Ýçtüzük

TBMM Ýçtüzüðü anayasa deðiþikliðine uyum yasalarýnýn çýkarýlmasý sürecinde deðiþtiriliyor.

Alt komisyonda tartýþýlan teklif dün Anayasa Komisyonu’nda görüþülmeye baþlandý.

Temel amaç anayasa deðiþikliðinin gerektirdiði yasalarýn ‘kalan 3 ayda’ deðiþtirilmesi. Zira 18 Nisan referandumunda kabul edilen geçici madde, uyum yasalarý için 6 aylýk bir süre veriyor.

Deðiþiklikte anayasayla ilgili olmayan bazý düzenlemeler de var.

TBMM’deki görüþmeler sýrasýnda Cumhurbaþkaný’na, TBMM’ye, TBMM Baþkaný, Baþkanvekili ve Baþkanlýk Divaný üyelerine ‘hakaret’ maddesine ‘milletvekilleri’ de eklendi.

Yine milletvekillerinin Genel Kurul dýþýnda ‘komisyonlara’ da silahlý girmeleri yasaklandý.

Halen milletvekillerinin TBMM binasý, eklentileri ve arsalarýna silahlý girmeleri yasak.

Bunlar makul.

Ancak görüþülen teklifin, içtüzüðün 161. maddesinde deðiþiklik öngören 15. maddesindeki bazý eklemeler tartýþýlýyor.

161. madde, milletvekillerine Meclis’ten geçici olarak çýkarýlma cezasý verilecek halleri düzenliyor.

Eklenen bölüm þöyle: “Türk milletinin tarihine ve ortak geçmiþine yönelik hakaret ve ithamda bulunmak, Anayasanýn ilk dört maddesinde çerçevesi çizilen Anayasal düzeni tahkir ve tezyif etmek, Türkiye Cumhuriyetinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüðü esasýnda Anayasada düzenlenen idari yapýsýna aykýrý tanýmlamalar yapmak.”

“Türk milletinin tarihine ve ortak geçmiþine yönelik hakaret ve ithamda bulunmak”ibaresi daha çok ‘Ermeni soykýrýmý’ ithamýnýn yapýlmamasýna yönelik.

Bu makul.

Ancak maddenin ifade biçiminin getirdiði kapsamýn, 4 bin yýla yakýn tarihe yönelik her türlü iddia ve görüþü ‘suç’a dönüþtürebileceði endiþesi var.

“Anayasanýn ilk dört maddesinde çerçevesi çizilen Anayasal düzeni tahkir ve tezyif etmek”ibaresi daha çok cumhuriyet, baþkent, milli marþ, bayrak, dil, üniter yapý kavramlarýný korumaya yönelik.

Elbette buna da itiraz yok.

Ancak maddenin ifade biçiminin ‘suç’ kapsamýný geniþleteceði endiþesi var.

Zira Anayasa’da ‘cumhuriyetin nitelikleri’nin sýralandýðý 2. maddeye göre, “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanýþma ve adalet anlayýþý içinde, insan haklarýna saygýlý, Atatürk milliyetçiliðine baðlý, baþlangýçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devletidir.”

Buna göre, en son ilkeden bile hareketle, ‘sosyal devlet’in gereði olan bazý konulara eleþtiri getirmek de ‘suç’ kapsamýna alýnabilir.

Son fýkra ise bu kaygýlarla deðiþtirilerek “Türkiye Cumhuriyetinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüðü esasýnda Anayasada düzenlenen idari yapýsýna aykýrý tanýmlamalar yapmak” þeklinde deðiþtirildi. Ýlk hali, ‘… Anayasa ve kanunlara aykýrý isim ve sýfatlar kullanmak’ þeklindeydi. Burada amaç HDP’lilerin çok kullandýðý ‘Kürt illeri’, ‘Kürdistan’ gibi ifadelerin kullanýlmamasýydý. Ancak örneðin Diyarbakýr için ‘Amed’ veya Tunceli için ‘Dersim’ gibi eski isimlerin kullanýlmasý da kapsama giriyordu. Oysa Kürtçe yer isimlerinin kullanýlmasýný AK Parti iktidarý saðlamýþtý. Bu nedenle þehirlerin eski isimlerinin kullanýlmasý kapsam dýþýnda býrakýldý, metin diðer ‘bölgesel’ tanýmlarý yasaklayan bir çerçeve aldý.

Bir baþka sorun da, bu düzenlemelerle milletvekillerine kürsüde getirilen ‘yasaðýn’ TBMM dýþýnda olmamasý.

Yani ‘kürsü dokunulmazlýðý’nýn olduðu yerde yasak olan þey, dokunulmazlýk alaný dýþýnda serbest!..

Tahmin edilebileceði gibi bu maddeler MHP’nin önerisiyle teklife girdi.

AK Parti kanadý, ‘parti ilkelerimizle çeliþiyor’ diyerek yukarýda söz ettiðim bazý deðiþiklikleri yaptýysa da, TBMM’deki anayasa uzlaþmasýný sürdürmek adýna teklifin Genel Kurul’a kadar gelmesine razý oldu.

Bu tartýþmalý maddelerin bugün baþlayan komisyon görüþmelerinde ve daha sonra Genel Kurul’da deðiþme olasýlýðý var.

Ya da denilebilir ki, ‘içtüzükteki birçok benzer hüküm dar anlamda deðerlendiriliyor, bazýlarý hiç uygulanmýyor, bunlar da sorun olmaz’

Ancak bu ilkesel sorunu ortadan kaldýrmýyor.

MHP’nin milli konulardaki hassasiyeti dikkate alýnmalý. Bu hassasiyet AK Parti’de de, CHP’de de var.

‘Milli/manevi deðerleri korumak’ile ‘ifade özgürlüðü’ arasýndaki çizgi bazen inceliyor.

Siyasetin baþarý ölçütlerinden biri de o inceliðe raðmen çözüm üretmek.

Türkçe yeteri kadar ifade zenginliði sunuyor.

Milli hassasiyetlerin korunduðu, ancak Türkiye aleyhine kampanya yürütenlere ‘gerekçe’ sunmayacak bir metin yazýlabilir.

Keþke bütün sorunlarýmýz ‘dil’le düzeltilebilir olsa.