olursa HDP’nin kýblesi de Taksim olur elbet. PKK’da kaç iþçi vardýr bilmem, HDP’nin bünyesinde de kaç iþçinin üst yönetimlerde yer aldýðýný da... Ama PKK/HDP’nin “iþçi partisi” söyleminden koyu Marksist-sosyalist bir hareket olduðunu herkes bilir...
PKK/HDP’nin “Kürt partisi” iddiasý kendi ideolojik tezleriyle aykýrýlýk oluþturur.
Eðer siz sahiden Marksist-Sosyalist bir anlayýþý esas alýyorsanýz enternasyonalist olursunuz, kaba milliyetçi deðil!
Baþka bir deyiþle, salt milliyetçiliðe yaslanan bir anlayýþý elinizin tersiyle itersiniz.
PKK/HDP kendi ideolojik iktidarý için “Kürtlük” iddiasýna yaslanmakta hiçbir beis görmezken, “iþçi partisi” iddiasý üzerinden de baþka hamleler geliþtiriyor.
Oysa PKK/HDP ne sahiden “Kürt partisi”dir, ne de “iþçi partisi”...
Sovyetlerde iktidarý iþçiler adýna devralan ve koyu totaliter-otoriter bir rejim kuran yoldaþlarýn ideolojisi ne ise PKK/HDP’nin de ideolojisi odur.
Stalin nasýl milyonlarca yoldaþýný katletmekte bir sakýnca görmemiþse PKK da kendinden olmayan Kürdü imha etmekte hiçbir sakýnca görmez.
HDP ise PKK’nýn bu ötekileþtirme ve imha politikasýna alenen destek verir.
Daha dün Þýrnak/Eruh’ta bir Kürt muhtarýn sýrf köyünde devlet yetkililerini aðýrladýðý için öldürülmesi tam da bu zihniyetin bir ifadesidir.
Peki siz HDP’nin öldürülen bu Kürt muhtar için hiçbir açýklama yaptýðýný duydunuz mu?
Roboski için edebiyat yapan HDP’nin samimiyetine inanmayýnýz.
Eðer Kürtlerin öldürülmesi bahsinde HDP sahiden duyarlý bir parti olmuþ olsaydý PKK’nýn Roboskilerinin de hesabýný sorardý.
PKK’nýn öldürdüðü onca Kürdün de hesabýný yüreklice sorardý.
Devlet adýna birileri öldürürse Kürtçülük yapacaksýnýz, ama PKK tarafýndan öldürüldüðünde bunun gerekli ve meþru olduðuna inanacaksýnýz, ne ilginç bir Kürtlük davasý bu deðil mi?
HDP’nin kýblesi
HDP’nin kýblesinin Kabe olmadýðýný söylemek bile gereksiz.
Sorun orada deðil.
HDP kendine dilediði yeri kýble olarak seçebilir.
Sorun þurada: HDP dindar Kürt halkýnýn kýblesini deðiþtirmek istiyor.
HDP Eþbaþkanýnýn Kabe-Taksim metaforunun ortaya koyduðu asýl gerçeklik budur.
HDP’nin “Ermeni özrü” üzerinden sergilediði tavýr da bu anlayýþýn bir baþka uzantýsýdýr.
“Ermeni özrü” konusunda duyarlý olan HDP ne hikmetse PKK’nýn Roboskileri karþýsýnda destekçi bir konumda duruyorsa oturup düþünmek lazým.
Kürtlere ve demokratikleþme sürecine zarar veren bir sekter HDP gerçekliðiyle karþý karþýya bulunuyoruz.
Bu HDP’nin kýblesi ile Kürtlerin kýblesi bir deðil vesselam...
Obama kime haydut dedi?
Baþbakan iken Erdoðan Taksim’deki Vandallar için “Çapulcular” demiþti de o birileri kýyamet koparmýþtý.
Obama kendi ülkesindeki gösterilerde Vandallýk yapanlar için “Haydutlar, yakýp yýkýyorlar” diyor.
O haydutlar Taksim’de de yakýp yýkýyorlardý ey Obama ve ne hikmetse senin sözcülerin o çapulculara arka çýkýyordu.
