Önce, yakýn tarihten, bu konuyla dolaylý irtibatlý bir hatýrlayýþ..
Kýbrýs’da bir Nikos Samson isimli bir gazeteci, Yunanistan’da 1967’de bir darbe sonucu iktidarý ele geçiren Albaylar Cuntasý’nýn planlamasýyla Makarios’u devirmiþ; Makarios Ýtalya’ya kaçmýþtý. Samson, Kýbrýs’ýn Yunanistan’la birleþmesi idealinin silâhlý mücadele örgütü olan EOKA’nýn planýný uygulamaya koymak üzereydi...
Türkiye böyle bir duruma müsaade etmiyeceðini fiilen de göstermek isteyor, Baþbakan Ecevit Londra’da görüþmeler yapýyordu. O sýrada, Baþbakan Vekili Erbakan’ýn imzasýyla TSK’ya, Temmuz-1974’de Kýbrýs’a Çýkarma emri veriliyor ve Yunanistan’da Cunta Ýdaresi çaresiz kalýnca iktidardan düþüyordu.
Üzerinden iki ay kadar bir zaman geçmiþti..
Erbakan’ý ‘çekilmez ortak’ olarak gören laik medya, bu çýkarma hareketinin ve baþarýsýný Ecevit’in þahsýna mal etmek için elinden geleni yapýyordu. Her tarafta, üzerinde, ‘Kýbrýs Fatihi’ yazýsý olan miðferli Ecevit posterleri..
Etrafýndakiler Ecevit’i pohpohluyorlardý: ‘Erbakan’dan kurtulmak için müthiþ fýrsat.. 9 aylýk Koalisyon Hükûmeti’nden çekil; seçime git, kesin zafer!.. Sen de kurtulursun, rejim de..’
Bu yaklaþým onun aklýna da yatýyordu.
Nihayet, Ecevit Gazeteciler Cemiyeti’nin Caðaloðlu’ndaki merkezinde de bir basýn toplantýsý yaptý.
Ben de gittim. Yazarlar ve muhabirlerden 60-7 0 kadar katýlýmcý.. O sýrada, Bâb-ý Âli’de SABAH gazetesinde 2 yýldýr günlük yazýlar yazýyorum.
Ecevit, o toplantýda, MSP ile koalisyon hükûmetine son verdiðini açýklýyor, bir takým gerekçeler ileri sürerek.. Gazeteciler uzun uzun alkýþlýyor, ‘Kýbrýs Fatihi’mizi..
Ama, o ikide bir, ‘Biz Kýbrýs’a fetih niyetiyle gitmedik..’ deyip duruyordu.
Sonra sorular- cevaplar.. Yazýlý olarak verilen sorularý, yanýnda oturan Bakan’lardan birisi okuyordu..
Tam da Ecevit’in istediði sorular.. Ama, sýra benim 5-6 soruma gelince.. Suratlar düþtü..
Ben burada, üç tanesine deðineyim..
-Faizleri yükselttiniz. Halbuki siz sömürüye karþý olduðunuz iddiasýndaydýnýz. Faiz ise, tarih boyunca en sürekli sömürüdür. Bu çeliþkili durumu nasýl deðerlendiriyorsunuz?
*Ecevit, bu soruyu, ‘Bu bütün Müslüman ülkelerde de olan bir durum..’ diye geçiþtirdi.
- Kýbrýs Çýkarmasý’ný engellemediði gerekçesiyle Yunanistan, NATO’dan çekilince, ‘NATO’da meydana gelecek boþluðu biz doldururuz’ dediniz. Emperyalizmin vurucu gücü olan NATO’yu daha da güçlendirerek emperyalizme nasýl karþý çýkacaksýnýz?
*Ecevit, ‘Ben NATO için öyle bir tanýmlama yapmadým..’ dedi. ‘O , benim tanýmlamam..’ dedim, yerimden.. Onu da geçiþtirdi. Ama, sorularýmý beðenmediði yüz hatlarýndan belliydi.
-Siz sýk sýk, ‘Biz Kýbrýs’a fetih niyetiyle gitmedik’ diyorsunuz.. Fetih kötü bir þey mi ki, bu hatýrlatmayý yapýyorsunuz? Bu soruya, Ýstanbul’da da bir fethin neticesinde bulunduðunuzu göz önünde tutarak cevap veriniz lûtfen..‘
*Ecevit, bu soruyu dinleyince.. ‘Bu soruyu soran arkadaþý görebilir miyim?’ dedi.
29-30 yaþýnda birisi olarak ayaða kalktým.. Salondan, ‘Aaaa.. Gençmiþ de..’ fýsýltýlarý yükseldi.
Ecevit suratýný ekþitip, aklýnca beni aþaðýlama yolunu seçti ve, ‘Bu soru çaðdýþý olduðu için cevap vermiyeceðim..’ dedi. Toplantýdakiler, onu uzun uzun alkýþladýlar. Ben ise, ‘Eþit þartlarda tartýþmýyoruz’ diye oturdum yerime..
Ecevit’in özgürlükçülüðü de, özgür tartýþma ve hoþgörü tarafdarý olduðu iddiasý da yerlerdeydi.
Bunu niye mi hatýrladým?
Geçen Çarþamba akþamý Akit Tv.’de GP Gen. Baþkaný Ahmed Davudoðlu ile Akit Tv.’nin sorumlu ve elemanlarý arasýnda bir buluþma varmýþ. Ben izleyememiþtim. Ancak, bazý dostlar sâhur öncesinde tlf. edip, o buluþmadan çok rahatsýz olduklarýný anlattýlar.
O programý, evvelki akþam baþtan sona dikkatlice dinledim ve de üzüldüm.
‘Niçin’ine gelince…
Çarþamba günü ‘27 Mayýs Askerî Darbe Hýyaneti’nin 60. Yýldönümü için yazdýktan sonra, 29 Mayýs Cuma günü de bu konuya deðinmek istiyorum inþaallah..