Beþiktaþ önde basan rakiplere karþý top çýkaramýyor. Pýsýyor. Çünkü bunun için bir planý yok! Yaný sýra öndeki adamlarý hareketli, dirençli, uyumlu deðil.
Quaresma pasif kalýyor, iþi yürekten ele almýyor.
Almeida o iþlere fazla karýþmýyor. Ne takým ona göre, ne o takýma göre oynamakta!
Mustafa rakibi yýpratayým, bununla göze gireyim derken kendini yýpratýp, hýzla tükeniyor!
Yeri gelmiþken Mustafa’yý daha geniþ ele alalým:
Ýkinci hamleleri yok. Tek giriþimde enerjisini tüketiyor. Topu kazandýðýnda ne yapacaðýnýn kararýný hýzla veremiyor. Arkadaþlarýnýn pozisyonuna dikkat etmiyor, kime verirse topun deðerleneceðinin kararlarýný yanlýþ alýyor. Ya da bunda geç kalýyor. Topu çabuk kullanma yeteneði yok.
Ona düþünmesi için zaman tanýmak gerek. Bunun için de tek forvet oyununu gerektiðince beceremiyor.
Holosko’ya boþ alan gerek. Ancak onu da bulsa top kullanma beceresi yok.
Simao ancak iyi bir takým oyunu içinde iþ yapýyor. Futbol üslubu tek baþýna öne çýkmasýna yetmiyor.
Quaresma takýmda olmasa “Neden?” diye soruyoruz. Olduðu zaman da çoðunlukla “Neden var?” demesek de “yok gibi” diyoruz!
Bu, futbolun sanatsal deðerlerine sahip adamýn, güzel yanýný neden verime çeviremediðini mutlaka çözmek gerekir.
Çözemez iseniz ondan ayrýlacaksýnýz.
Ben onu beklemekten býktým.
Artýk kaþýnýyor!
Beþiktaþ nasýl kurulmalý
Quaresma ile Simao ile olunacaksa, onlarýn bulunduðu kadronun verimli olabilmesi için yapýlmasý gerekenleri de doðru saptamak gerekiyor.
Öncelikle top rakipte iken bir ya da iki adam eksik olmayý taþýyabilecek bir kadro kurmalý. Becerebilirseniz.
Ve ille de bu iki adam ýsrarýna deðer mi, onu araþtýracaksýnýz...
Deðip deðmeyeceði, iki adamýn yaptýklarýna bakarak iyi irdelemeli...
Ýkincisi, geniþ kadronun ‘tüm futbolcularýn oynayabileceði’ biçimde kurulmasý gerekiyor.
Sidnei, Alves, Muhammed, Atýnç, Mehmet Akyüz, Tanju, Burak, Umut gibi, yarýþa asýlmak için yapacaðýnýz rotasyonda kullanamayacaðýnýz adamlarý kadroda saymamalýsýnýz. Eðer onlarýn geleceklerinin olduðuna inanýyorsanýz, önce kadroyu onlarsýz eþ deðer kurarsýnýz, onlarý ekstra olarak eklersiniz...
Beþiktaþ bugünkü sýkýcý hallere, biraz yönetimin görevini savsaklamasýndan; biraz teknik adam yetersizliðinden ve biraz da kadronun yanlýþ kurulmasýndan düþtü. Ýyi ve doðru kurulmuþ bir kadro, eðer sezon baþýnda asýl hocasý ile yola çýkmýþ olsa idi, ligin sýk maç trafiðinin altýnda da ezilmezdi.
Ve Quaresma gibi, verimsiz þöhretlere de esir olmazdý.
Beþiktaþ gelecek yýl bu yýlki acýlarýný yeniden yaþamak istemiyorsa, kadro planlamasýný daha doðru yapmalýdýr. Verim almanýn birinci adýmý budur.
Fatih Terim bugün baþarýlý ise bunu kadroyu yüzde 90 doðru kurmakla saðladý.
Terim geçen yýlki kadroyu yönetse idi bugünkü alkýþlarý kesinlikle alamazdý.
Ne nedir bilelim
Beþiktaþ Kulübü bir açýklama yaptý. Gazete haberlerine alýnmayan bir bölümünü þöyle:
“Çok yakýnda, önce nasýl bir kulüp ve takým devraldýðýmýza, sonra da iþleri yoluna koymak için neler yaptýðýmýza ve yapmakta olduðumuza dair ayrýntýlý açýklamalarýmýzý sizlerle paylaþacaðýz.”
Bunu bekletmenin artýk gereði yok. Hemen açýklamalýlar. Taraftar peþinde olduðu gücün çapýný bilmeli.
Duygusal, hayallere dayalý, içi boþ güçlerin peþinde koþmamalý. Ne neyse onu bilmeli.
Böylece gerçeklerin üzerinde koþuþur, yapmacýk güçlerle deðil, gerçek güçlerle savaþým verir herkes.
BIKTIK
l Taraftarlýðýn; sövüp-saymak, kýrýp-dökmek, densizce baðýrýp çaðýrarak baþkalarýný rahatsýz etmek olduðu sanýlarak temsil edilen kulübe zarar verir hale getirilmesinden býktýk usandýk.
USANDIK
