Ýngiliz Prensi'nin, nasýl barbar bir emperyal kültürden geldiðine dair ilginç itirafý..

Geçmiþ aylarda Kraliçe Elizabeth'in 96 yaþýnda ölmesiyle, nihayet 73 yaþýnda Britanya Kralý olabilen III. Charles ve 25 sene öncelerde ölen ünlü ....Prenses Diana'nýn oðlu olmasý hasebiyle, Prens diye anýlan 38 yaþýndaki Harry, Ýngiliz Kraliyet Ailesi' içindeki bazý sýfat ve konumlarýndan ayrýlýp B. Amerika'ya yerleþse de, Ýngiltere ve Anglo-Sakson dünyasýnýn ilgisini çekiyordu. Ama, bu günlerde yayýnlanan hâtýralarý, sadece o çevreleri, bütün dünyayý ve özellikle biz Müslümanlarý da yakýndan ilgilendiriyor. Çünkü, bu kiþi, Afganistan'a gittiðinde, orada Müslüman savaþçýlardan '25'ini öldürdüðünü ve bu rakamýn çok düþük olmasýndan rahatsýzlýk duyduðunu ve onlarý insan olarak kabul etmediðini' söyleyecek kadar, azgýn bir müslüman, Ýslâm ve hattâ 'insan' düþmaný olduðunu ortaya koydu.

TBMM Baþkaný Mustafa Þentop Hoca'nýn, bu alçak kiþinin insanlýk anlayýþý karþýsýnda dehþete düþüp, onu protesto etmesi, bu açýdan da alkýþlanacak bir tavýrdýr. Þentop Hoca, Edirne'de "Sivil Toplum Kuruluþlarý Buluþmasý"nda, "Afganistan'da 25 kiþiyi öldürdüðü ve bundan utanç duymadýðý" ifadelerine sert dille tepki göstererek; 'Harry bir de, 'onlarý insan olarak görürseniz öldüremezsiniz, ben de onlarý insan olarak görmüyordum..' diyor. Sen, Avrupalý beyaz çocuk, sen kimsin ki, karþýndakilerden kimin insan olup olmadýðýna karar veriyorsun? Sen Afganistan'da ne arýyorsun?'

Sahi, Ýngiltere Prensi Harry, ne arýyordu, Afganistan'da?

Avrupalý beyaz insanlarýn, yabanî hayvanlarý sýrf zevk almak için öldürmek üzere Afrika'ya tertip ettikleri 'Safari' denilen gezilerinden daha orijinal olanýný, Prens Harry de, Afganistan'da keþfetmeye çalýþmýþ olmalý.. Ve bir de, öldürdüðü insanlarýn 25 gibi bir rakam ifade edip, az oluþundan yakýndýðýna göre, tam bir 'serî kaatil' hâlet-i rûhiyesiyle hareket etmiþ!

Yani, bir potansiyel soykýrýmcý..

Bu gibiler, ellerindeki nükleer ve diðer en geliþmiþ silâhlarla, baþta Müslümanlar olmak üzere, kendilerine karþý çýkan herkesi, insan olarak görmeyip, öldürmek hakkýný kendilerinde göreceklerdir. Bu kadar canavarca duygularla hareket eden böylesi muzýr yaratýklarý da sadece þeklen 'insan' olarak görüp, itlâf etmek gerektiðini düþündüðünde; asýl suçlu, mukabelede bulunan mýdýr; yoksa, o canavarlýk yolunu açan mýdýr?

*

Meclis Baþkaný Þentop Hoca, açýklamasýnýn devamýnda, "20. yüzyýl insanlýk tarihinin en kanlý yüz yýlý olmuþtur. Dünya'da en çok insan öldürenler Avrupalýlardýr. Birinci ve Ýkinci Dünya Savaþý yapmýþlardýr. Birinci Dünya Savaþý'nda 20 milyonun üzerinde insan öldürmüþlerdir. Ýkinci Dünya Savaþý'nda asgarî söylemlere göre, 75 ilâ 100 milyondan fazla insan öldürmüþlerdir. Avrupalý ve beyaz insanýn kendi dýþýndaki insanlarý ötekileþtiren, dünyanýn bütün imkânlarýný sömüren; dünyada adalet, refah dendiði zaman sadece kendisini düþünen bakýþ açýlarýndan bütün dünya rahatsýz..' diyordu.

