Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'nun (UNFPA) yaptığı bir araştırma, 2011’den beri iç savaşın devam ettiği Suriye’de, yardım götüren gönüllü kuruluşların birçok kadını istismar ettiğini ortaya koyuyor.. ‘Suriye’nin Sesleri’ başlıklı araştırmada, yardım için bölgeye giden gönüllü kuruluşların temsilcilerinin, orada kız çocuklarını istismar ettiği iddia ediliyor.. Raporda, yardım kuruluşlarının, paketleri bir gecelik birliktelik karşılığında evlere teslim ettiklerine yer veriliyor.. Rapora göre, dul kadınlar bu istismara karşı korunaksız bırakılmış durumda.. Bu iddialar ilk kez gündeme gelmiyor. Ve fakat Birleşmiş Milletler, kendi markaları altında bölgeye giden bu insani yardım kuruluşlarının yaptıkları istismara seyirci kalıyor.. Şimdi özellikle bu mazlum coğrafya neden sadece Türkiye’ye bakıyor, daha iyi anlıyor muyuz?..
İki gündür‘TRT’nin yasakladığı şarkılar’ diye bir liste dolaşıyor ortalarda.. Uzun yıllar TRT Radyo 1’de program yapmış bir kardeşiniz olarak bu hassasiyeti en iyi bilenlerden biriyim.. TRT’nin yasakladığı söylenen şarkılar için ana referans kaynağı, RTÜK’ün;“Sigara ve alkol tüketimini özendirecek, çocukların gelişimini olumsuz etkileyecek ve terör propagandası barındıran içerik denetimi." Alkole, sigaraya özendiren, terör propagandası yapan, askere polise ateş etmek üzere teröristi ‘Dağlara Gel’ diye çağıran türküler-şarkılar çalamazsın.. Sadece TRT’de değil, hiçbir yerde çalamazsın.. Grup Yorum’un polis katilleri için yazdığı Sibel Yalçın Destanı’nı çalamazsın.. Bu yasağı TRT değil, toplum kendi kendine koyuyor.. Çal da bak bakalım RTÜK’ün telefonları kilitleniyor mu kilitlenmiyor mu?.. Gelin biraz zamanda yolculuk yapalım.. 90’ların başı.. Rahmetli Adnan Şenses İBO Şov’da… Önce ‘Doldur be meyhaneci’yi okuyor.. Peşinden ‘Neden saçların beyazlamış arkadaş’.. İbrahim Tatlıses stüdyoya çilingir sofrası kurdurmuş.. Adnan Şenses,‘doldur gitsin’ diye bağırdıkça kenarda bir eleman rakı kadehini dikiyor kafaya.. Adnan Şenses peşinden, ‘yaşamaya küstürüp içtiren mi var’ diyor, eleman pert.. Şimdi TRT yasaklarını gündem yapan herhangi bir özel televizyon kanalı, yapsın bakalım böyle program.. Ve CHP de ‘özgürlükler’ adına savunsun..Kanal 7’de Hasan Kaçan, Folk Şov adında bir program yapıyordu.. Müdavimiydik.. Köhne bir memur masası. Depo görünümlü bir stüdyo.. Programda sigara serbest.. Alev Alatlı’nın katıldığı bir bölümde hatırlarım dumandan göz gözü görmüyordu.. Sigara yasağının en anarşisti Okan Bayülgen değil mi?.. Hadi içsin televizyonda.. Ertuğrul Özkök, Sibel Can’ın vaktiyle kendi gazetelerinde üstsüz yayınlanmış fotoğrafını geçen yıl sansürleyerek verdi… Aynı fotoğrafı.. Zaman da şartlar da değişiyor anlayacağınız..
Sözcü’de başyazı yazmış.. Akit TV’de ‘Cihangir’den, Nişantaşı’dan başlarız…’ diyen sunucu hakkında en sert eleştirisini yaptıktan sonra ekliyor; “…İşin en üzücü yanı bu çarpık zihniyete iktidarın ve savcıların sessiz kalması...” Başka gazetelerden de örnek verebilirdim ama Rahmi Turan daha rahat anlasın diye kendi gazetesini öneriyorum.. Hemen kendi yazdığı sütunun dibindeki haberi okursa görecektir ki; bu kişi hakkında 4.5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı (jet hızıyla), RTÜK ilgili kanala en ağır yaptırımlardan birini uyguladı, Akit gazetesi adamı işten attı, İktidar partisinin sözcüsü Mahir Ünal da söylenebilecek en sert sözlerle yüklendi… Rahmi Turan ezberden yazdığı için, ‘muhtemelen savcı da harekete geçmez, iktidar da sahip çıkar’ diyerek işkembeden sallamış.. Ama kendi gazetesi onu fena halde yalanlamış durumda.. Rahmi Bey hiç değişmeyecek misiniz siz?.. Bir arpa boyu bile mi yol kat etmeyeceksiniz?..
