Bugün 31 Aralýk 2012, senenin son günü, bendeniz de geride býraktýðýmýz seneye iliþkin bir genel deðerlendirme yazýsý yazmak niyetinde idim ki, karþýma iki Anayasa Mahkemesi’nin iki önemli kararý çýktý ve ben de bu genel deðerlendirme yazýsýný erteleyip, bu kararlara iliþkin okurlarýmýza enformasyon iletme görevimi, iþlevimi ön plan aldým.
Birinci karar Fransa Anayasa Konseyi’nin ve konusu yeni Cumhurbaþkaný François Hollande’ýn ve hükümetinin senelik geliri bir milyon avroyu aþan mükellefler üzerine yüzde 75 oranýnda vergi salýnmasýný öngören yasa tasarýsý.
Fransa’da bizim gibi bir Anayasa Mahkemesi yok, adýna Anayasa Konseyi deniyor, ön denetim yapýyor, ýsdardan (promulgation) önce, son vergi kararýnda ya da malum ermeni meselesinde olduðu gibi, anayasaya aykýrý olduðu yönünde görüþünü belirtiyor, yürütme ve yasama da gereðini yapýyorlar; ex-post denetimi ise temel hak ve özgürlüklere iliþkin olarak ve bireysel baþvuru durumunda yapýyor.
Cumhurbaþkaný Hollande ve hükümetinin bir milyon avronun üzerinde vergilendirilebilir geliri olanlara uygulamak istediði yüzde 75 oranýnda vergi Fransa’nýn son aylarda en yoðun tartýþtýðý konu idi; Louis Vuitton firmasýnýn sahibinin, arkasýndan da ünlü fransýz oyuncu Gerard Depardieu’nün bu vergiyi ödememek için Belçika’ya yerleþecekleri haberleri fransýz kamuoyunu çok sarsmýþ idi.
Louis Vuitton firmasýnýn sahibine iktidardaki sosyalist siyasetçiler büyük tepki gösterdiler, bu yasanýn Fransa’nýn içinden geçtiði büyük ekonomik krize karþý bir tür milli dayanýþma yasasý, eylemi olduðunu, bu vergiyi ödememek isteyenlerin vatanseverliklerinin (patriotizm) tartýþmaya açýlacaðýný öne sürdüler; bendeniz de yine bu sütunda, bu konuya iliþkin yazdýðým bir yazýda, iktisadi konularda vatanseverlik kavramý gündeme gelmeye baþladýðý andan itibaren zaten davanýn büyük ölçüde kaybedilmiþ olabileceðini yazmýþ idim.
Ancak ünlü sanatçý Gerard Depardieu Belçika’ya yerleþme kararýný açýkladýðýnda tepkiler de farklýlaþtý, daha doðrusu þaþýrdý zira Depardieu öyle kolay kolay ihanet-i vataniye ile suçlanabilecek bir imaj pek deðildi, fransýzlarýn ünlü kahramaný Obelix’i sinemalaþtýrmýþ, tipik fransýz kavramý ile özdeþleþmiþ bir kiþi idi Gerard Depardieu; Cumhurbaþkaný Hollande da, Depardieu’nün kararýndan sonra gidenleri eleþtirmeyeceðini, bu vergiyi ödemeyi kabullenip kalanlarý tebrik edeceðini ifade edebilmiþ idi.
Fransa’da bu çok yüksek oranlý vergilemenin kapsama alanýna giren mükellef sayýsýnýn bir buçuk milyon dolayýnda olduðu ve buradan gelecek paranýn 2015’e kadar bütçe açýðýný yüzde üçe düþürebilme planýnýn çok önemli bir ayaðý olacaðý söyleniyor idi.
Fransýz Anayasa Konseyi’nin bu 29 Aralýk 2012 tarihli kararý Fransa’da bütçe açýklarýnýn makul bir sürede Maastricht seviyesine indirilmesine yönelik tartýþmalara yeni bir boyut getiriyor.
Ýkinci Anayasa Mahkemesi kararý ise bizim Anayasa Mahkemesi’nin 4 Temmuz 2012 tarihli torba yasasýnýn 45. Maddesi ile; 3 Aralýk 2010 tarihli, 6085 sayýlý Sayýþtay Kanunu’nun “Denetimin genel esaslarý” baþlýklý 35. Maddesine eklenen bir hükmün iptaline iliþkin.
Konu çok teknik ama iptal edilen 45. Maddenin b bendinin iptal edilen cümlesini aktarýyorum, muhtemelen ilgilenenlere bir fikir verecektir.
“b) Kamu idarelerinin gelir, gider ve mallarý ile bunlara iliþkin mali nitelikteki tüm hesap ve iþlemlerinin denetiminde; yetkili merci ve organlar tarafýndan usulüne uygun olarak alýnan karar veya yapýlan iþ ve iþlemlerin mevzuata ve idarelerce belirlenen hedef ve göstergelere uygun olmasýna raðmen, yönetsel bakýmdan gerekliliði, ölçülülüðü, etkililiði, ekonomikliði, verimliliði ve benzeri gerekçelerle uygun bulunmadýðý yönünde görüþ ve öneri içeren yerindelik denetimi sayýlabilecek denetim raporu düzenlenemez”.
Sayýþtay’ýn etkililik, ekonomiklik, verimlilik denetim yapmasý konusu çok tartýþmalý ve önemli bir konu, baþka yazýlarda bu noktaya dönebilirim, ama Anayasa Mahkemesi’nin üç gün önce aldýðý mali denetimin sýnýrlarýyla ilgili karar üzerinde durulmasý zorunlu bir karar.
twitter.com/KarakasEser