Tarih: 13 Ekim 1941... 1883 yýlýnda Ýngiliz tersanelerinde yapýlmýþ, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin o günlerdeki en büyük yük gemilerinden biri olarak kabul edilen Kurtuluþ gemisi, Kuvay-ý Milliye ordusunun önünden çekilen Yunan ordusunu Ýzmir limanýndan toplayan Yunan gemilerinden yalnýz 19 yýl sonra Karaköy limanýndan demir alýyordu. Rotasý, Atina’nýn Pire limanýydý ve taþýdýðý tonlarca yiyeceði, Nazi Almanya’sýnýn iþgali altýndaki Atina halkýna yetiþtirmeye çalýþýyordu.
Yunanistan’daki Alman iþgali 6 Nisan 1941 günü baþlamýþ, 26 Nisan günü Panzer birliklerinin Atina’ya ulaþmasýyla tamamlanmýþtý. Hitler, Yunan ordusunun Ýtalyan iþgal kuvvetlerine karþý geliþtirdiði güçlü savunma ve nihayetinde iþin Alman ordusuna düþmüþ olmasýndan sinirliydi, Yunan halkýnýn zaten kýt olan yiyeceklerine el koyup, Rusya cephesindeki askerlerine göndermeye baþladý. Sonuç: Ýnsan eliyle yaratýlmýþ en büyük açlýk trajedilerinden biri. Kurtuluþ gemisi, kendisi de büyük yiyecek sýkýntýsý çeken Türk halkýnýn (tarýmda çalýþan nüfusun büyük kýsmý silah altýndaydý) düzenlediði kampanya ile topladýðý tonlarca yiyeceðin ilk bölümünü Pire limanýna yetiþtirdiðinde Atina’da 40 bin insan açlýktan ölmüþtü!.. Bu rakam, 1943 sonuna kadar 350 bine ulaþacak, Almanya, insanlarýný açlýktan öldürdüðü Yunan milletini
bir de 476 bin Mark borçlandýracaktý!..
Henüz 19 yýl önce savaþtýðý Yunanistan’la elindeki kendine bile yetmeyen yiyeceðini paylaþan dede ve babalarýmýzý saygý ve rahmetle anýyorum. Onlar, “komþusu açken burada tok uyuyamam” diyen yüce bir kültürün insanlarýydý ve topraklarýný iþgale kalkmýþ bir komþu milletin açlýktan ölmemesi için ellerinden geleni yapmýþlardý.
Kurtuluþ için þöyle denir: “Tarihte hiçbir vapur, onun kadar umutla beklenmemiþ, onun kadar sevinçle karþýlanmamýþtýr...”
Öyle ki, Kurtuluþ mürettebatýnýn ilk seferde karþýlaþtýklarý korkunç manzaradan etkilenip, geri dönüþ kumanyalarýný da Pire limanýna býrakarak Ýstanbul’a aç dönmeleri bu güzelim memleketin “yazýlmamýþ tarihi”nin en þerefli anlarýndan biridir.
Eski bir gemi olan Kurtuluþ beþinci seferinde Marmara’da yakalandýðý fýrtýnada battý ama Türkiye, 1946 yýlýna kadar Tunç, Konya, Güneysu ve Aksu gemileriyle Yunanistan’ýn açlýðýna yetiþti, Dumlupýnar gemisinin yetim ve aç, yaþlarý 13-16 arasýnda 1.000 Yunanlý çocuðu Ýstanbul’a taþýmasý öyküsü ise ayrý bir film konusudur.
Tarik tekerrür ediyor
Çalýþmalarýný hayranlýkla izlediðim Türk insani yardým kurumlarýný uyarýyorum, bir kez daha Yunan halkýnýn yardýmýna koþmak zorunda kalabiliriz.
Alman Maliye Bakaný Schäuble’nin Baþbakan Merkel’in kararlý tutumuyla Yunan Baþbakan Çipras’a kabul ettirdiði anlaþma, bu tür bir anlaþmaya referandumda “evet” diyen yüzde 39’luk “palazlanmýþ azýnlýðýn” kurtuluþu ama Yunan halkýnýn büyük bölümünün giderek açlýða mahkumiyetidir.
Zaten artýk üç kuruþ paraya hayatta kalmaya zorlanmýþ olan ülkenin emeklileri, çalýþan sýnýfý ve çiftçileri için geleceðe dönük tüm umutlarýn yýkýldýðý, rüþvet ve yolsuzluklarla ceplerini doldurmuþ “iþbirlikçi” bir kesimin ise sirtaki oynadýðý bir süreç bu...
Anlaþmayý hazýrlayýp, zorlayan Maliye Bakaný Schäuble’nin damadý, CDU’nun önde gelen siyasetçisi Thomas Strobl’ýn, partisinin Baden-Württemberg bölgesi genel sekreteriyken hazýrlattýðý þarký CD’sine Nazi Almanyasý’nýn ünlü marþý “Panzerlied”ý koydurduðu düþünülürse, Almanya’nýn Yunanistan’a dönük yargýlarýnýn perde arkasýnda neler olduðunu da anlamak mümkün... Bütün bu süreçte, Alman medyasýnda Yunan halkýnýn tümünü, “kumarbaz, hýrsýz, tembel” olarak niteleyen yorumlarý “nefret söylemi” örnekleri olarak tarihe geçti.
Der Spiegel’in yayýnladýðý karikütüründe cebi þiþkin Alman turistle, elinde uzo olan Yunanlý’yý sirtaki oynarken gösterip, “Bizim Yunanlýlar-Garip insanlarla uzlaþma” demesi ne kadar alçaltýcý bir yaklaþýmsa, ülkenin ekonomi gazetesi Handelsblatt’ýn “Der Spiegel neden Bizim Yunanlýlar lafýný kullanýyor, Yunanistan en son 2. Dünya Savaþý’nda bizim olmuþtu ve Akropolis’in üzerinde Nazi Bayraðý dalgalanýyordu” demesi de o kadar korkunçtu!..
Hitler, bir sohbetinde þöyle diyordu: Eðer Yugoslav halklarýyla Yunanlýlar iþgale bu ölçüde sert direnmeseydi, Rusya’yý yenerdim!..
Anlaþýlan, Yugoslav halklarý bu tarihi hatalarýnýn (!) bedelini 1990’lardaki Balkan Savaþý’nda ödediler, sýra þimdi, Yunan halkýnda...
Yoksa, Merkel ve kurmaylarý, Hitler’in yarým býraktýðýný tamamlamaya mý çalýþýyor?..