Hac yolundayken “Ýlahiyat Fakültelerini Kim Denetleyecek” baþlýklý bir yazý yazmýþtým. 15 Temmuz Anadolu’yu iþgal teþebbüsünün ardýndan FETÖ üzerinden, bu topraklarýn mayasýný mayalayan cemaatlere, tasavvuf ehline bir saldýrý baþlamýþtý.
15 Temmuz’da destan yazan Müslüman Anadolu’nun çoðunluðunun müntesib olduðu müesseselere yönelik kahpece saldýrýnýn dümeninde de, isimlerinin baþýnda “prof, dr” gibi harflerin bir araya gelmesiyle þahsiyet kazanan bir takým ilâhiyatçýlar bulunuyordu
Mezkûr yazýmda bugün cemaat ve tasavvuf ehline aslan kesilenlerin zamanýnda FETÖ karþýsýnda nasýl kedicik olduklarýný yazmýþ ve þu teklifte bulunmuþtum: “Kendini medya maymunu yapmamýþ ve Ehl-i sünnet ve’l cemaat akidesi ve bu sahih itikat çerçevesindeki tasavvufa bitiþik yaþayan çok deðerli âlimlerden oluþturulacak bir üst kurul imam hatiplerden baþlayarak ilahiyat fakültelerinde okutulan ders kitaplarýný elden geçirsinler. Bu kurulun tavsiye edeceði kitaplar okutulsun. Bu kurulun yapacaðý imtihanlardan geçemeyenler hocalýk yapmasýnlar.”
Yazýmýn ardýndan, isimlerinin baþýndan “prof, dr” gibi harfleri çekip alsanýz hiçbir þahsiyetleri kalmayacak birkaç ilâhiyatçýnýn çaplarý nisbetinde müstehzî tepkileri oldu. Ýðrenmekle birlikte acýma duygusunu ayný anda yaþadým. Bu kedicikler daha düne kadar FETÖ’nün aleyhine býrakýn kelâm etmeyi akýllarýndan geçmesinden bile ürperiyorlardý. 15 Temmuz gecesi bu eþhas “Acaba beni okuldan atarlar mý; benim Fethullah Hocaefendi hakkýnda yazým olacaktý nerede o; bu Tayyip de fazla ileri gitmiþti zaten” gibi fare ürkekliðinin getirisi þeytanî fýsýltýlara râm olmuþken, inançlarýný aþaðýladýklarý Müslüman Anadolu halký iþgalcinin bombalarýna göðsünü siper etti ve vatanýný teslim etmedi. Ýþte, fare ürkekliðinde yaþayan kediciklerle er yürekli aslanlarý farký!.. Bunlarý 28 Þubat darbesinde de biliyoruz; teferruata girmiyorum.
Tekrar mevzuya girmemin sebebine gelince... Birkaç gün önce yazar Mustafa Ýslâmoðlu, “Ýlâhiyat ve imam hatiplerin müfredatý deðiþmezse DAEÞ mensuplarý yetiþmeye devam edecek” diye Akabe Vakfýn’daki sohbetinde ‘fikir’ serdetmiþ ve bu ‘fikir’ kendisine ait Twitter hesabýndan paylaþýlmýþ. Gelen haklý tepkiler üzerine de tweet silindi. Tabiî ki mesajýn silinmiþ olmasýyla kalpteki maraz da silinmiþ olmuyor.
Ýslâmoðlu’nun ilahiyat müfredatýyla bir derdi olduðunu düþünmüyorum. Çünkü o da biliyor ki ne imam hatiplerde ne de ilahiyat fakültelerinde DAEÞ militanlarý yetiþmiyor. DAEÞ gibi militanlar, baþta Ýran olmak üzere ABD, Rusya ve Ýsrail gibi iþgalci devletlerin himâyesinde yetiþir! FETÖ’nün Amerikan tarzý kaba hamlelerine karþýlýk Mustafa Ýslâmoðlu’nun Ýranî sinsi hamlelerine þaþýrmýyorum! Birkaç güne kalmaz Ýslâmoðlu’nun sözleri uluslararasý medyada, “Türkiye’nin saygýn hocaefendilerinden Ýslâmoðlu Türkiye’de DAEÞ mensuplarý yetiþiyor dedi” tarzý baþlýklarla lâyýkýyla kullanýlacaktýr!.. Her zaman bir hocaefendi lâzým uluslararasý medyaya deðil mi!
Evet, imam hatip ve ilâhiyatlarýn müfredatý deðiþmeli. Yeni müfredattaki hedef, Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn “Ýmam Hatip Gençlik Buluþmasýnda” söylediði þu sözler olmalý:
“Müslümanlar olarak dünyada hakkettiðimiz yere gelebilmek için evvela dinimizi, onunla birlikte tarihimizi iyi öðrenmeliyiz. Osmanlý’nýn son dönemlerinde ülkenin en önemli ilim ve irfan kaynaklarý olan medreselerin yozlaþmasý büyük sýkýntýya yol açmýþtýr. Cumhuriyetle birlikte bunlarýn toptan kaldýrýlmasý ise daha büyük bir kayba neden olmuþtur. Onca badireye raðmen bugün dahi ilim ve irfan bakýmýndan öne çýkan kiþilerin önemli bir bölümünün bu vasýflarýný geleneksel medrese eðitimine borçlu olduklarýný görüyoruz. Ýmam Hatipler, ilâhiyat fakülteleri elbette çok önemli hizmetler îfâ ediyorlar. Ama eðitim gücü ve derinliði bakýmýndan bu kurumlarýn medrese geleneðinin binlerce yýllýk birikimine henüz yetiþemediði de ortadadýr.”
Cumhurbaþkaný’nýn hedeflediði Osmanlý medreselerindeki derinliðe ulaþmak için ne yapmalý, kafa yorulmasý gereken mesele bu!