Ýki ‘saldýrgan’ kadýn, bir ‘okul’ dolusu çocuk

Kayýtlara “Bayrampaþa Saldýrganlarý” olarak geçtiler... Berna Yýlmaz ve Çiðdem Yakþi...

Ýstanbul Bayrampaþa Çevik Kuvvet Þube’ye güpegündüz düzenledikleri silahlý saldýrý akabinde, öðrenci dolu bir okulun hemen üst sokaðýnda gizlendikleri apartmanda, el bombasýndan kurþuna türlü silahlarý kullandýlar. En nihayet “etkisiz hale” getirildiler...

Etkisiz hale gelmeden evvelki etkinliklerine bakýldýðýnda; siyasi eylemler, gözaltýlar, tutuklanmalarla geçmiþ epeyce kýsa iki hayat gibi onlarýnkisi... Ben onlarýn kavuniçi nüfus cüzdanlarýndaki gencecik resimlerine bakarken, ölmeyi göze alacak kadar inandýklarý þeyden çok, hiç tanýmadýklarý insanlarý öldürmeyi göze alacak kadar inandýklarý o þeyi merak ediyorum... Ýnsanýn inandýðý veya sevdiði bir þey için kendini feda etmesini, dýþarýdan bakan birisi olarak zorlansanýz da çözmeye çalýþabilirsiniz... Ama baþkasýný yok etmek veya imha üzerine kurulmuþ hangi ideal, anlamlý ve itibarlý olabilir ki...   

Gazeteci dostumuz Taceddin Ural açtý mevzuyu; bu iki genç insaný ölümü göze alacak kadar suça teþvik edecek mesele neydi acaba, meselenin acil ve terörle mücadeleye dönük güvenlik kýsmý hallolduktan sonra, aslýnda diðer tüm benzeri vaka örneklerindeki faillerin, ölümü ve öldürmeyi göze alacak derecedeki tutkularýnýn, süreçlerinin, çýkmazlarýnýn neler olduðu hakkýnda zihin yormamýz gerekiyordu... Ayný anda hem kahraman hem de kurban olunuþun, aileden vatandaþlýða her türlü doðal baða yabancýlaþmanýn, yal
nýzlaþmanýn, þiddet müptelasý oluþun, macera ve kimlik arayýþýnýn, intikam öðretilerinin, tatmin edilmemiþ adalet hislerinin, yanlýþ rol modellerinin, medyanýn, eðitim sistemimizdeki eksikliklerin, hasýlý kelam þiddete ve suça yönelik gidiþi hýzlandýracak etkilerin sabýrla tek tek tetkik edilmesi gerekiyor...  

Bir okul dolusu küçük çocuk vardý mesela polisle bombalaþtýklarý sokakta... Öðretmenler, çocuklarý, bombacýlarýn olduðu sokaðýn tarafýndan çekmiþler, diðer duvarýn önünde toplamýþlar. Kapýlar kilitlenmiþ. Ne veliler alýnýyor sokaða ne çocuklar salýnýyor. Çocuk bu durur mu? Olaylardan habersiz, pencerelerden el sallýyorlar, bazýlarý el çýrparak þarký söyleyip dans ediyor... Çok tatlýlar. Çok masumlar. Bunlarý mý öldüreceklerdi mesela Berna ile Çiðdem...

Annemin hastalýðýnda refakatçiyim, penceresi bir ilkokulun bahçesine bakýyor, geçen gün bahçeye bir kedi yavrusu girince bütün birinci sýnýflar onu taklit ederek yerde emekleyip miyavlamaya baþladý, öðretmen onlarý içeri almayý baþaramayýnca çaresiz kendisi de anne kedi olup miyavlamaya baþladý, onu takip ederek girmeyi kabul ettiler derse... Bu küçük çocuklar, annem gibi yaþlý hastalarýn ilacý, hafta sonlarýný hiç sevmiyor annem, okul çocuklarýný soruyor yattýðý derin uykudan kalkýp gözlerini her açtýðýnda... Ben haberleri seyrederken, kalbim sýkýþýyor bu yüzden... Etkisiz hale getirilmiþ Berna ve Çiðdem’in bombalar patlattýðý sokaktaki okulu ve çocuklarý seyrederken aðlýyorum anneleri gibi ben de...

Güneydoðuda yakýlmýþ yýkýlmýþ okullarý, kurþunlanmýþ tahtalarý, havaya uçurulmuþ sýnýflarý, tehditlerle uzaklaþtýrýlýþ öðretmenleri gördükçe, en çok çocuklar için daralýyor kalbim ve onlarýn cývýltýsýyla hayat bulacak ihtiyar nineler, dedeler, onlara dar edilmiþ, yýkýlmýþ son hayaller... Niçin...

Berna ve Çiðdem... O çocuklarýn okullarýnýn yanýnda bomba patlatacaklarý yerde... O çocuklarýn öðretmeni olacak yaþtaki iki kýzdý oysa... Silah tutacak elleri kalem ve kitap tutabilirdi. Otomatik silahla adam tarayan parmaklarý, öðrencilerinin saçlarýný tarayabilirdi.

Hayat hikayelerini bilmiyoruz ayrýntýlý olarak. Kalpten sevgiyi, insafý, izaný bu kadar radikal manada kaldýran þey nedir. Buna da zihin yormak zorundayýz. Kriminolojiden ibaret deðil suçla mücadele. Madem insan madem hayat diyorsak, “baþkasýnýn ölümünü sýradanlaþtýran” buhranýn, yalnýzlýðýn, karanlýk dehlizlerine doðru ilerlemeyi göze almak zorundayýz.