Ýran bir devlet olarak, toprak bütünlüðünü ve parçalanmamayý, hayat damarý olarak bilen yapýya sahiptir ve tüm agresif davranýþlarý da bu korkuyla baðlantýlýdýr.
Zira Ýran içerisinde, Kürdistan hayalleri kuran sosyolojik yapýnýn olduðunu biliyoruz.
Bu faktörün olmasý, Ýran’ý esasýnda Suriye’deki tutumundan çekindirmeliydi. Lakin tam tersi, Ýran’ýn Suriye’de PKK eksenli siyasi güçleri desteklemesine þahitlik etmekteyiz.
Peki neden?
Ýran aslýnda Suriye’deki teröristleri desteklemekle, kendine doðru gelen domino etkisinin önünü kesmeyi þimdilik baþardý. Birçoklarý hesap ediyor ki, Ýran’da Ruhani dönemi Gorbaçov’un Sovyetlerdeki dönemine eþdeðerdir. Lakin bu kökten yanlýþ yaklaþýmdýr. Zira Ruhani demek, Ýran derin devletinin hesaplý politikasý demektir ve dini liderin rýzasý olmadan, kimsenin gýkýnýn çýkmayacaðýný da görmekteyiz. Molla rejiminin üyelerinin, evlatlarýnýn ülkenin zenginliklerinden daha fazla yararlandýðýný, Ýran’dan dýþarýya fazlasýyla çýkarýlan ülke paralarýný, son yýllarda bilmeyen kalmamýþtýr. Rejim deðiþikliðini zinhar arzu etmeyen, Ýran tüm direniþini buna göre dizayn etmektedir. Ýran’ýn sosyolojisini irdeleyince, esasýnda laik bir devlet olduðu giderek herkesçe görülmektedir. Ýran’da Tahran sokaklarýnda öyle evlere rastlayabilirsiniz ki, onun bu devletin ismindeki “Ýslam” kelimesi ile alakasý yoktur. Toplum olarak baktýðýnýzda, yorgun ve rejimin yasaklarýndan býkmýþ bir tablo görmekteyiz. Bu býkkýnlýðýn, Ýslam’a karþý negatif tutumu da beraberinde getirdiðini görüyoruz. Bunu Batýlýlar bile baþaramazken, Ýran’ýn baþarmasý acý bir durumdur.
Lakin ABD’nin son yaptýrýmlarýnýn kaldýrýlmasýyla ilintili hamlelerinin, Ýran’ýn ve toplumundaki rejim karþýtý güçlerin tezlerini çürütmesine hizmet etmesini de göz ardý etmemeliyiz.
Ýran’ý okurken, ABD’yi doðru anlamamýz þarttýr. Çünkü ABD’nin “doðru veya yanlýþ fark etmez” politikalarýnýn þimdilik hâkim konumda olduðu aþikârdýr. ABD’nin en az 20 senelik planlamasý olduðu için, Ýran konusunu da bugünkü tablodan deðil, sonraki aþamada olan resimde görmeye gayret etmeliyiz. Ýran bu dönemi hiç kuþkusuz, sorunsuz çözmeyi öngörmektedir. Rejimin yaþamasý için bu þarttýr. Ýran’ýn her defasýnda “akýllý bir devlet” olduðunu bizzat vurgulamaktayým. Devlet refleksi yüksek, anlýk deðil, önündeki aþamalarý görerek adým atan bir yapýya sahiptir. Derin ve sinsi yürümeyi çok sever. Zira kendi menfaati için, bu önemli bir tutum olmalý.
Bu tabloya baktýðýmýzda, Ýran’ýn Suriye’deki terörist yapýlarý desteklemesinin, Esat gibi bir zalimi ve katili desteklemesinin tek nedeni vardýr. Suriye’nin varlýðý, Ýran’ýn umurunda bile deðil. Lakin kendine yönelik felaketleri önlemek için, ciddi bir kozdur. Dünyanýn baþý Suriye’de bu kadar karýþmýþken, DAEÞ bahanesiyle YPG’ye verilen destekler varken, PKK’ya olumlu bakýþ varken, Ýran bu durumdan en fazla faydayla çýkmanýn yolunu aradý ve buldu. Bu yollar ise; kaos, savaþ ve mezhep bölünmesidir. Ýnsancýl olmayan bu yollarýn, þeytani ve zekice olduðunu da söylemek lazým.
PYD yapýsýnýn niyetlerini, Ýran herkesten daha fazla bilmektedir ve PYD’nin siyasi hayatýnýn meþruiyet bulmasýnda, Ýran þimdilik aktif rol üstlenmektedir. Normalde baktýðýmýzda PKK’nýn desteklenmesi, en az Türkiye kadar Ýran’ýn da iþine yaramamasý gerekiyordu. Çünkü PYD’nin Suriye’de, PKK devleti kurma niyeti karþýlýk bulursa, Ýran topraklarýndan da yan geçmeyeceði de aþikârdýr.
PYD kendince Ýran’ý, Ýran da bu terörist yapýlarý kullanmaktadýr. Þimdilik PKK, Ýran’la arasýný hoþ tutmanýn peþinde. Öyle ki, Ýran’daki Kürt aktivistlerin idamlarý bile umurunda deðil. Ne ilginç deðil mi? Daha uzun vadeli yürümek ve daha fazlayý kapmak için olmasý gereken bir tutum. PYD gibi PKK uzantýsý güçlerin, Kuzey Irak’taki Barzani yönetimine duyduklarý sevimsizliði de anlamak artýk zor deðildir.
Ýran, dünya sahnesine yeniden ve daha etkili dönüþün peþinde ve terörist gruplara da ihtiyacý vardýr. Çünkü anlaþýlan o ki, savaþlarý vekil tayin etmek, Ýran’ýn da hoþuna gitmiþtir. Böylelikle Ýran’daki Molla rejimi, sadece Ýran’ý bölünmekten deðil, rejimin ömrünü de þimdilik uzatabilmiþtir.