Gelin önce þu “haber”i beraber okuyalým:
“Baþýný Ömer Faruk Gergerlioðlu’nun çektiði “Adalet Talebimiz Var” adlý grubun Dilipak’ýn karþý karþýya kaldýðý skandal uygulama karþýsýnda sessizliðe bürünmesi tepki topladý....
Çifte standartla ilgili görüþlerine baþvurduðumuz Ömer Faruk Gergerlioðlu, Hilal Kaplan ve Berat Özipek sorularýmýz karþýsýnda Dilipak’a destek verme konusunda sessizliðe büründüler.”
(“Hrantçýlar Dilipak’a kör”, Habervaktim, 2.9.2012).
Kestirmeden söyleyeyim, yalan.
Habervaktim adlý siteden beni ne arayan oldu, ne de sorup görüþlerime baþvuran.
***
Bu ülkede siyasetin her köþesinde, saðda, solda, Ýslami kesimde, karakter suikastý ve manipülasyonu bir çalýþma yöntemi olarak kullananlar var.
Onlar birbirine karþýt görünseler de, sonuçta ayný deðirmene su taþýyorlar.
Belki de her biri, kendi mahallesinde ayný düzenin farklý kapýsýný tutuyor.
Seçtikleri kurbanlar, çoðu kez, görev yaptýklarý mahallenin demokratlarý oluyor. Hizaya gelmeyen, kendi kompartýmanýnda kendisinden beklenen rolü oynamayý reddeden, düzenin çarklarýna çomak sokan iyi insanlar.
***
Hilal Kaplan’a ODA Tv saldýrsa bunun bir etkisi olmazdý. Haki renkli günler þimdilik uzak göründüðünden, Hürriyet saldýrsa da olmaz.
“Her aðacýn kurdu özünden olur” derler. Hilal’e saldýrýrken inandýrýcý olmak için mecbursunuz mýzraðýnýzýn ucuna Kuran sayfalarý takmaya.
“O saf kategorileri bozuyordu” demiþti Arus Yumul, Hrant Dink’ten söz ederken.
Hilal Kaplan da saf kategorileri bozuyor.
O sadece baþörtüsü zulmünden bahsetseydi, Kürtlerin, Rumlarýn haklarýný savunmasaydý, Uludere’den MÝT Krizine, kendisinden beklenen rolü aþarak dobra dobra ve etkili bir dille doðru bildiðini söyleme cesaretini göstermeseydi, bugün Akit ona saldýrmayacaktý.
Zihinlerindeki “kötü þeriatçý” kategorisine açýkça aykýrý olmasaydý, bu kadar entelektüel ve bu kadar özgüvenli bir baþörtülü kadýn olmasaydý, Kemalistler de ondan bu kadar nefret etmeyecek, Ece Temelkuran “Mümine” diye aklýnca onu aþaðýlamaya kalkýþmayacaktý.
Ama Hilal tam da bu yüzden Müslümanlarýn yüz aký.
***
Akit, fikirleri ve duruþlarý nedeniyle yýpratmak istediði yazarlarý, karakter suikastýyla itibarsýzlaþtýrmaya çalýþýyor.
Bizzat Hilal’in “facebook”una koyduðu kilisedeki resmini sanki ele geçirilmiþ bir gizli belge gibi “haber”leþtirerek onun gizli bir Hýristiyan olduðu imajýný vermeye çalýþýyor.
Ama uzun söze gerek yok.
Bazýsý camide de kilisede de uhrevi olaný hisseder ve huþu içinde Meryem gibi resim verir, bazýsý ise zemzem kuyusuna düþse arýnmaz.
Akit’e not: Ben maalesef DPI’Nýn toplantýsýna katýlamadým, çünkü çaðýrmadýlar. Çaðýrsalar giderdim. Benim de kilisede çekilmiþ resimlerim var, ama þimdi arayýp bulmaya üþendim. Ama siz var kabul edin. Hürriyet ve ODA Tv tarzý karakter suikastýna devam edin.
Ama önce aranýzdan biri, beni gerçekten aramýþ olduðuna yemin etsin.