Baþbakan’ýn Irak’a ziyareti ve hem Ýbadi hem de Barzani ile görüþmesi, Rusya ile normalleþme sürecinin baþlatýlmasýndan sonraki en önemli adým.
Suriye’nin geleceðini belirleyecek diplomatik müzakere süreçlerinin kritik dönemeçlerinden birisi, Astana’da gerçekleþecek. Taraflar masaya oturmadan önce, müzakerelerin akýþýný bozmaya aday bazý ikili sorunlarýn çözülmesi isteniyor. Bu sorunlarýn baþýnda ise, PKK geliyor.
PKK’nýn gerçekleþtirdiði eylemler bir yandan Türkiye’nin iç dengelerini, iktidarýn faaliyetlerini ve muhtemelen anayasa deðiþikliðini hedef alýyor. Ancak bu eylemler ayný zamanda Türkiye’nin baþta Irak ve ABD ile ardýndan bazý Avrupa ülkeleri ile olan tüm iliþkilerini olumsuz etkiliyor. Dolayýsýyla PKK, aslýnda iktidarýn hem komþularýyla, hem müttefikleriyle hem de içerideki toplumsal katmanlarla konuþma imkanýný ortadan kaldýrýyor. Bu yolla, Türkiye’nin Suriye baþta olmak üzere bölgenin tamamýnda var olmasýný engelliyor, ayný zamanda içeride de yarýlmalarý teþvik ederek bir tür “Demokles’in kýlýcý” iþlevi görüyor.
Ýran’ý gerilemeye razý etme
Söz konusu koþullarýn oluþmasýnda Obama yönetiminin silahlý Kürt hareketlerini DEAÞ’a karþý destekleme siyaseti bulunduðu açýk. Bununla birlikte, bugün gelinen aþamaya bakýldýðýnda DEAÞ’la esas mücadele eden Türkiye. Üstelik söz konusu politikanýn sadece Ýran’a geniþleme alaný yarattýðý, bunun Rusya’yý bile rahatsýz edecek bir aþamaya ulaþtýðý söylenebilir.
Anlaþýldýðý kadarýyla Rusya ve ABD’nin yeni yönetimi DEAÞ’ý dar alana sýkýþtýrma yolunun Þii ilerlemesinin durdurulmasýndan geçtiðinde hem fikir. Zira DEAÞ’ýn gücü ve kendisini destekleyenler nezdindeki meþruiyeti, Ýran desteðindeki iktidarlara karþý verdiði savaþým. Ýki ülkenin þimdilik anlaþtýðý bir diðer konu ise, ABD’nin Ýran’ý kendi alanýna çekilmeye zorlamasý. Geri çekilecek, bir miktar sýkýþtýrýlacak Ýran’ýn Rusya’ya daha fazla tutunmasý söz konusu olabilecek; bu da ABD ve Avrupa devletleriyle kurulmuþ ekonomik iliþkilere zarar verecek.
Ýran’ýn kendisini bekleyen riskleri gördüðü ve yeni ABD’nin kendisini fazla sýkýþtýrmasýna izin vermeyecek adýmlarý þimdiden attýðý ileri sürülebilir. Bu adýmlarýn baþýnda da Irak hükümetinin Türkiye karþýtý pozisyonundan geriye dönmesini saðlamasý geliyor.
PKK’yý iþlevsizleþtirme
Irak yönetimi, PKK konusunda Türkiye’yi ikna eden, Baþika konusunda da Türkiye’yi razý eden bir pozisyon alarak Astana’daki masada Irak-Türkiye iliþkilerinde PKK’nýn bir koz olarak kullanýlmayacaðýna iþaret etmiþ oluyor. Bu durum, PKK’nýn komþu desteðinde bir cepheyi kaybetmesi anlamýna gelmekle birlikte, bundan önemlisi Suriye’deki bacaðýnýn da ABD desteðinden mahrum kalacaðýný ima ediyor.
PKK’nýn Suriye ayaðýnýn tümüyle tehlikeye girmesinin yolu ise muhtemelen Türkiye’nin bir biçimde Esad’ýn bir süre daha iktidarda kalmasýna razý olmasýyla saðlanacak. Dolayýsýyla bu olursa, Türkiye’nin Ortadoðu’dan uzak durmasý iþlevi gören PKK, bugün tam tersine bir etkiye neden olacak.
Muhtemelen durumun tersine dönmesi PKK’nýn arzusuyla gerçekleþmiyor; burada Türkiye’nin Irak konusundaki cesur diplomatik giriþimlerinin etkisi büyük.
Bu noktaya varýlmasý, Suriye müzakerelerinin daha yapýcý geçeceðini ummayý kolaylaþtýrýyor. Ancak unutmayalým ki, henüz taraflar silahlarýný kýnýna koymadýlar. Türkiye de, Irak ve Suriye’deki askeri varlýðý ile bu duruma iþaret ediyor. Kýsacasý diplomasi hala silahlarýn gölgesinde yürüyor. Umalým ki, tüm taraflar bu süreci sabote edebilecek her türlü giriþimi öngörsün ve masalarýn devrilmesini tahrik edecek eylemlerin çekiciliðine kapýlmasýn.