Adalet her insanýn hakký ve sýðýnaðýdýr. Adalete su gibi, hava gibi muhtacýz. Adaletin olmadýðý yerde hak ve hürriyetlerin hiç birisi gerçekleþemez. Adaleti soyut temenni olmaktan çýkartýp, yargýlamanýn tüm unsurlarýný, hem yasallaþmalar çerçevesinde, hem yargý makamlarý ve yargý kiþileri çerçevesinde, usulü ve iþleyiþiyle birlikte, sürekli gözden geçirmek gerekiyor. Çünkü adalet uykusuzdur, her çaðýn, her dönemin çözümlenmeyi bekleyen yeni ihtiyaçlarýna karþý, hukuk ve adalet, her daim hazýrlýklý olmalýdýr.
2019-2023 dönemini kapsayan Yargý Reformu Strateji Belgesi de bu açýdan çok anlamlýydý. "Güven veren ve eriþilebilir bir adalet sistemi" vizyonuyla ve Ýnsan Haklarý Eylem Planý'ný doðrultusunda, yargý paketleri halinde uygulamaya konuluyor. Uygulama dediðimiz þey, hayatýn ta kendisi, günlük ihtiyaçlarýmýz, bizi kuþatan küresel ve toplumsal koþullar altýnda haklarýnýn teminatýný arayan bireylerin hayat hikâyesi var orada...
"Adalet mülkün temelidir' düsturuyla bugüne kadar gelmiþ bir toplum için adalet, elbette hayat kaynaðýdýr, varoluþun teminatýdýr kuþkusuz...
Hukukun dört temel unsuru olan; hak, adalet, özgürlük ve meþruiyet kavramlarýný içselleþtirememiþ bir muhakeme sistemi, tam anlamýyla hukuka hizmet etmiþ olmaz anlayýþýyla ilk iþ; "yargý birliði'ni saðlamak olmuþ, Askeri ve Sivil Yargý sistemleri þeklindeki ayrýþma ortadan kaldýrýlmýþ, "doðal yargýç' ilkesine uygun olmayan, darbe kalýntýsý Devlet Güvenlik Mahkemeleri, ayný hak ve adalet anlayýþýyla kaldýrýlmýþtýr.
Adaletin en güzel tarifini Hz. Peygamberimiz yapmýþtýr; "Bir ümmetin zayýfý, kuvvetlisi ile eþit tutularak hakkýný alamayýnca, o ümmet hiçbir zaman kuvvetlenemez ve mukaddes olamaz" demiþtir... Zayýf ile kuvvetli birbirine eþit mi? Halen arzuladýðýmýz eþitliði saðlayabilme yolunda yeni adýmlar atýyoruz, yeni önlemler, yeni kurumlar, yeni yöntemler peþindeyiz...
Adalet, hukukun gayesidir. Bu baðlamda Anayasa Mahkemesi'ne bireysel baþvuru hakký ve Ýstinaf Mahkemeleri, bireysel adalet arayýþlarýný tahkim edecek adýmlar olarak Yargýda Reform anlayýþýnýn önemli hamlelerindendir. Keza yargýda ihtisaslaþmaya gidilmesi konusu da önemli adýmlardandý.
Adaleti dar anlamýyla mahkeme salonlarýndan ibaret kýlamayýz. Adalet hayata bakýþ açýmýz, insan olarak duruþumuz, toplumsal kültürümüz de olabilmelidir. Adaletin penceresi geniþtir; orada sevgiyi, saygýyý, merhameti, birlikte yaþama kültürünü, hatta tahammülü ve ayný kaderi paylaþmaktan mütevellit, aile iliþkilerimizden, komþuluk, hemþehrilik, vatandaþlýk baðlýlýklarýmýza kadar tüm çoðul eylemlerimizin ruhunu da buluruz. Adalet hepimiz için gerekli.
Açýlan yargý paketleri aracýlýðýyla, kadýnlara ve çocuklara yönelik þiddeti önleme, tutukluluk halinin þeffaflaþmasý, infaz indirimi, denetimli serbestlik gibi alanlarda önemli yasal giriþimler saðlanmasý bu baðlamda çok önemlidir. Boþanmýþ aile çocuklarýnýn bir mal gibi haciz yoluyla taraflardan alýnýp diðerine verilmesi gibi travmatik durumlara da artýk son verildi. Umulur ki bu yasalaþma serüvenimize, kültürleþme ve toplumsallaþma serüvenlerimiz de eþlik eder...
Adaletteki bu devrim niteliðindeki adýmlar; Adalet Bakanýmýz Sayýn Abdülhamit Gül'ün: "Adalet yerini bulsun da, isterse kýyamet kopsun' þeklindeki meydan okumasýyla baþlamýþtý. Þartlar ne olursa olsun illa ki adalet vurgusu; inanç, tecrübe, ufuk, sebat ve elbette cesaret istiyor...