Prens Harry'nin bu açýklamasýnýn yine de faydalý bir tarafý var.. Çünkü, Harry, Sussex Dükü olarak, otobiyografisini yazmakla meþgul olduðunu duyururken, 2021'de yaptýðý açýklamada, "Bunu doðuþtan prens olarak deðil, dönüþtüðüm adam olarak yazýyorum". "Hayatýmýn doðru ve tamamen doðru bir açýklamasý" diyordu, bu hâtýralarý için.. Bunu gizleyebilirdi de.. Ve bu çaðdaþ ýrkçý ve barbarlýk, sadece Prens Harry tarafýndan yapýlýyor deðil..

Emperyalist dünyadan sadece þu son 100 yýldaki Churcill'leri, Hitler'leri, Stalin'leri, Truman'larý ve nice benzerlerini saymaya da gerek yok.. Harry'nin aðabeyi ve Kral Charles'dan sonrasý için Geleceðin Kralý olarak ilân edilen 40 yaþýndaki Veliahd William da, henüz 10 ay önce, Rusya- Ukrayna Savaþý'nýn kabul edilemezliðini söylerken, 'Bu görüntüler, Avrupa'ya yakýþmýyor.. Bu sahneler, Asya, Afrika ve Orta Doðu'da normal karþýlanabilir, ama, bizim dünyamýzda, hayýr!' dememiþ miydi?

*

Prens Harry'nin hâtýra kitabý Spare , piyasaya sunulmadan önce medyaya sýzdýrýlmýþ bulunuyor. Guardian gazetesine göre Harry, 2019'da Londra'da, Saray'da, aðabeyi William'la þiddetli bir çatýþmayý da ayrýntýlarýyla anlatýyor .

*

**

Ve, Yaþar Kaplan'ýn vefatý dolayýsiyle, bir kaç cümle..

Yaþar Kaplan, 7 Ocak sabahý, Almanya'da vefat etmiþ bulunuyor... Yaþar'ý, 1975'lerden beri yazýlarýndan, ismen tanýrdým. Daha sonra, 'Aylýk Dergi' adýnda bir dergi ve bazý kitaplar yayýnlarýyla, vicâhen tanýþýklýðýmýz da baþlamýþtý. Yaþar, parlak bir zekâ ve edebî zevk sahibi idi.

12 Eylûl 1980 Askerî Darbesi sonrasýnda yurt dýþýna çýkmak mecburiyetinde kaldýðýmdan, görüþmelerimiz yurt dýþýnda, Tahran ve Almanya'da seyrek aralýklarla gerçekleþebiliyordu. 'Demokrasi Risalesi' üzerine bir kitabýndan dolayý 3 sene kadar hapse mahkûm olmuþ ve zindana atýlmýþtý. Cezaevinden çýkacaðý sýrada, 'Z. Refref' müstear imzasýyla ve 'Ýran'a Nasýl Bakmalý?' isimli bir kitabýndan dolayý da hakkýnda bir dâva daha açýldýðýný ve zindandan tahliye edilmeyeceðini öðrenince; o kitabýn kendisine deðil, bana aid olduðunu -bana bir ön bilgi vermeksizin-, belirtince, mahkeme, konuyu 'bilirkiþi heyeti'ne havale etmiþ ve o bilirkiþi heyeti de, kitabýn uslûbunun, benim uslûbumu andýrdýðýna dair rapor vererek, Yaþar hakkýnda dâva açýlmasýna engel olmuþtu.

28 Þubat 1997 Askerî Darbesi günlerinde yazdýðý yazýlar darbeci askerî çevreleri rahatsýz etmiþ ve o da yeni bir zindan dönemi baþlatýlmadan, Almanya'ya gitmiþti. Yaþar'la Almanya'da birkaç kez karþýlaþtýk. Bir dergi çýkarmayý düþünüyordu. Ama, malî kaynak bulmak için bazý ticarî faaliyetlere el attý. Ancak, o sýralarda Almanya'yý da derinden sarsan dünya çapýndaki ekonomik buhran, onun, kendisine destek verenlerin yardýmlarýný erittiði için, ticarî teþebbüsleri de akamete uðradý ve çok sýkýntýlarla karþýlaþtý.

Yaþar'ýn ciddî bir rahatsýzlýk geçirmekte olduðunu aylarca önce haber vermiþlerdi arkadaþlar.. Ve evvelki akþam da vefat haberi ulaþtý.

Merhûm Yaþar Kaplan'a, çýktýðý ebediyet yolculuðunda 'rahmet-i ilâhî'nin yoldaþ olmasýný niyaz ediyorum.