Ýran basýný ve mezhepçi paranoya

Suudi Arabistan ile Ýran arasýndaki son gerilimle ilgili tartýþmalara Türkiye’yi çekmeye çalýþan yorum ve analizler bilgisayar ekranlarýna düþüyor. Yoðunluklu olarak Ýran ve bir miktar da Lübnan kaynaklý bu haberlerde Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan’ýn geçtiðimiz hafta gerçekleþen Riyad ziyareti ile Suudi Arabistan’da bazý idam kararlarýnýn infaz edilmesi arasýnda zorlama bir paralellik kurma çabasý dikkat çekiyor. Kararý 2004 yýlýnda alýnan ve Riyad’daki görüþmelerde bir saniye bile ele alýnmayan bu infazlarda Ankara’nýn bilgisi ya da ilgisi olabileceðini iddia etmek mezhepçi paranoyanýn ulaþtýðý boyutu göstermesi açýsýndan not edilmesi gereken bir noktadýr. Arada kaynamasýn, altýný bir daha çizeyim. Riyad’da Suud Kralý Salman’ýn sarayýnda gerçekleþen görüþmelerde, idamlar konusu hiçbir þekilde konuþulmadý. Türkiye, Ýran-Suudi Arabistan krizinin týrmanmasý ve bu týrmanýþýn diplomatik temsilciliklerin ateþe verilmesi noktasýna kadar ulaþmasýndan duyduðu rahatsýzlýðý önceki gün Baþbakan Yardýmcýsý Numan Kurtulmuþ’un açýklamalarýyla deklare etti.

Ýran basýný, kuþkusuz Tahran siyaset ve diplomasisinin hezeyanlarýný sýzdýrmakta olan bir formatta, Türkiye’ye ama özellikle de Cumhurbaþkaný Erdoðan’a saldýrmakta beis görmemektedir. Mezhepçi politikalarýn týrmanýþýnda kendi ülkesinin payýný gözardý eden Acem matbuatý, kendi yöneticilerinin Suriye’de yüzbinlerce insaný katleden bir diktatöre verdiði desteði de gündeme getirmemektedir.  

Son dönemde Ortadoðu’da Rusya’nýn hamlelerine piyonluk yapmaktan öte gitmeyen ve dünyanýn gözü önünde Esad zulmüne nefes aldýran mezhepçi siyasetin dengelenmesi için atýlan adýmlar, belli ki bu cephede önemli bir panik yaratmýþ.

Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn Riyad ziyaretinde geniþ katýlýmlý bir zeminde terörle mücadele alanýnda iþbirliði yönünde varýlan uzlaþýnýn oluþturduðu rahatsýzlýk da, terörün devamýnýn kimin iþine yaradýðýný göstermesi açýsýndan dikkate deðer bir unsur.

Peki Ýran basýný Þeyh Nemr Bakýr el Nemr’in Suudi Arabistan’da idamýndan sonra neden Türkiye’yi hedef alýyor?

Çünkü Tahran yönetimi perde arkasýnda sufle veriyor. Mezhep siyasetini týrmandýrmaya devam ediyor.

Peki resmi açýklamalar ne düzeyde? Ýran Dýþiþleri Bakanlýðý sözcüsü önceki gün gazetecilerin sorusu üzerine yaptýðý açýklamada, Türkiye ile iliþkilerle Suudi Arabistan ile yaþadýklarý kriz arasýna net bir çizgi çekti. Sözcü Hüseyin Cabir Ensari “Farklý konularý birbirine karýþtýrmamak lazým. Türkiye Cumhurbaþkaný’nýn son tutumu Ýran ile geniþ çaplý ve komþuluða dayalý iliþkileri vurgulamasýydý” þeklinde konuþtu.

Þimdi de ‘Hepimiz Ýran’ýz’ muhabbeti mi?

Suudi-Ýran gerilimi týrmanýyor. Türkiye’nin bu krize iliþkin duruþu son derece açýk. Ama yine de kulaðým sosyal medyada... Bekliyorum her an günlük sporu “Ne yapsak da memlekete çaksak” olan arkadaþlardan... Þöyle fiyakalý bir “Hepimiz Ýran’ýz” hashtag’i!