Geçenlerde bir yazýmda belirtmiþtim; sosyal medyada Fatih Terim’in ballý olduðu konusunda “Denize düþse, cebine balýk girer” esprisi yapýlmýþtý. Erman Toroðlu bunu revize etti, “Terim oltasýz balýk tutar” dedi... Kimisi de çýkýp, “Terim’in treni olsa, ray döþenmeden de gider” dese, tamamdýr!
Hocamýzýn þanslý bir teknik adam olduðu konusunda, herkes hemfikir... Avrupa Futbol Þampiyonasý finalleri için tüm umutlarýn tükendiði anda; oynanan diðer maçlarýn sonuçlarý ona yaradý ve Ýzlanda mücadelesinde gelen frikik golü de son anlarda yetiþti.
G.Saray’ýn baþýna 4. kez geldiði ve ilk maçýna çýktýðý gün de; F.Bahçe, Beþiktaþ, Trabzon, Bursa, Kayseri topu birden puan kaybýna uðramýþtý. G.Saray Göztepe’yi yendiðinde, sanki 12 puan birden kazanmýþtý. Hocanýn ballý sayýlmasý bu yüzden...
***
Ama iþler hep böyle balla-börekle yürümez. Terim’in baþarýlarýný sadece þansa baðlamak da, adil bir yaklaþým olmaz.
Yetenekli/becerili/iþbilir olduðunu kabul ediyoruz. Göreve 4. kez geldiðinin daha ilk maçýnda; G.Saray’da artan tempo, dinamizm ve canlýlýk hemen kendini göstermiþti.
Derken ligin devre arasý geldi ve büyük bir zaman kazandý. Eksik/yanlýþ/hatalý olan ne varsa; gözlemci bir teknik direktör olarak bunun önlemini almýþtýr.
G.Saray ikinci yarýya sorunlarla deðil, umutlarla baþlýyor. Tüm taraftar ve camia, bir anda duruldu. Felaket senaryolarý yerini, iyimser beklentilere terketti. Yönetim de, akýllý bir projeyle; kendi içindeki Terim hayýrcýlarýný temizleyecek bir seçim fýrsatýný oluþturdu. Aykýrý sesler ayýklanacak.
***
Terim, sakinleþen ortamýn katkýsý ile; verimlerinden pek mutlu olunmayan isimler üzerinde, futbola davet konusundaki becerisini yineleyecek. Feghouli ve Belhanda’dan beklenen performanslar, açýða çýkacak... Eren Derdiyok’dan da hamle bekliyoruz.
