İ.Meral ve Semih

Burak (GS) MP Antalyaspor maçında küfür ediyor, duymuyorlar, dirsek atıyor, görmüyorlar!

Emre (FB) Kasımpaşa maçında kameralar ona odaklandığında basıyor küfrü... Hem de kallavi! Duymuyor, görmüyorlar... Adam söylemi ile suçunu itiraf ederken bir de üstüne tüy dikiyor, diyor ki: “O sırada kameraların bana odaklanması ayıptır, kasıtlıdır!” Tıpkı fıkradaki gibi: Adam kiliseye girmiş bakmış ki papaz yerde bir hatunla... “Tuu!” demiş... Papaz “Şu işimi bitireyim, ben sana gösteririm kilisede yere tükürmenin ne olduğunu” diyerek tepki vermiş! Emre de küfür edişini bir kenara itiverip onu duyup-görenlere yükleniyor!

Bunca görülmesi gerekeni görmeyen hakem efendiler, Beşiktaş-Bursa maçında Ersan’ın atmadığı yumruğu ‘attı’ gibi gördüler! 

Ersan’ın yumruk atmadığını öğrenip, Ersan’dan hakkını helal etmesini isteyen hakem (İ.Meral) bunun ardından raporuna ‘yumruk attı!’ diye yazmış!

Hakem efendiler suçlulara ceza aldırmazken, suçsuzun ceza almasına destek oldular!

Bu tür örnekler çok.

Hani zaten günlük sorunlar altında ezilip, maçlara giderek boşalmak isteyen taraftar çileden çıktı diye çileden çıkıyoruz ya...

Bunca kışkırtıyı ne yapacağız?

Hadi onu geçtik, ya şu?

İ.Meral’ın raporundaki ‘yumruk attı’ ısrarının bilinçaltı gerekçesi, kendisine yanlış bilgi veren yardımcı hakemi ve bu örtü altında kendini masum göstermek. Aklınca ‘hakemliği’ korumak... İyi ama bu korumak olmuyor ki! Kendini kandırmak oluyor. Yanlıştan yana çıkmak düpedüz ilkellik.

Hata apaçık ortadayken, gerçeği herkes görüp bilirken; onu yapanı korumaya kalkışmak, tam tersine batırmak, gözden düşürmek aslında! PFDK’nın durumu okuyamayışı da üstüne tüy dikmek!

İ.Meral burada hakemin hatasını değil, gerçeği savunmalı, korumalıydı. Ancak o zaman saygı görürdü. GS-BJK maçında hakemin hatalı kararını düzeltmesine destek olan Semih Kaya gibi. O maçı unuturuz, ama Semih’in erdemli tutumunu asla unutmayız.

İ.Meral gerçeği raporuna yazsa idi, o zaman hakemlik için saygı üretirdi. Hakemlerin ne denli dürüst ve güvenilir olduğunu herkese gösterirdi.

Vicdan denen bir olgu var. Kişinin kendini sorgulayıp, yargılamasıdır. Bunu yapmadığınız zaman kendinizi avutursunuz belki, ama toplumu kandıramazsınız. Gerçek net biçimde ortada iken sizin raporunuz sizi ancak kâğıt üzerinde aklar.

Ama toplum vicdanında asla aklanamazsınız.