‘Azerbaycan -Ermenistan’ arasýndaki gayriresmî, ‘fiilî savaþ’ýn Azerbaycan coðrafyasýnda deðil de, ayný þekilde Ermenistan coðrafyasýnda cereyan ettiðini düþünelim, bir ân..
Dünyanýn tepkisi nasýl olurdu? Anlatmaya gerek var mý?
‘Doðu Hristiyanlýðý’nýn Kafkaslar’daki kahraman bekçisi olan bir halk yok ediliyor!’ feryadlarýyla bütün dünya ayaða kaldýrýlmaz mýydý?
Ama, ayný emperial dünyanýn ve onlarýn çekim alanýndaki diðer güç odaklarýnýn sessizliðine itiraz etmeliyiz bile diyemiyoruz. Çünkü, o emperial ve þeytanî odaklar konuyu, ‘Azerbaycan güçleri Türkiye’nin yardýmýyla Ermenistan güçlerine saldýrýyor!’ diye çarpýtarak sunuyor dünyaya.. Ama, onlar Ermenistan’ý, üstelik da en saldýrgan haliyle 30 yýla yakýn zamandýr var güçleriyle koruduklarý gibi yine korumak istiyorlar.
Rusya Baþkaný Putin’in, Ermenistan Baþbakaný Paþinyan’ýn yardým çaðrýsýna, ‘Savaþ Ermenistan topraðýnda cereyan etmiyor ki..’ diye cevap vermesi, hem burada, hem Azerbaycan’da bazýlarýný umutlandýrdý..
Ama, hemen ardýndan, bunun, Paþinyan’a, ‘Rusya’dan baþka bir koruyucu arama..’ mânâsýnda bir zýlgýt olduðu anlaþýldý ve
Paþinyan da anladý zâten, hemen.. (Bu arada teessüfle belirtelim ki, Paþinyan, Ýngiliz televizyonlarýnda, ‘Çok kayýp verdik..’ diyor, bizim laik kafalý medya organlarý, ‘þehidlik’ teriminin sadece Ýslâm dininde var olduðunu bile bilmediklerinden, Paþinyan’ýn Ermenistan kayýplarý için kullandýðý ‘martyr’ kelimesini ‘þehid’ olarak tercüme ediyorlar! Halbuki, ‘martyr’, kendi dâvasý için ölenler hakkýnda ‘kahraman’ mânasýnda kullanýlan bir terimdir.)
Bu ‘fiilî savaþ’ýn, 28 yýldýr Ermenistan iþgali altýnda bulunan Azerbaycan topraklarýnda cereyan etmekte olduðundan, -ve de, Azerbaycan’ýn kendi topraklarýndaki iþgale karþý ve 28 yýldýr Amerika, Rusya ve Fransa’nýn ortak baþkanlýðýnda sürdürülmekte olan -sözde- uluslararasý barýþ çabalarýnýn bir sonuç vermemesi üzerine ve üstelik de yine Ermenistan güçlerinin saldýrýlarý üzerine- kendilerini ve topraklarýný kurtarmak için mukabelede bulunulduðundan hiç söz edilmiyor, dünya medyasýnda... Ýngilizce, fransýzca, almanca, rusça ve ibranice hattâ çoðu arab rejimlerine baðlý medya organlarýnda bile genel yaklaþým bu çizgide..
Sadece, savaþ dursun, barýþ olsun.. Yani, Ermenistan’ýn iþgali sürsün!
Azerbaycan’a söylenmek istenen, evet, bu!
‘Teslim ol ve 28 yýldýr var olan mevcud iþgal durumunu da kabullen!’
Evet, su baþlarýný emperial- þeytanî güçler tutmuþ..
Emperial dünya o kadar dikkatli ki, hattâ, Almanya ve Ýngiltere’nin büyük kulüplerinde oynadýðý futbolla yýllardýr dikkati çeken bir Mes’ûd Özil bile, ‘Daðlýk Karabað bölgesi, uluslararasý olarak Azerbaycan'ýn bir parçasý olarak kabul ediliyor ama, illegal þekilde iþgal edilmiþ durumda.. Ermenistan’ý Birleþmiþ Milletler’in kararýna uymaya çaðýrýyorum’ dedi diye, dün, Alman medyasýnda topa tutuluyor, ‘Erdoðan’ýn elçiliðini üstlendi, spor deðil siyaset yapýyor..’ þeklinde suçlanýyordu..
