Bu hafta vizyona giren Adım Adım: Işığa Doğru filminin engelli oyuncuları kendi hayat hikayelerinden yola çıkarak çekilen filmde başrolleri paylaştı. Türk Sineması’nda bir ilk olan film izleyicisiyle buluşmayı bekliyor.
FİLMİN KÜNYESİ
Yönetmen: Sinan Uzun
Senarist: Sinan Uzun
Oyuncular: Haldun Dormen, Asuman Dabak, Can Filiz, Yüksel Ünal
Yapım: 2016, Türkiye
Bazı filmler vardır sinemadan çok daha fazlasıdır. Adım Adım: Işığa Doğru filmi işte bu yapımlardan. Türkiye’de ilk kez üç yürüme engelli, bir göremeyen ve bir de down sendromlu oyuncu kendi hikayelerini beyazperdede anlattılar. Çok az film insanların içine bu kadar işleyebilir. Yanlış anlaşılmasın muhteşem çekilmiş veya süper oyunculuklar var demiyorum. Ama kendi dramatik hikayelerini beyazperdede anlatma cesaretini gösteren hem kendileriyle yüzleşen hem de toplumun vicdanına fener tutan bu küçük grubun yaptıkları bir sinema değerlendirmesinden çok daha fazlasını hak ediyor. Sefa Öztürk başarılı bir baletken 2006 yılında geçirdiği motosiklet kazası sonucu belden aşağısı felç olur. Hayatını tekerlekli sandalyede geçirmek zorundadır. Üstelik bu dramatik kaza başka dramatik olayların zincirleme yaşanmasına da sebep olur; sevgilisi onu terk eder, babası evden ayrılıp başka bir kadınla yaşamaya başlar. Sefa’nın içinde nasıl bir güç varsa bunlar onu yıkamaz.
Bir sinema değerlendirmesinden fazlası
Tekerlekli sandalyede bale yapmaya ve modern dansa ilgisini devam ettirmeye karar verir. Sefa Öztürk’ün bu gerçek hikayesi Sinan Uzun ve eşi Pelin Uzun’un dikkatini çeker. Filmi çekmek için büyük bir çaba içine girerler. Sefa Öztürk’ün arkadaşı Bora Acar Zöngür de aynı Sefa gibi balet olan fakat 2014 yılında geçirdiği kaza sonucu kötürüm kalan bir isimdir, o da onlara katılır. İzmir’den Can Filiz 15 yıldır engelli olarak hayatını geçirmektedir, o da projeye katılır. Görme engelli Ümran Sevinç’in de hayatı bir azim ve başarı hikayesidir. Ege Üniversitesi Konservatuarı’nı ikincilikle bitiren Ümran kendi hikayesiyle filme katılır. Down sendromlu Can Ayan ile artık kadro tamamdır. Daha önce hiç oyunculuk yapmamış isimler, yine daha önce yönetmenlik yapmamış bir yönetmen ve yapımcı, Haldun Dormen, Asuman Dabak, Yüksel Ünal gibi ustalarla birleşirler. Ortaya Adım Adım filmi çıkar. Filmin sinemasal kalitesini konuşmak istemiyorum çünkü bu filme gelene kadar o kadar berbat yapımlar vizyon alıyor ki böyle iyi niyetli ve cesaret ürünü bir yapımı başka gözle seyredebilirsiniz. Balet Sefa Öztürk’ün dediği gibi yürüyen merdivende iki dakika ayakta durmak yerine asansörde ayakta durmayı tercih eden engelsizlerin olduğu bir yerde bacakları çalışmayan veya gözleri görmeyen bu insanların yüreklerinin büyüklüğü bir şeyler ifade etmeli.
Sizin engeliniz nedir?
Bir toplumda ötekileştirme, farklı olanlara karşı alınan tavır, engelli vatandaşların toplumun içinde uyumla birlikte yaşayabilmeleri çok önemli. Filmde bu noktalara çok değinilmiyor ama kişisel dramlar ve ayağa kalkışlar iyi anlatılmış. Filmin etkisi sadece engelsiz insanlara verdiği mesajlarla da sınırlı değil. Bence daha çok engelli kardeşlerimizi yüreklendiren, bütün engellerine rağmen bu toplumun sağlam, vicdanlı, cesaretli bireyleri olabileceklerini hissettiren bir tarafı var. Bunun dışında bu ülkenin yüzde 10’u engelli, geriye kalan yüzde 90’a da soruyor film ‘Sizin engeliniz nedir?’, ‘Niye engelli park yerlerine arabalarınızı park edersiniz?’, ‘Kaldırımlarda tekerlekli sandalyelerin çıktığı tümsekleri niye işgal edersiniz?’
