Hürriyet gazetesinin geçtiðimiz cumartesi günkü “Karargâh Rahatsýz” haberine birkaç açýdan bakmak lazým.
Tam da gözbebeðimiz ordumuzun PKK’ya karþý -30 derecede kahramanca mücadele verdiði, Kuzey Suriye’de yeni destanlar yazdýðý bir sýrada bu habere kaynaklýk etmek, kurum olarak bugünkü Karargâh’a itibar suikastý gibi bir þeydir.
Zamanlama baþka açýdan da manidardýr. 28 Þubat’ýn yýldönümüne üç gün kala bu haber, hem Genelkurmay’a hem de Doðan medyasýna zarar verici niteliktedir. Çünkü 28 Þubat generallerinin ve 28 Þubat medyasýnýn demokrasiye karþý iþbirliðini bir anda þuur altýmýzdan çýkarmýþ ve “neler oluyor, bu da neyin nesi þimdi?” dedirtmiþtir. O mahut 28 Þubat hastalýðý bir anda depreþmiþtir. “Ýsmi açýklanmayan dört yýldýzlý general dedi ki”, “Genelkurmay koridorlarýnda konuþulanlara göre” gibisinden psikolojik savaþ üslubu, gerçekten can sýkýcýdýr.
Aydýn Doðan dýþarýda hiç düþman aramasýn. Hürriyet yayýn katýnda, yazý iþleri içinde kuyusunu kazan, kendisini aslanlarýn önüne itekleyen deðil fýrlatan epey adam var. Deðilse, Aydýn Doðan’ýn bizzat bu iþlerin içinde olduðu iddialarý doðrulanmýþ olur.
Aslýnda Genelkurmay Karargâhý, bu haberle ilgili bir ricada bulunduðuna göre Hürriyet’in haberi birinci sayfadan manþete taþýmasýnda bir gazetecilik problemi yok. “7 Eleþtiriye 7 Yanýt” manþeti, haberin içeriðine tam uygun. Problem, haberin 25. sayfada verilirken “Karargâh Rahatsýz” baþlýðýnýn kullanýlmasý. 1. Eleþtiride, TSK’da baþörtüsü yasaðýnýn kalkmasý yer alýnca, asýl rahatsýzlýðýn baþörtüsü serbestîsi olduðunun ima edilmesi… Ýþte yazý iþleri hinliði burada devreye giriyor.
Çünkü bu baþlýk doðrudan 28 Þubat günlerini, AK Parti iktidarýnýn ilk aylarýnda Mustafa Balbay’ýn Cumhuriyet gazetesindeki “Genç Subaylar Rahatsýz” haberini çaðrýþtýrdý. 20 Mayýs 2013’te Dönemin Genelkurmay Baþkaný Hilmi Özkök, dönemin Baþbakaný Abdullah Gül ile Baþbakanlýkta 1.5 saat görüþmüþ, bu görüþmeyi M. Balbay 23 Mayýs’ta haberleþtirmiþti. H. Özkök bu “tedirginliði” inkâr etmemiþ, hatta “AK Parti’nin iktidara gelmesi TSK’de tedirginlik yarattý. Çeþitli toplantýlarda generallerle beyin fýrtýnasý yaptýk, bu toplantýlarda muhtýra sözcüðü de geçti” demiþtir.
7 eleþtirinin içinde CHP sözcülerinin Genelkurmay Baþkaný Sayýn Akar’a yönelttikleri hakaretlere ve bozguncularýn iftiralarýna elbet bir cevap verilmelidir. Ama TSK’da yeni uygulamaya giren baþörtüsü serbestîsi ile ilgili açýklama, maalesef 28 Þubat generallerinin zihniyetine uygundur. Hürriyet’in haberine göre Genelkurmay, “bu karar alýnýrken Karargâh’ýn görüþü alýnmadý” demiþtir. Hande Fýrat, “Askeri kaynaklar da ‘yapýlan düzenlemede Genelkurmay Baþkanlýðý’nýn dahli olmadýðýný’ teyit etti” diyor.
Ýþte “Karargâh Rahatsýz” baþlýðý, bu satýrlar ile birlikte okunduðunda, sivil iradeye -kibarca söyleyeyim- mesafeli durma çabasý açýkça görülmektedir.
Sivil irade, yani hükümet, baþörtüsü serbestîsi getirdiyse, Karargâhýn demesi gereken; “hükümetimiz bir karar aldý ve biz uyguluyoruz” olmalýydý. Bu kadar…
Sanki kendilerinin tasvip etmediði, hatalý ve yanlýþ bulduðu bir karar alýnmýþ ve Genelkurmay, “(biz de rahatsýzýz ama biliniz ki) bizim görüþümüz alýnmadý, bizim bir dahlimiz, (kabahatimiz) yok…” diyor.
15 Temmuz darbe giriþimine raðmen milletçe komuta kademesine sahip çýkma çabalarýmýzda, kimsenin elimizi tutmaya hakký yok. Bugün asýl millet rahatsýz…
Genelkurmay karargâhýndan artýk sadece askeri konularda açýklama yapýlmalýdýr. TSK adýna Milli Savunma Bakaný ya da Baþbakan konuþmalýdýr.