Demokratik yaklaþým artýk bir kuram olmaktan daha ziyade bir "retorik" hatta bir dedikodudan fazlasý deðil. Bir gerçekle yüzleþtik. Ýfade etme özgürlüðü mutlak deðil göreceli bir hak artýk. Bu hakký kullanmak için "insan" olmak yetmiyor.
Batý'nýn dünyaya salýk verdiði deðerler, ilkeler ve haklar yine Batý'nýn eliyle ortadan kaldýrýlýyor. Bu bize Batý'nýn sunduðu medeniyet tasavvurunun kendinden menkul bir deðerler bütünü olmadýðýný gösteriyor.
Evrensel haklarý dünyaya önermesinin altýnda "dünya milletlerine duyduðu saygý" ve "insanlarý eþit olduðu" fikri yatmýyor. Sunduðu haklar manzumesi kendi gücünü tahkim etmek için var. Görünen yüzü medeniyet ve hukuk olsa da iki parametre ile sistem ayakta duruyor: Askeri ve politik güç... Bu iki güce halel gelmemesi için her yol mübah!
Batý ülkelerinin ezberlettiði kavramlarý kullanýrsanýz "ifade özgürlüðünüz" var. Belirli tezlerin topluma kabul ettirilmesinin adýna da hukuk deniyor.
Birleþmiþ Milletler Güvenlik Konseyi'nin, Gazze'de insani ateþkes saðlanmasýný öngören karar tasarýsýnýn ABD tarafýndan veto edilmesi; hukuk (!)...
ABD Dýþiþleri Bakanlýðý'nýn bölgedeki yetkililere basýn açýklamalarýnda 'gerginliði azaltma, ateþkes, þiddete ve kan dökülmesine son verilmesi, sükunetin yeniden saðlanmasý' ifadelerini kullanmayý yasaklamasý ise ifade özgürlüðü (!)
Savaþta "ilk kural" stratejik hedefleri yok etmektir. Ýlk önce düþmanýn önemli ve ona üstünlük saðlayacak alanlarýný tahrip etmek gerekir.
Batý, son iki yüzyýldýr inþa ettiði "insan haklarý" disiplininin, karþý tarafa stratejik bir alan oluþturduðunu görünce bu alanda her ne var ise gözünü kýrpmadan çapraz ateþe alabiliyor.
Masum insanlarýn ölmesi, çocuklarýn dokunulmazlýðý, suçsuzluk karinesi, soykýrým yasaðý gibi hukuki deðerlerin ve bunu gündeme getirenlerin oluþan ilk kargaþada saldýrýya veya engellemelere maruz kalmasý Batý'nýn gerçek ruh halinin dýþa vurumu.
Rusya-Ukrayna krizinde UCM'den, Putin hakkýnda jet hýzýyla çýkan yakalama kararýnýn Netanyahu için gündeme gelmemesinin hukuken hiçbir izahý yok mesela.
Ortada þiddetin olmadýðý, toplumun dikkatini çekmek ve kendini ifade etmekten baþka bir iddiasý olmayan gösterilere Avrupa'da izin yok. Eyleme katýlanlara göz altý iþlemi ve para cezasý uygulanýyor.
Sosyal medyada Ýsrail aleyhine yazdýðýnýz her içerik engelleniyor, etkileþimi düþürülüyor. Ýsrail askerinin iþlediði cinayet videolarý "zararlý içerik" olarak kodlanýyor ve algoritma bu videolarýn yayýlmasýný engelliyor.
Fazýl Say'ýn konseri iptal edilebiliyor Filistin'e dair ufak bir destek söylemi için. Mankenlerin, futbolcularýn sözleþme feshi tehdidi cabasý! Dostoyevski'nin kitaplarýna veto gelmiþ, Rus sanatçýlarýn sergileri iptal edilmiþti hatýrlayýn bundan önce!
"Holokost'un inkârý" AB'de ve ABD'de suç olarak kabul edilmiþtir mesela. Evet, Holokost suçtur, týpký Ýsrail'in bugün Gazze'de yaptýklarý gibi!.. Konu Filistin olunca hukuki bir koruma, bir düzenleme veya bir giriþim yoktur bunu dile getirmek bile yasaktýr!
Dünyadaki bunalýmýn sebebini bu ikircikli tutumda aramamýz gerektiðinde hem fikiriz sanýrým. Sizde kabul edersiniz ki bu açmaz çok büyük bir kriz demek. Ýfade özgürlüðümüz iþgal altýnda ama tüm olumsuz ortama ve tüm yasaklara raðmen direnenler var. New York'ta, Londra'da, Paris'te ve hatta Ýsrail'de insanlar sesini yükseltiyor...
Mevcut paradigmanýn iflas ettiði çok açýk! Helvadan putlarý yemeye baþladýlar çünkü!