Bu arada dikkatimizi çekmesi gereken bir konu ise, ‘Türkiye Meclisi’nde M.Vekili’ sýfatýný taþýyan, Garo Paylan isimli kiþinin, USA emperyalizminin en güçlü yayýn organý sayýlan New York Times gazetesine yazdýðý makalede, -o dünyada kendisinin hangi etnik ve dinî baðý korumak derdiyle hareket ettiði gerekçesiyle suçlanmayacaðýndan emin olarak-, Türkiye'yi suçluyor ve ‘Türkiye, bu savaþta etnik baðlarýný paylaþtýðý Azerbaycan'ý güçlü bir þekilde destekliyor. (…)Cumhurbaþkaný Erdoðan, Azerbaycan'a savunma teknolojisi, Ýnsansýz Hava Araçlarý ve propaganda mekanizmalarýyla destek verdi. Türkiye’nin tv. kanallarýnda Türkiye’nin Ýnsansýz Hava Araçlarý tarafýndan tahrib edilen Ermeni hedeflerinin görüntüleri yayýnlanýyor. Türkiye’nin bölgesel çatýþmalara dahil olmasý, nasyonalist coþkuyu kamçýladý, barýþ ve demokrasi savunucularýnýn alanýný yok etti..(…) Ankara, kazanan tarafý olmayacak olan bu savaþ ateþine benzinle gidiyor..’ demekle yetinmiyor, ‘azýnlýk nüfus arasýnda korku ve güvencesizlik hissini derinleþtirdi.’ diyerek, emperial dünyayý yalanlarla tahrik etmeye çalýþýyor ve amma, kan soyu ve inanç baðý bakýmýndan baðlý olduðu Ermenistan’ýn Azerbaycan’da, 28 yýldýr ne korkunç katliâm ve cinayetler iþleyerek, Azerbaycan topraklarýnýn yüzde 20’sini iþgal ettiðine hiç deðinmiyordu.
Bu kiþi, ‘Türkiye’deki azlýk unsurlara karþý bir korku ve güvencesizlik siyaseti izlendiðini’ iddia ettiðine göre, kendisinin en cesur ve korkusuz bir azlýk unsur mensubu olduðunu mu ifade etmek istiyor?
Tekrar hatýrlayalým ki, yukarda sözünü ettiðimiz kiþi Türkiye’de m.vekilidir ve kanunî açýdan hepimizi temsil etmektedir, guyâ..
Amerikan Temsilciler Meclisi’nde parlamenter olan Somali asýllý Ýlham Omar isimli Müslüman haným, birkaç ay önce Amerikan siyasetini eleþtirince Trump tarafýndan , ‘Bu kimin temsilcisi, bu Kongre’de ne iþi var?’ gibi laflarla azarlanmýþtý.
Diyarbekir’in Müslüman halkýnýn bu kiþiyi, onun kendileriyle hangi ortak deðerlere sahib olduðunu düþünerek Meclis’e gönderdiðini merak ediyorum.
Meclis, bu kiþinin, ‘Türkiye’nin, azlýk unsurlara karþý korku siyaseti izlediði’ne dair iddialarýný dinlemeli ve dünyayý yanýltmaya çalýþýp çalýþmadýðýný belirlemelidir.
Unutulmamalýdýr ki, bu sözün devamýnda, bir iþaret fiþeði bile bulunabilir ve etnik veya dinî azlýk gruplarýna baský uygulandýðý iddiasý güçlendirilmek için, bir takým entrikalar da devreye sokulabilir.
Hatýrlayalým ki, 1040’larda, Gazneli’lerle Selçuklular’ýn arasýnda cereyan eden ve Selçuklular’ýn galib gelmesi ve Kafkaslar’a kadar da hâkim güç haline gelmesine yol açan Dandanakan Savaþý’ndan 1860’lara kadar, 800 yýl boyunca Müslüman halklarla iç-içe yaþadýklarý için, ‘kavm-i necîb’ ve ‘millet-i sâdýqa’ gibi övgülerle teyid olunan Hristiyan ermeni halký içinden bile..
Evet, onlar arasýndan bile, bir ‘Ermenistan /Hayestan Devleti’ oluþturmak umuduyla Osmanlý ülkesinde, Rusya, Fransa, Belçika baþta olmak üzere, nice emperial-þeytanî güçler tarafýndan desteklenerek, silahlý mücadele baþlatan ‘ermeni nasyonalistleri’, kendilerine karþý çýkan nice ermenileri de öldürmüþler, nicelerini de ölüm tehditleriyle sindirmiþlerdi.
Bu bakýmdan, bugün de, içerde benzer oyunlar sergilenmek istenebilir. Hatay ilinde geçen hafta çýkan ve ancak 3 günde söndürülebilen korkunç orman yangýný karþýsýnda, sosyal medyadan, ‘Bu kutsal ateþi selâmlýyoruz..’ diyecek kadar alçalabilenlerin, baþka terör eylemleri de tezgâhlayabilecekleri ihtimaline karþý, Müslüman halkýmýz kadar, bu ülkede hattâ Müslüman halktan daha geniþ imkânlara sahib olarak yaþayan bütün azlýk unsurlarýn mensublarý da teyakkuz halinde olmalýdýrlar.