16 Nisan’da Anayasa referandumuna giderken CHP tüm hayýrcý kesimin çatý partisi gibiydi.
Kendi içinde tutarsýz, bol zikzaklý bir kampanya tertip edilmesine raðmen, Evet kampanyasýnýn karþý bloðu olarak yüzde 50’lilik bir varsayýmdan ve “yüzde 25’i burada zaten” gerçeðinden güç alarak “hayýr!” bayraktarlýðýný kimseye býrakmadý CHP.
Zaten HDP’nin kafasýný hendekten çýkarýp halka söyleyebileceði sözü yoktu. MHP’den ihraç edilen isimler meydana FETÖ desteði ve motivasyonuyla çýkmadýklarýný ispatta zorlanýyorlardý.
Yüzdelik dilimde görünmeyen, ismi olup cismi olmayan saðdan soldan kimi partiler de CHP þemsiyesi altýndaki yerlerini alýnca Kýlýçdaroðlu “yüzde 50’nin doðal lideri” oluverdi.
Öyle bir cazibe merkezi oldu ki CHP; PKK, FETÖ ve DHKP-C dahi o þemsiye altýndaki kolaylýkla yer bulabildi. Tuhaf ve acý olan þuydu ki CHP de, diðer Hayýrcýlar da terör örgütlerine dönüp “kanlý ellerinle benim oyumu kirletemezsin” diyemedi.
Nihayetinde býçak sýrtýnda bir sonuçla “evet” kazandý. Cumhurbaþkanlýðý Hükümet Sistemi anayasaya geçti ve ilk seçimin tarihi de Aðustos 2019 olarak belli oldu.
Asýl yarýþ baþladý.
***
Referanduma gidilen süreç bize þunu gösterdi; AK Parti’nin domine ettiði alanýn dýþýndaki çok parçalý bloðun henüz bir “siyasi sahibi” yok.
Bütün o dýþarlýklý mühendislik çalýþmalarýndan, sarsak yakýnlaþma denemelerinden, “ah bir olsa” diye iç geçirten yakýþtýrmalardan yüzde 48 buçuk çýktý ama anlamlý bir bütün çýkmadý.
Malum, yeni sistem için ölçü, yüzde 50 artý 1. Diðer yüzde de doðal olarak yüzde 50 eksi 1.
Bu cömert dilim,AK Parti karþýsýnda konuþlanan muhalif kesimler için her ne kadar kazanýlmýþ bir zafer gibi ufukta dursa da iþ siyasi yarýþa, seçimlerde yüzde 50 artý 1’in oyunu alabilecek karizmatik bir aday çýkarmaya gelince, hayaller-hesaplar tuzla buz oluyor.
***
Gördük. 16 Nisan öncesinde ismine yapýlan yatýrýmlar, 16 Nisan sonrasý ta Ankara’dan Ýstanbul’a yürünen yollar, eskitilip müzeye kaldýrýlan pabuçlar iki günde berhava oluverdi.
Bir parti genel baþkanýnýn, hele de muhalif yüzde 50’nin liderliðine doðru ittirilen bir ismin “aday deðilim”, “cumhurbaþkanlýðýna siyaset dýþý biri aday olmalý” yaklaþýmý bütün iddiayý çökertti.
Tam “beni tasfiye edecekler” feryadýyla görüntüyü kurtarma imkaný doðmuþtu ki, yine bir yanlýþ hamle geldi: Kemal Beyin atleti.
Kemal Beyi halk adamý olarak tasvir etmek, Cumhuriyet Halk Partisi’ni halka yaklaþtýrmak için masa baþýnda fikir üreten yapým ekibi tutmuþ, “atletli akþam yemeði” sahnesini yazmýþ. Çalýþýlmýþ, fotoðraflanmýþ, yayýnlanmýþ.
Lakin Türkiye sosyolojisini ve halkýn geçirdiði dönüþümleri halkýn içinde, halký gözleyerek yapmadýklarý için olsa gerek, sonuç yine hüsran.
Beðeneni de çýkmadý nitekim. Kimse övgüler düzmedi. Halk arasýnda hiç kimse, býrakýn kamuya açýk bir yeri, evinde dahi atletle oturmadýðýndan, “ayný ben, oyum 2019’da Kemal Beyin atletine” demedi.
Atlet, 2014 çatý adayý Ekmeddin Ýhsanoðlu için ürettikleri o korkunç “Ekmek için Ekmeleddin” sloganý kadar yanlýþ ve sakil bir giriþim olarak ellerinde patladý.
Enkaz toparlanabilir mi bilinmez.
Ama Kýlýçdaroðlu’nun “beni tasfiye edecekler” feryadýnýn boþuna olmadýðý, Kemal Bey’i var edenlerin parça parça harcayabilecekleri ihtimali de görünür oldu.
***
Tesadüfe bakýn ki birileri Kemal Bey’i 2019 için soyarken, Merak Akþener de yeni isimlerle donatýlmakta.
Daha ortalarda olmayan bir partinin 2019 adayý olarak ismi deklare edildi bile.
Üstelik MHP’den ihraç edilenler arasýna katýlan “çekirdekten ülkücü” Koray Aydýn tarafýndan.
Yeni parti kesin yüzde 20 oy alýr diyen de var, Akþener 50’nin lideri diyen de.
Akþener merkeze talip mi, hitap edebilir mi, CHP içi dengeler nereye evrilir henüz belli deðil.
Ama merkeze yaklaþmak için atleti alet eden siyasetle, dýþarda kalmýþ MHP’lilere parti kuran siyaset arasýnda bir rekabet yaþanacaðý þimdiden öngörülebilir.