Ýktidarýyla, ordusuyla ve diyanetiyle…

Emperyalistler bölgeyi yeniden dizayn etmek için Türkiye’ye uzaktan kumandalý iki terör örgütünü -PKK ve FETÖ -musallat ettiler. 

Barýþ Pýnarý Harekâtý kýsa zamanda ve çok az bir maliyetle dünyadaki denklemleri/dengeleri alt üst etti! 

Fikir babalýðýný Ýsrail’in yaptýðý ABD ve Avrupa’nýn desteklediði PKK eliyle gerçekleþtirilmek istenen yarým asýrlýk sinsi plan Erdoðan liderliðindeki Türkiye sayesinde yer ile yeksan oldu.

***

Fakat PYD/PKK bitmedi. ABD, PYD’yi kollamaya devam ediyor. Kýrmýzý bültenle aranan teröristleri Beyaz Saray’a davet ediyor, Suriye petrollerini ödül olarak vereceðini vadediyor. 

Rusya da teröristlerle alenen resmi görüþme yaparak adeta onlarý meþrulaþtýrýyor

Yani ittifak yapmýþ olsa da Türkiye, ABD ve Rusya ‘ya güvenemeyeceði gerçeðiyle karþý karþýya olduðunu görüyor. 

Ancak Türkiye, Rusya ve ABD’ye PYD/PKK’ya karþý tavizsiz olduðunu askeri harekat ile göstermiþ ve ikna etmiþ oldu! 

Yapýlaniki mutabakat ile de güvenli bölge hedefini tahakkuk ettirdi!

***

Buna raðmen bu iki terör örgütünü desteklemek için tüm dünya birlik oldu. 

Ayrýca Türkiye içindeki ve dýþýndaki maþalar bu iki örgütü savunmakta yarýþýr oldular. 

Güneydoðu’yu ‘vadedilmiþ topraklar’ ilan eden PKK’nýn siyasi uzantýsý maalesef TBMM’de bile temsil edilip zehirlerini saçmayý sürdürürken, ana muhalefet partisi de FETÖ’nün söylemleriyle iktidara yükleniyor, PYD’nin terör örtüðü olmadýðýný söyleyerek teröristlerle aðýz birliði ediyor! 

Allah’dan ülkede siyasi istikrarý garanti eden baþkanlýk sistemi ve baþýnda Erdoðan gibi yerli milli ve oyunlarý görebilen kararlý bir lider var da bunlarýn hepsini göðüsleyip püskürtebiliyor.

***

Ýktidar hükümetiyle ve ordusuyla bir taraftan güvenliðimizi ve bölgenin istikrarýný tehdit eden þer güçlerle mücadele ederken öte yandan sivil toplum örgütlerimiz ve TÝKA gibi yerli kurum ve kuruluþlar terör örgütlerine karþý tam anlamýyla bir kamu diplomasisi yürüterek Türkiye’nin haklý davasýný icraatlarýyla dünyaya duyurmaya çalýþýyorlar.

Mesela medyada fazlaca yer almayan fevkalade önemli bir toplantýyý Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý (DÝB) bu ara yaparak dünyayý terör örgütlerine karþý ciddi þekilde uyarmýþtýr. 

19-22 Ekim tarihleri arasýnda yapýlan III. Afrika Müslüman Dini Liderler Zirvesi’ne 51 ülkeden; bakan, Diyanet Ýþleri Baþkaný, dini idare baþkaný, baþ müftü, akademisyen, gibi dini kurum-kuruluþ temsilcileri katýlmýþtýr. 

Bu zirve ile DÝB hem sahih Ýslam konusunda ciddi uyarýlarýn gündeme taþýnmasýna ev sahipliði yapmýþ hem de dini kullanan örgütlere karþý hassasiyet oluþmasýna yönelik tespitleri sonuç bildirgesine yansýtarak önemli bir görevi yerine getirmiþtir.

***

Mesela sonuç bildirgesinin 14. Maddesinde ‘þiddet ve terör uygulayan Boko Haram, eþ-Þebab, DEAÞ ve benzeri örgütlerin arkasýnda kirli çýkar iliþkilerinin, sinsi küresel yapýlarýn olduðu izahtan varestedir’ kaydýný düþerek, 15. Maddesinde ise, FETÖ terör örgütünün, ‘Allah ve Peygamber tasavvurunu, Ýslamî kavramlarý, insani ve vicdani deðerleri tahrif ve tahrip eden bu din istismarcýsý terör örgütü hem Ýslam dini için hem de yeryüzündeki bütün Müslüman varlýðý için küresel bir tehdit ve musibettir.’ tespiti yaparak tarihi bir misyon ifa etmiþtir.

***

Evet Türkiye hükümeti siyasetini belirlemiþ, ordusu silahlý teröristlere gereken cevabý vermiþ, diyaneti de bu arada sessiz sakin üzerine düþen görevi ifa ederek tarihe not düþmüþtür.

Bütün dünya artýk görmüþtür ki Türkiye eski Türkiye deðildir. Emperyalist güçlerin baskýsýna boyun eðmeyen, ülkesinin ve bölgesinin çýkarlarýný önceleyen kararlarýný kendisi alýp uygulayan ve haklýlýðýný dünyaya kabul ettiren bir Türkiye vardýr. 

Hakk galip gelir, Hakk’a galip gelinmez.’