ABD kamuoyu, Baþkan Obama’nýn dünya iþlerini pek beceremediðine inanýyor. Son ankette Baþkan Obama’nýn dýþ politikasýný destekleyenlerin oraný yüzde 31. Üstelik 4 Kasým’da ara seçim var. ABD seçimi Obama’nýn gelecek 2 yýlýný etkileyecek. Ayrýca bu seçim, Suriye ve Irak’taki ABD politikasýný deðiþtirebilir. Deðiþim, ABD Senatosu’nda çoðunluðu kimin alacaðýna baðlý... Halen Obama’nýn Demokratlarý’nda olan Senato çoðunluðu Cumhuriyetçiler’e geçerse, iþler deðiþir.
4 Kasým’da Temsilciler Meclisi’nin tamamý, 100 kiþilik Senato’nun da 36 üyesi seçilecek. Meclis zaten muhalif Cumhuriyetçiler’de, yine onlarda kalacak. Senato Demokratlar’da, ancak orada Cumhuriyetçiler’in çoðunluðu almasý bekleniyor. Bu olursa, Obama Beyaz Saray’da tek baþýna kalacak ve gayet muhalif bir Kongre ile uðraþmak zorunda kalacak... Uðraþma derken, böyle bir Kongre, Obama’nýn tek bir kararýný bile geçirmez, Baþkan da bol bol golf oynayacak zaman bulur.
Bu arada seçim sonuçlarý normalde 6 Kasým’da alýnýr da, iki eyalette durum çok karýþýk. Louisiana ve Georgia eyaletlerinde seçim tekrarlanabilir. O zaman Senato’da kimin çoðunluk alacaðýný anlamak, 6 Aralýk’ý bulur. Hatta düþük bir ihtimal: Bu eyaletlerde bir tur daha seçim gereði doðarsa, tarihler 6 Ocak yazar. Yeni Kongre’nin bir an önce iþbaþý yapmasý, hem siyasi belirsizliðin sona ermesi için önemli hem de mesela Suriye direniþçilerini eðit-donat kanununun aralýk baþýnda çýkmasý lazým. Kanun geçmezse ödenek çýkmaz, para olmazsa da eðit-donat olmaz. Bu arada eðit-donat sonrasýnda -direniþçilerden yalnýzca savunma yapmasýnýn isteneceði- haberi de ilginç. Sonuçsuz savunmaya kim yazýlýr?
Son göstergeler seçmenin 4 Kasým’a ilgisinin fazla olmadýðý ve seçmenin ülke gidiþatýndan hiç memnun olmadýðý yönünde... Mutsuz seçmenin çoðunlukta olduðu seçimleri tahmin zordur, umulmadýk sonuçlar çýkabilir.
Ama Senato Cumhuriyetçiler’e geçerse ne olur? Önce bütün komitelerde daðýlým ve baþkanlýklar deðiþir, Silahlý Kuvvetler komitesinin baþýna da Senatör McCain gelir. McCain ve Cumhuriyetçiler yýllardýr Obama’nýn Irak ve Suriye politikalarýný topa tutuyor. IÞÝD’in havadan bombalanarak durdurulamayacaðýný, yere asker indirmek gerektiðini söylüyorlar. ABD seçmeni de -Hiç asker yollanmayacak- lafýna inanmýyor. Yüzde 70’i aþan çoðunluk eninde sonunda ABD’nin IÞÝD’e karþý asker indireceðine inanýyor. Ayrýca ‘Ne yapalým’ sorusuna karþýlýk: ‘Asker de yollansýn’ diyenlerin oraný yüzde 30’lardan 40’lara çýktý.
Sonra McCain, Suriye’de uçuþa kapalý bölge ve güvenli bölgeler kurulmasýný istiyor. En önemlisi Esad’ýn Þam’dan indirilmesini istiyor. Bütün bunlarý da ABD ve bölgedeki müttefiklerinin ortaklaþa baþaracaðýna inanýyor. McCain’in bütün bu planlarýnda Türkiye’nin aktif katkýsý öngörülüyor. ABD siyasetinde Demokratlar barýþçý ve güvercin, Cumhuriyetçiler de savaþçý ve þahin dururlar. Hatta McCain’in neocon havalarý da bilinir. Ancak ABD’nin gönülsüz, isteksiz ve bulaþma-karýþma formülüyle Suriye ve Irak’ta gelinen noktanýn sürdürülmesi mümkün deðil. Mevcut durumun sürdürülmesinin Türkiye’ye maliyeti ortada.
Öte yanda Senato’nun el deðiþtirmesi ABD dýþ politikasýný bir gecede deðiþtirmez. Beyaz Saray ve yönetim hâlâ icraatçý konumdalar. Ancak Kongre’nin isteklerine de kulak týkayamazlar, çünkü para harcamaya yetki Kongre’den çýkar ve ABD’de para yoksa iþ de olmaz. Bir baþka unsur: ABD kamuoyunun dýþ dünyadan ve Suriye-Irak’tan uzak durma isteði her gün artýyor. Ancak Cumhuriyetçiler pek ankete bakmazlar, bildiklerini okurlar.
Çünkü Irak ve Suriye’de mevcut durum sürdürülemez. Strateji denen plan, inþallah ve maþallahlarla dolu. Savaþ ve þahinlik evet iyi deðil, ancak ortada zaten, barýþ, huzur güvenlik yok. Yumurtalarý kýrmadan omlet yapýlamýyor.