Eðitim öðretim kanýmca memleketin en önemli meselesidir. Aktüel siyasi konulardan baþýmýzý kaldýramadýðýmýz için talim terbiye ancak bir çapraz ateþ açýldýðýnda görüþ alanýmýza giriyor. Eðitim öðretimle ilgili politikalar ise yine maalesef uzun vadeli projeksiyonlarla ve millet oluþumuzun tezahürü olan ortaklaþmalarla yürütülemiyor.
Dahasý 28 Þubat örneðinde olduðu gibi bir askeri darbe ile memleketin geleceðini emanet edeceðimiz gençler kitlesel olarak eðitim hakkýndan mahrum býrakýlabiliyor, kazanýlmýþ haklarý yine kitlesel olarak ellerinden alýnabiliyor.
Baþörtüsü yasaðý ve katsayý engeli Türkiye’de birkaç neslin sistematik olarak dýþlanmasýyla sonuçlandý. Baþörtülü genç kýzlar en temel insan hakký olan eðitim hakkýndan mahrum býrakýldýlar, Ýmam Hatip okullarýnýn orta kýsýmlarý kapatýlmak suretiyle toplumsal bir talep bir darbe kanunuyla yok sayýldý. Üniversiteye geçiþte meslek liselerine getirilen katsayý engeliyle Ýmam Hatip okullarýna talebin önüne geçilmeye çalýþýldý ve bu okullarý tercih ederken böyle bir kanun olmamasýna raðmen, dört yýlýný bu okullarda tamamlamýþ gençler birden bire akranlarýndan 50 puan geride býrakýlarak üniversite sýnavýna girmek durumunda kaldý.
Bugün hukuku ve insan haklarýný aðzýndan düþürmeyen çevreler, hem hukuku hem de birkaç nesli birden katleden bu uygulamaya o dönemde ses çýkarmamýþ dahasý ancak bir apartheit rejiminde görülebilecek bu uygulamalarý desteklemiþlerdi.
Çok o utanç yýllarý tarihte kaldý ama on binlerce gencin geleceði çalýnmýþ oldu.
***
Artýk Ýmam Hatip ortaokullarý da var. Liselerin de mevcutlarý arttý. O kadar ki velilerin talepleri karþýlanamýyor, seçmeli Kuraný Kerim ve Siyer-i Nebi dersi olmasýna raðmen vatandaþlarýn önemli bir kesimi çocuklarýný Ýmam Hatip okullarýna göndermeyi tercih ediyor.
Star gazetesindeki ilk yazým yine Ýmam Hatiplerle ilgiliydi. Ýmam Hatiplerin orta kýsýmlarý yeni açýlmýþtý ve baþta CHP’liler, Kemalist solcular, bazý sözde liberaller ve ‘malum’ medya, “her tarafý imam hatip yaptý bu iktidar” diye tepiniyordu. Ben ise o günlerde kýzýmý yazdýracak evime makul uzaklýkta bir imam hatip ortaokulu bulamamaktan yakýnýyordum.
Bir okul buldum, kýzým gibi oðlumu da Ýmam Hatip ortaokuluna kaydettirdim. Bu dört yýl zarfýnda Ýmam Hatiplere talebin giderek arttýðýný gözlemledim. Bazý muhitlerde talebi karþýlamak mümkün olmadýðýndan okullar pek çok öðrenciyi geri çevrilmek durumunda kaldý. Ama nihayet Ýmam Hatip orta ve lise kýsmýndaki öðrenci sayýsý 28 Þubat’taki yasaðýn baþladýðý döneme yeniden ulaþtý.
***
Peki, kaybedilmiþ hakkýn tanzimi ve bu sayýsal artýþ Ýmam Hatiplerle ilgili sorunlarýn halledildiði anlamýna geliyor mu? Kuþkusuz hayýr.
Öncelikle Ýmam Hatiplerle ilgili sorunlarý genel eðitim sorunlarýndan ayrýþtýrmamak gerekir.
Ýmam Hatip okullarýnýn binalarýndan iç donanýmýna ve sosyal imkanlarýna kadar pek çok konuda velilerin katkýsý ve fedakarlýðý önemli paya sahip. Bu fedakarlýða baðlý olarak meydana gelen artý deðerin, Ýmam Hatiplere pozitif ayrýmcýlýk yapýlýyor gibi yansýmasýnýn önüne geçmek gerekiyor. Devletin Ýmam Hatiplere pozitif ayrýmcýlýk yaptýðý izleminin oluþmamasý noktasýnda bu ayrýmýn netleþtirilmesi önemli.
Bir diðer mühim husus ise Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn yeni eðitim öðretim yýlý baþlangýcý vesilesiyle yaptýðý konuþmada ifade ettiði “cazibe” kavramýnda saklý.
Eðitim öðretimde özel okullarýn payýnýn artmaya baþlamasý ve lise ve üniversiteye geçiþte okul ortalamasýnýn aðýrlýk kazanmasý okullar arasý rekabetin artmasýnda bu da kalitenin pozitif etki yapýyor, bu önemli.
Bugün dindar ya da deðil bütün aliller çocuklarý için iyi bir geleceðin iyi bir eðitim ile mümkün olduðunun farkýndalar. Bu yüzden de öncelikleri iyi eðitim.
Ýmam Hatipler iyi eðitim veren kurumlar olmadýklarý takdirde o güzel binalar bir süre sonra kendiliðinden boþalacaktýr.
Ýmam Hatipleri cazibe merkezi haline getirmenin yolu büyük ve güzel binalar dikmekle deðil insanlarý inançlarý ve kalite arasýnda tercih yapmak zorunda býrakmamakla mümkün.