Geçtiðimiz hafta Fransa’da ilginç bir olay yaþandý.
Leonarda isimli bir Kosovalý lise öðrencisi kýz okul çýkýþýnda polis tarafýndan tutuldu ve ailesiyle beraber sýnýrdýþý edildi.
Ailesi yani babasý, annesi, kardeþleri hepsi kaçak girmiþler, kaçak yerleþmiþler ama çocuklarýn lise yaþýnda olaný, Leonarda, bir liseye kaydolmuþ.
Polis aileyi sýnýrdýþý ederken Leonarda’yý da okulun kapýsýnda yakalýyor ve aileyle beraber Kosova’ya gönderiyor.
Fransa’ya kaçak girenlerin ilk sýnýrdýþý ediliþi deðil bu ailenin baþýna gelen ama galiba ilk defa bir lise öðrencisi arkadaþlarýnýn yanýnda, okuldan çýkarken polis tarafýndan yakalanýp, gönderiliyor.
“Galiba ilk defa” diyorum zira okuduðum kadarýyla bir hafta daha önce de Haçik isimli bir ermeni öðrenci ayný þekilde okul çýkýþý yakalanýp, elleri kollarý arkadaþlarýn önünde baðlanarak uçaða konup Ermenistan’a gönderilmiþ.
Bu iki olayýn arka arkaya geliþi Fransa’da büyük sorun oldu.
Malum, okul denen kurum, eðitim laik Fransa için adeta mukaddes bir kavram ve laik kesimin sözcüleri bu durumu kabullenmekte zorlandýlar.
Unutmayalým, bu sýnýrdýþý eylemini gerçekleþtiren polis Ýçiþleri Bakaný’na baðlý ve Ýçiþleri Bakaný da Sosyalist Partinin bakaný.
Ama, sokaklarda bu sýnýrdýþý eylemini protesto eden kesimlerin de büyük bölümü yine geçmiþte ve bugün sosyalist Parti ile beraber hareket eden örgütler, sendikalar, sivil toplum örgütleri, vs.
Sosyalist Parti’nin içinden de Ýçiþleri Bakaný Manuel Valls’e büyük tepkiler mevcut.
Sosyalist Parti’nin organlarýnýn, müttefiklerinin önemli bir bölümü bir öðrencinin okul çýkýþý derdest edilerek sýnýrdýþý edilmesini kabul etmiyorlar.
Sosyalist Parti dýþýndaki partiler de Sol hareket hariç, bu tartýþmaya girmiyorlar, onlar zaten çok radikal bir yabancýlar politikasýndan yanalar, olan biteni “biz dememiþ mi idik?” edasýyla seyrediyorlar.
Ýþin ilginci sosyalist Cumhurbaþkaný François Hollande da, aile deðil ama kýz isterse geri dönebilir diye açýklama yaptý.
Ýþte size bir siyasal partinin bir sýnýrdýþý eylemi üzerinden portresi.
Bizde böyle durumlarda iþler nasýl oluyor?
Sosyalist Parti’nin bir lise öðrencisini okul çýkýþý derdest edip sýnýrdýþý etme yanlýþýnýn benzerini, konular farklý olabilir, bizde, her dönemde, her iktidar partisi, her muhalefet partisi, biraz azýný, biraz çoðunu, hep yaptýlar.
Ancak, bu yanlýþlarý çok büyük oranda hep muhalefet partileri, muhalefet örgütleri eleþtirdiler.
Bizde partilerin yanlýþlarýna, parti içinden ya da partinin doðal müttefiklerinden pek eleþtiri gelmiyor.
Bu meselenin kanýmca iki farklý boyutu var.
Birinci boyut daha etik deðerlere iliþkin, çok önemli ama bu yazýda bu boyutu bir kenara býrakalým.
Ýkinci boyut daha pratik bir boyut.
Bir parti yaptýðý bir hata nedeniyle kendi içinden, kendi doðal müttefiklerinden eleþtiri alýrsa acaba bu siyasal partinin orta ve uzun vadede hata yapma oraný, riskleri azalýyor mu?
Bu sorunun cevabýnýn bizde hem iktidar, hem muhalefet partileri tarafýndan iyi verilmesi gerekiyor.
Baþlýkta kullandýðým “hangisi daha iyi?” sorusunu belki “hangisi parti için daha yararlý?” diye deðiþtirebiliriz.
Siyasette, kamusal alanda en kötü tavýr muhtemelen “kol kýrýlýr, yen içinde kalýr” tavrýdýr.
Her siyasal parti kendi müttefikleri gözünde “hatadan münezzeh” ise, o zaman durum farklý olabilir.