Ýnönü Stadý’nýn yýkým iþi; tam Türk usulü sürüyor... Yýkým izni ile yapým izni arasýnda sorunlar yaþandýðý için; ilk kazmanýn vurulmasý gecikti. Getirilen dozerle sembolik yýkým yapýldýðý yazýldý ama; göstermelik olmaktan beter, komik bir giriþimdi.
Ýnönü Stadý’nýn yýkým iþi, yýllardan beri sürüyor. Yýldýrým Demirören, göz boyama usülleri ile “Yapacaðým” diye görüntü verdiði samimiyetsiz giriþimlerle, aslýnda hiçbir þey yapmadý. En az 10 yýldýr, Ýnönü Stadý’na hep kazma vurulur ama ne yýkým ne de inþaat baþlar. Fikret Orman harekete geçti ama, bakanlýktan çelme yedi. Devreye Baþbakan girince “Hiçbir sorun olmadýðý” açýklandý.
***
Benim anlayamadýðým þu... Tasarým, proje, maket, izin ve SÝT alaný tartýþmalarrý içinde geçen onca zaman süresinde; nasýl oluyor da bir yýkým iþleminin nasýl baþlatýlacaðý öðrenilmez. Bakanlýk “Yýkým tamam da yapým nasýl olacak, kim yapacak” bildirilmediði için; müdahale etme ihtiyacýný duyuyor.
Usulüne uygun yapýlamadýðý için, tarihi belirlenen yýkým çalýþmasý gerçekleþtirilemedi. Stada getirilen tek dozer ve göstermelik ilk yýkým komedisiyle, herkese rezil oldular.
Bir iþi neden adam gibi beceremiyoruz?
Üç büyük kulüp kendilerini devletten üstün görüyor. “Biz istediðimizi yaparýz, bize kim mani olabilir” yaklaþýmý içinde, kural tanýmadan iþ yapmak istiyorlar. Sorun burdan kaynaklanýyor.
Devlet de haklý olarak “Bir dakika hemþerim; burada ben varým” diye varlýðýný hissettiriyor. Sorun, “Devlet içinde devlet” olma cüreti gösteren kulüplerimizin sorumsuz yönetimleri... Vergi vermek istemezler, biriken vergileri ödemezler, hep af isterler.
Þimdiye kadar sürekli olarak yüz verildiði için, akýllarýna eseni yapmakta kendilerini baðýmsýz, baðlantýsýz görürler.
Ýlk kazma iþinin gerçekten deðil de, sembolik olarak yapýlmasýnýn temel dayanaðý bu... Ýþi “Ben yaptým oldu”ya getirmek istiyorlar, ama artýk duvara tosluyorlar. Bakanlýk ve Spor Genel Müdürlüðü; iþi zora sokmadý, usulüne uydurdu. Hedef þaþýrtmayalým.