Hediye, etik, popülizm

İrfan Değirmenci, Kanal D Ankara Büro’da iyi bir muhabirdi, CNN Türk’teki programı kötüydü, sabah programları bana çok haber gibi gelmediği için düzenli izleyicisi değilim.

 

Geçmişte programını reyting tablosu için bölmesini eleştirdiğimden İrfan Değirmenci benden haz etmez. Artık programını bölmediği ya da bölemediğine göre benim için kapanmış bir konudur.

***

Her neyse İrfan Değirmenci önceki sabah özellikle de medya mensuplarını alakadar eden bir çıkış yaptı. Konu İDO’nun hediye olarak yolladığı bir gömlek ve kravat. Değirmenci bu hediyeyi yayına taşıdı “Biz İDO’yla ilgili iyi haberler de veriyoruz, kötü haberler de, gereği yok böyle şeylerin ama hediye göndermek adet olmuş memlekette” diye de devam etti.

***

Cümleye bakınca Değirmenci programında İDO’nun lehine bir haber yapmış, ardından da böyle bir hediye gelmiş diye düşünüyorsunuz. Eğer İDO böyle birşey yaptıysa halt etmiş demektir ama işin bir ama kısmı var... Eğer Değirmenci İDO’yla ilgili leyhte ya da aleyhte herhangi bir haber yapmadı ve şirket iddia ettiği gibi gecikmiş yılbaşı hediyesi yolladıysa o zaman bu izlediğimiz neydi? Etik değerler çerçevesinde hediye kabul etmemek başka birşey, “İyi ya da kötü haberlerinizi yapıyoruz, böyle şeylere gerek yok demek” bambaşka ve biraz da popülizm kokan birşey... Şimdi hem Değirmenci hem de İDO Basın Müşavirliği’nden Değirmenci’nin yaptığı İDO haberlerine dair açıklama bekliyorum.

***

Benim takıldığım cümle Değirmenci’nin söylediği “Hediye göndermek adet olmuş memlekette” sözü. Geçen yaz tüm medya İDO’nun fiyat politikasını yerden yere vurdu, şirket geri adım atmak zorunda kaldı. Demek ki kimse bir gömlek-kravat için kalemini satmıyormuş. Kaldı ki etik olarak hediye kabul etmeyen bir sürü gazeteci, hediye yollayan yerleri arar ve adını listeden çıkarttırır artısı bunu da reklam malzemesi yapmaz...