“Türkiye, 15 Temmuz’da kanlý darbe giriþiminde bulunan FETÖ ile mücadele ederken, emekli Albay H. Atilla Uður, ikinci darbe uyarýsý yaptý. Ýkinci kalkýþmanýn çok yakýn olduðunu söyleyen Uður, yapýlan planý adým adým anlattý.”
Bu üst metinle Vatan Partisi (Eski Ýþçi Partisi) Genel Baþkan Yardýmcýsý ve Emekli Albay H. Atilla Uður’un röportajý pazar günü Yeni Þafak’ta yayýnlandý.
Sonra da tüm internet medyasýnda yer buldu.
Önce iyi yönünden bakayým;
Bizleri derlemek, toparlamak, araya þemsiyeli metrobüs kazasý, etekli taciz gibi konularla soðumuþ olan konuyu ýsýtmak anlamýnda iyi bir silkeleme oldu.
Bir de düþündüren noktalar var; bunlarý da Hasan Atilla Uður’a sorma istedim.
1- Vatan Partisi (Eski Ýþçi Partisi) Genel Baþkan Yardýmcýsýsýnýz, partinize yakýn Aydýnlýk ve Yurt gibi gazeteler varken bu mülakatý vermek için neden Yeni Þafak Gazetesi’ni seçtiniz?
2- “Kimse 'Tamam bu iþ bitti, Türkiye rayýna oturdu, artýk Amerika baþka bir þey yapamayacak, FETÖ baþka bir þey yapmayacak, PKK baþka bir þey yapamaz, biz belini kýrdýk bu örgütlerin' falan demesin” diyorsunuz. Bu söylemleri kimden/kimlerden duydunuz, kim PKK’nýn artýk bir þey yapmayacaðýný söylüyor? Tam tersi gerekli temizlik daha fazla, daha hýzlý yapýlmalý düþüncesi hakimken bunu söylemeye sizi ne itti?
3- Güneydoðu’daki aþiretlerin bankalara birikmiþ trilyonlarca borcunun ödendiðini, bu paranýn da Ýngiltere’den nakit ödendiðini söylüyorsunuz. Bunlar bilgi midir, duyum mudur? Eðer duyum ise ve bu duyum yanlýþ ise bu söylemler güneydoðuda onlarca yýldýr insanlarý bir arada tutan,devletine saygýsýný, baðlýlýðýný bir an olsun býrakmayan yüzlerce aþireti küstürmez mi? Provoke etmez mi? Galeyana getirmez mi? Teyidi bankalar nezdinde çok kolay olan bir bilgiyi kaynaksýz sunmanýz doðru mudur?
4- Kaos HDP’lilerin Güneydoðu’da vatandaþý sokaða dökmek için bulunacaðý çaðrýlarla baþlatýlacaðýný söylüyorsunuz. Son aylarda HDP’yi, birçok ilçede vatandaþtan býrakýn ilgi görmeyi dükkanlarýna sokmayan Kürt esnaf görüntüleri arþivlerde. Eþbaþkanlardan Figen Yüksekdað’ý Aðrý'da (14 Aðustos) 120 kiþinin, Batman'da (14 Ocak) 10 kiþinin, Silopi'de (2 Mart) 40 kiþinin dinlediðini de birçok gazete yazdý, tarihlerini yazdým, araþtýrabilirsiniz. Keza “özyönetim” çaðrýlarý da cevapsýz kaldý. Anketlerde HDP’nin oy oranlarýný da görüyorsunuzdur, sizce bu durumda HDP’nin kaos baþlatma gücünün olduðunu iddia etmek, olmayan bir gücü ithaf ederek kamuoyu nezdinde güçlü göstermek olmuyor mu?
5- Bu röportaj içe dönük bir silkinme çaðrýsý amacý taþýrken dýþarýdan bir gözle okunduðunda ayný zamanda Türkiye’de devletin ciddi zaafiyet içinde olduðunu iddia eden, Türkiye’de ortamýn aslýnda þu anda ikinci bir darbe giriþimi için çok müsait olduðunu da ibraz eden bir yazý da olmamýþ mý sizce de?
***
En baþtan yazýnýn faydalý yönünü söylemiþtim.
Evet, silkinmeye, toparlanmaya ihtiyacýmýz var.
Her 15 Temmuz Þehitler Köprüsü’nden geçiþimde dank ediyor tekrar tekrar. Buradalardý diyorum, daha þundan 70 gün önce tam da þurada siper aldýlar, burada vuruldular.
Bunlarý hatýrlamamýz lazým.
Ama birileri de þunu unutmasýn;
Planlarýnýn ne olduðundan daha önemlisi bizim planýmýzýn ne olduðudur.
Bizim de millet olarak planýmýz bellidir.
Canýmýzla, malýmýzla, bütün gücümüzle bu ülkeyi, sýnýrlarýmýzý, namusumuzu, seçilmiþ yöneticilerimizi, manevi deðerlerimizi korumak.
Bu tehdit havadan da gelse planýmýz ayný.
Karadan da gelse ayný.
Yerin altýndan da çýksa ayný.
Lütfen bunlar da hamasi söylemler gibi gelmesin. Emekli Albay Atilla Uður’un söylediði gibi “Onlarý mahvederiz, bitiririz” gibi sözler ediyor deðilim.
Bu gibi felaket senaryolarýný çokça duyacaðýz, okuyacaðýz, göreceðiz.
Zira halkýn nabzý bu konuda atarken ve en korkunç senaryolarý anlatanlar en çok dinletirken kendini, talebin olduðu yerde arzýn da bulunmasý doðaldýr.
Ama korkacaðýmýz bir þeyimiz yok.
Devletim gerekli önlemleri alýyor, gizliden veya açýktan.
Unutmayalým ki düþmanýn bu kadar sinsi olduðu bir savaþta, her alýnan önlem de basýn bülteniyle servis edilemiyor.
Her alýnan tedbir de kameralarla dünya kamuoyuna sunulmasýn bi’zahmet.
Unutmayalým,
Bütün sinsi planlarý bozacak olan tek anahtar millettir.
O anahtar biziz.
Korkumuz da yok, gevþemek de…
***
BÝR FIKRA
Hadi gülümseyerek bitirelim;
Gurbette okuyan genç annesini arar.
“Anne, notlarým çok kötü, köye dönüyorum, babamý hazýrla”
Anneden cevap gecikmez;
“Oðlum baban hazýr, sen kendini hazýrla”
Biraz da darbeyi hazýrlayanlar korksunlar madem öyle, ilk darbeyi habersiz, tatbikatsýz ve savunmasýzken savuþturan, bir yandan köprüye koþarken bir yandan da google’dan “Kalkýþma” ne demek diye arayan bu millet iki aydýr ha geldi ha gelecek diye beklediði diðer dalgalarda sýnýrýna, namusuna, hürriyetine kastedenlere ne yapar diye…
Biz çok düþündük, cevaplarýmýzý hazýrladýk; þimdi düþünme sýrasý sizde...
Yazarýn notu : Bu yazýyý gençlerden gelen onlarca mesajdan dolayý, endiþe ile bu yazýya dair yorum isteyen genç okuyucularým için kaleme aldým. Bugünün yazýsý baþka idi, ben de siyaset yazarý deðilim ama gençleri endiþelendiren, telaþlandýran ve paniðe sevk eden bir atmosfer oluþunca bu yazýyý yazmak da görev haline geldi.