Hoþgörü ile öfke yanyana oluyor, cami ile cemevi olamýyor

Alevi inancýný bugüne kadar bize yansýtýldýðý özelliklerini teke indirerek özetlemem istense, bulacaðým sözcük, ‘hoþgörü’ olur... Bana inanmayan, arama motorlarýndan birinde ‘Alevi’ ve ‘hoþgörü’ sözcüklerini yanyana yazarak araþtýrma yapabilir...

‘Hoþgörü’ Alevi kesiminin neredeyse alâmet-i fârikasýdýr...

Ýþte bu yüzden þimdilerde karþýma çýkan tabloyu þaþkýnlýkla izliyorum. Alevi kesimin yýllarca þikâyet ettiði, çözülsün diye çaba gösterdiði sorunlarýn üzerine gidiliyor; buna en akýl almaz ve hoþgörü yoksunu tepkiler yine Aleviler’den geliyor...

Hem de kendi inanç hiyerarþilerini bile hiçe sayarak...

Ankara/Mamak/Tuzluçayýr’da ayný arsa üzerinde cami ile cemevi inþasý projesini biliyorsunuz... Fethullah Gülen Hocaefendi’nin gündeme getirdiði, Cem Vakfý onursal baþkaný Prof. Ýzzettin Doðan’ýn destek çýktýðý projenin temeli geçen hafta atýldý. Temel atma töreni bazýlarýnýn aleyhte gösterilerine tanýk olduysa da, bir çoklarý gibi, bunu, kendini bilmez birkaç siyaset heveslisinin iþgüzarlýðýna baðlamýþtým.

Meðer öyle deðilmiþ... O gün bugündür, Alevi kesimden Prof. Ýzzettin Doðan’a yöneltilen hakaretamiz sözlerin haddi hesabý yok...

Ýzzettin Doðan, uluslararasý üne sahip bir hukuk profesörü olmasý yanýnda, Alevi kesim için en önemli soy aðacýna mensup bir ‘dede’... Baba tarafýndan 12 Ýmam soyundan Aðuiçen Ocaðý’nýn, anne tarafýndan Baba Mansur Ocaðý’nýn günümüzdeki temsilcisi...

Kendi hiyerarþileri içerisinde tereddütsüz en üst makamda kabul edilen biri...

Böylesine önemli ve deðerli birini, cemevi ile camiyi yanyana getirdiði için, neredeyse ‘düþkün’ sayýp afaroz edecekler... Oysa, Alevi kesimde, ‘düþkün’ ilân etme hakký Ýzzettin Doðan gibi ‘dede’lerdedir...

Hiç deðilse biz öyle biliyoruz.

“Önemli deðil, her kesimden böyleleri çýkar” denilip geçilecek bir durum deðil bu. Bir, cami cemaatinden olup da camisinin cemeviyle yanyana olmasýna itiraz eden Sünni din bilginlerine raðmen projeye destek verenlere veya vermese bile ses çýkarmayanlara bakýyorum, bir de ‘hoþgörü’ ile kendilerini özdeþleþtiren Alevi kesimden yükselen tepkilere...

Tepkiler yalnýz cahillerden de gelmiyor...

Sahiplerinin Alevi olduðu özellikle belirtilen birkaç müzik firmasý, dün, Prof. Ýzzettin Doðan’ýn kurduðu Cem-TV ile Cem-Radyo’ya boykot kararý aldýðýný açýkladý. Bu medya kuruluþlarý firmalarýn telif hakkýný elinde tuttuðu þarkýlarý çalamayacaklarmýþ...

Gördüðünüz gibi, cemevini cami yanýna taþýmaya kalktýðýnýzda ‘hoþgörü’ bitiyor... Dedeliðinize bile saygý kalmýyor...

Alevi iþadamlarý da reklâm boykotu baþlatacakmýþ...

Ne diyeceðimi bilemiyorum...

Toplumsal olaylarda ön saflarý artýk Alevi gençlerin tuttuðunu görüyoruz. Gezi Parký eylemleri sýrasýnda hayatýný kaybeden altý kiþiden biri polisti; onun dýþýndaki beþ gencin beþinin de cenazesi cemevlerinden kaldýrýldý.

Bastýrýlmýþ öfke, özellikle gençlerde, her toplumsal olayda ön saflara atýlmakla kendini belli ediyor. Kimlik üzerinde var olduðuna ikna edildiðim kýsýtlamalar kaldýrýlýp talepler yerine getirildiðinde öfkenin dineceði görüþündey(d)im... Cami ile cemevini yanyana yakýþtýramayan ve kendi dedesine saygýsýný yitirmiþ, hoþgörü yerine boykota baþvuran bir anlayýþla öfke söner mi?

Artar...