HDP’ye giden oylar AK Parti söyleminden dolayý deðil

Kürt oylarýnýn Cumhurbaþkanýnýn “Kürt sorunu yoktur” demesinden dolayý veya Davutoðlu’nun Türklük vurgusu yüksek seçim konuþmalarý dolayýsýyla AK Parti’den HDP’ye kaymadý. Esas neden bizzat Kürtlerin kendi dinamiklerinden kaynaklandý. AK Parti’ye oy veren Kürtlerin HDP’ye kaymasýnýn sebepleri þunlar: “Kobani olaylarý”, “pankürdizmin yükseliþi”, “HDP’de mecliste temsil edilsin isteði”, “HDP barajý geçmezse þiddetin olacaðý düþüncesi”, “HDP meclise girsin AK Parti iktidar olsun düþünüþü”, “Doðan medyasý ve Cihangir Türkleri’nin HDP PKK iliþkisini örterek HDP’ye meþruiyet saðlamalarý” ve “Demirtaþ’ýn performansý”. Bu etkenler bir araya gelerek dinamik bir psikoloji oluþturdu. Oluþan psikolojide Kürt seçmenin oy verme davranýþýný etkiledi. 

AK Parti’nin Kürt politikasý eskisi gibiydi

Futbolun diliyle konuþursak, AK Parti her zamanki gibi oynadý, bu sefer iyi oynayan veya çýkýþta olan HDP oldu. AK Parti’nin Kürt seçmene sesleniþi 2005 yýlýndan beri aþaðý yukarý ayný çizgide oldu. AK Parti Türklük veya Kürtlük üzerinden etnik kimlik siyaseti yapmadý. Ýki kimlikteki kiþileri gücendirmeyecek bir dil tutturmaya çalýþtý. Kürtlük karþýtý bir dil ve tutumda hiçbir zaman olmadý. Türk kimliðini birincil vurgusu haline de getirmedi. Hem Doðu’ya hem Batý’ya eþ zamanlý seslenecek bir dil bulmaya çalýþtý. PKK ile mücadele ederken ise grup haklarýndan ziyade demokratik birey haklarý üzerine vurgu yaptý. Bu ince dengeyi sürdürmek kolay olmadý. Bu dengeyi sürdürmeye çalýþýrken, bazen Türk kimliði vurgusu güçlü olanlarý, bazen de Kürt kimliði güçlü olanlarý kýzdýrdý veya onlarý yeterince memnun edemedi. Ama þimdiye kadar yine de iki tarafýn da oylarýný almayý baþardý. Aslýnda 7 Haziran seçimlerinde de geçmiþtekine benzer siyaset uyguladý. Fakat bu sefer ayný þey olmadý.

Seçmen büyük psikolojiler üzerinden oy verir

Bugünlerde daha önce AK Parti’ye oy verip bu seçimde HDP’ye oy veren Kürt seçmenin davranýþ deðiþikliðini izah ederken, Cumhurbaþkanýnýn bir sözü veya baþbakanýn miting performansý üzerinden olup biteni izah etmeye çalýþýlýyor. Bu izah biçimleri yanlýþ ve yetersiz. Bu seçimlerde deðiþime kampanya veya lider sözlerinden ziyade, deðiþen siyasal, ekonomik atmosfer etki etti. Kürt seçmenin tavýr deðiþikliði Erdoðan’ýn sözleriyle ilgili deðil. Kürtlerin oy deðiþikliði büyük oranda Kürt kimliðinin özel bir dönemde olmasý ile ilgili.

Kürtlüðün savunusu ve korku psikolojisi

Bu seçimde Kürt seçmenin oy verme davranýþýnda en baþat psikoloji “Kürtlüðün savunusu” oldu. Kobani süreci DAÝÞ’e karþý Kürtlüðün savunusuna dönüþtü. Kürt kimliði tehlike altýndaymýþ hissi oluþtu. PKK, KCK ve HDP çizgisi de Kobani sürecinin anlatýsýný kendi tekellerinde tutarak, istediði gibi anlatmayý baþardý. Kürtlüðün savunusu psikolojisi, 50 kiþinin ölümüne sebep olan sürecin negatif maliyetini bile gölgede býraktý. PKK ve KCK’nýn ayný zamanda HDP meclise girmezse çözüm sürecinin biteceði, kan akacaðý üzerinden tehditleri de “korku psikolojisini” oluþturdu. Kürtlüðün savunusu ile korku psikolojisi birleþince, Kürtler aðýrlýklý olarak HDP’ye oy verdiler.

Oy kaybý üzerinden iç hesaplaþma söylemleri

AK Parti’de ve muhafazakar kesimlerde seçimden istenen neticenin alýnmamasý nedeniyle bir iç gerginlik oluþtu. Olup bitenleri izah etmek için üretilen söylemler ayný zamanda iç hesaplaþmanýn da aracý haline gelmiþ durumda. Bu sebeple, olup bitenleri gerçekçi bir þekilde anlayamama riski var. Örneðin Erdoðan’ýn sahaya inmesini seçimlerdeki gerilemenin sebebi olarak izah etme yanlýþ ve kasýtlý bir  analiz. En fazla Cumhurbaþkanýnýn sahaya inmesi de durumu deðiþtirmedi denebilir. Davutoðlu’nun miting performansý ile ilgili eleþtirilerde olup biteni izah etmeye yetmez. Ýç mücadele için geliþtirilen söylemlerin gerçeklik deðil bir mücadele aracý olabileceðine dikkat etmek gerek. Bu tür söylemler üzerinden amel etmek, AK Parti’yi tekrar zora sokmaya sebep olabilir.