Dünya genelinde özellikle kasýtlý olarak FED odaklý felaket senaryolarý yayýlýrken, olaya son 10 yýldýr farklý bakmayý deneyen biri olarak, “ortaya atýlan senaryolarýn” her ülke için geçerli olduðunu düþünmüyorum...
Nasýl mý ? Örneðin Türkiye “sorun yaþayacak ülkelerden olmamayý” nasýl baþarabilir?
Sevgili dostlar, “faiz seviyesi” deðiþirse bunun sonuçlarý olur. Bu baðlamda çýkarým açýk; evet, sorunlar olacak hatta bazý ülkeler baþta AB üyeleri olmak üzere çok büyük krizler yaþayacaklar ama bazý ülkeler de özellikle Türkiye gibi, baþta sýkýntý yaþasalar bile, bu dönemde daha da parlayacaklar...Düþen petrol fiyatýnýn Rusya’yý ve YENÝ BÖLGEMÝZ DENKLEMÝ’ni uzun vadede nasýl etkileyeceðini de ayrýca tartýþmalýyýz...
Sevgili dostlar, Türkiye, TARÝHÝNÝN EN BÜYÜK SALDIRISINI YAÞARKEN ayný zamanda tarihi bir fýrsatýn da üstünde daha doðrusu “tarihin sarkacý” Türkiye’ye her anlamda ve özellikle EKONOMÝDE büyük hatta “en büyüklerden” olma fýrsatýný veriyor. Türkiye, varlýk havuzu üstünde yatýyor ve bu varlýðý ekonomiye kazandýrmak için adým atma isteði ve gereði de net olarak algýlanmýþ durumda...TÜRKÝYE VARLIK FONU bu adýma ve isteðe en güzel örnek!
Bu noktada “dünya nasýl deðiþebilir” sorusuna kýsa cevaplar vermek istiyorum;
Dünya üzerinde 1945 sonrasýnda kurulan sistem “ana parçalarý” ile birlikte deðiþiyor ve en önemlisi “yerleþik merkezler” yer deðiþtiriyor. Londra düþerken yerini Ýstanbul alýyor ve gerekli adýmlar atýlabilirse “yeni sistem içinde” New York-Ýstanbul-Þangay-Hong-Kong-Tokyo çizgisi çiziliyor.
Ortaya çýkan yeni yapý içinde “en güçlü” olmaya aday merkez Ýstanbul. Daha doðrusu New York-Ýstanbul çizgisi Londra dýþarýda býrakýlarak yeniden çizilebilir. Nedeni de oldukça net; 2001 sonrasýnda “oluþan tehdit algýlamasý” ile “New York-Londra” hattýndan kaçmaya baþlayan paranýn adresi Ýstanbul olabilir
Bu gerçekler ýþýðýnda “neler yapabiliriz, neler yapmalýyýz” sorusuna yüksek sesle düþünerek birlikte cevap arayalým;
Öne çýkarmamýz gereken en önemli sektörlerden biri KATILIM BANKACILIÐI... Gerekli hukuki düzenlemeleri yaptýk, adýmlarý attýk… Daha iyi çalýþabilirsek bu konuda, BANKACILIK ve birilerinin “alternatif bankacýlýk” diyerek küçültmeye çalýþtýðý “katýlým bankacýlýðýnýn” merkezi Türkiye olabilir, olmalýdýr ! ASLA BU KONUDA BÝZÝ YOLUMUZDAN DÖNDÜRMELERÝNE ÝZÝN VERMEYECEÐÝZ!
Merkez olmak için ne gerekli? Her þeyden önce BDDK’nýn iki ayrý sistemi taþýyacak þekilde yapýlandýrýlmasý veya yeni bir yapý oluþturulmasý düþünülebilir.
Türkiye, Orta Doðu-Orta Asya ülkeleri baþta olmak üzere para transferlerinde LONDRA’nýn devre dýþý býrakýldýðý “yeni sistemi” geliþtirmek zorunda! “Biz merkez olduk” deyip hala Ýngiliz’e komisyon vermek öze yakýþmaz!
“TL ZONE”u oluþturmalý ve kendi paramýz üzerinden “periferimizle” iþ yapabilir hale gelmek için adýmlar atmalýyýz...
Avrasya Menkul Deðerler Borsasýný acilen kurmalýyýz ve “periferimizdeki” bütün ülke þirketleri Türkiye’de iþlem görecek þekilde “eðitim-oluþum” politikamýzý düzenlemeliyiz.
“Faizsiz Enstrümanlarýn” geliþtirilmesi ve vergilendirilmesi ile ilgili yeni düzenlemeler yapýlmalý ve “var olan finansal yapýya haraç vermeden” yeni bir DÜZEN kurmalýyýz!
“Halka Arz” dinamiðini mutlaka hayata geçirmeli ve halka arz edeceðiz” yolunu en az 10 þeritli hale getirmeliyiz...
Devlet, varlýklarýný, aradaki komisyoncularý devre dýþý býrakýp, halký ile paylaþmaz iseK; “tam bir kalkýnma-vatandaþýn zenginleþmesi” söz konusu olamaz!
2003-2016 arasýnda tam üç katýna çýkardýðýmýz Milli Hasýlamýzý, 2023 Hedeflerimize yürürken bir kez daha “3’e katlamak zorunda olduðumuzu” bilerek buna uygun adýmlar atmalýyýz. Bu noktada en önemli strateji, daha önce de paylaþtýðým “10 büyük markamýz olmalý” detayýnda gizli. Büyük deðerlere dayanmayan ekonomiler BÜYÜK olamaz! Yeni markalarý ya küresel alanda var olanlarý satýn alýp büyüterek, ya da markalarýmýzý daha iyi bir noktaya getirerek yapmalýyýz...
DOLARÝZASYONU tersine çevirmeli ve özellikle 1980’li yýllardan baþlayarak alýþtýðýmýz “içeride dolarý referans kullanma” dinamiklerini “sýfýr noktasýna” çekmeliyiz! Sayýn Cumhurbaþkanýmýz’ýn yaptýðý “TL’ye dönün çaðrýsý” çok ama çok önemli!
Sonuç:EVET ÇOK BÜYÜK BÝR SALDIRI ALTINDAYIZ! AMA HER DALGALANMA ASLINDA YENÝ BÝR FIRSATTIR! Piyasalar araya karýþan bazý algýlama oyunlarý yüzünden “Türkiye’de ne olduðunu ve nasýl bir potansiyelimiz olduðunu” maalesef bugünlerde net olarak göremiyor...Türkiye, daha sadece “pistin baþýna gelmiþ” bir uçak! 13 yýlda bu pistin baþýna geldi, büyük sýkýntýlar çekildi ama çok da önemli engeller aþýldý! Þimdi sýra uçaðý kaldýrmak ve gelecek YILLARI doðru, saðlam temeller üzerine planlamakta... Yaptýk, yapabiliriz...
Son söz: Birileri baðýrsa, çaðýrsa, kendini de parçalasa Türkiye, YENÝ DÜNYA DÜZENÝ ile ortaya çýkan potansiyeli kullanacak ve dünya genelinden baþlayýp burayý da içine alacak þekilde gelecek 100 yýl için “YENÝ BÝR FÝNANSAL DÜZEN” oluþacak… Bu noktada bir de not düþmek istiyorum : iki ülkenin öne çýktýðýný yaþayarak göreceðiz; Amerika var olan konumunu çok daha güçlü bir noktaya taþýyacak, Türkiye yeni ve güçlü merkez olarak hakkettiði yere gelecek...