İran Ortodoks Cumhuriyeti

Yahu olur mu öyle şey arkadaş!

İslam Cumhuriyeti diye bildiğimiz İran, Ortodoks olur mu? Bu da nereden çıktı.

Vallahi Ermenistan'a yaptıklarına bakarsan olur.

Hatırlayalım, Karabağ savaşında Ermenistan'a hiçbir Hristiyan devletinin vermediği desteği Müslüman (!) İran verdi.

Suriye ve Irak'ta bulunan Ermeni asıllı PKK'lı teröristler, Azerbaycan'a karşı savaşması için İran üzerinden Ermenistan'a taşındılar.

İran Türkleri nasıl Ermenistan'a yardım edersin diye rejime karşı ayağa kalktılar.

Düşünsenize, bir tarafta İran'la tarihi bağları, ırk, dil, din, mezhep birliği olan Azerbaycan, diğer tarafta Türk düşmanı Hristiyan devlet Ermenistan.

Böylesi bir denklemde İran tercihini Hristiyan devlet Ermenistan'dan yana kullanıyor.

Nasıl şaka gibi değil mi...

Peki nasıl oluyor?

Yoksa İran...?

Konusu geldiğinde her ortamda, her platformda yıllardır sorduğum bir soru var. Türkiye'den sonra en çok Türk nerede yaşıyor?

Yıllardır sorduğum bu soruya doğru dürüst bir cevap alamadım.

Çünkü bilmiyorduk, öğretilmemişti ve özellikle de bu gerçek bizlerden saklanmıştı.

Aldığım cevaplar hep klasik oldu.

Kimine göre en çok Türk Azerbaycan'da, kimine göre Türkmenistan'da, kimine göre Özbekistan'da, kimine göre Irak'ta, kimine göre ise Suriye'de yaşıyordu.

Oysaki bu sorunun doğru cevabı hemen yanı başımızdaki komşu İran'dı.

Evet, yıllardır bizden saklandı ama gerçek oydu, komşumuz İran'ın yarıdan fazlası Türk'tü.

Güney Azerbaycan...

Evet bizde pek bilinmez ama İran'ın kuzeyinde, diğer bir deyişle Tebriz ve yukarısında kırk milyondan fazla Türk yaşar.

Burada yaşayan Türkler bizden daha iyi Türkçe konuşurlar, bizden daha fazla milliyetçidirler, bizden daha fazla Türk'türler ve İran'ın onca asimilasyon politikalarına rağmen asla asimile olmamışlardır.

İnanılmaz derecede Türkiye sevdalısıdırlar.

Milli futbol takımımız gol attığında İran'da yer yerinden oynar.

Oynadığımız milli maçı naklen veren İran devlet televizyonu, bu desteği görünce maç bitmeden yayını kesmiştir.

Neden?

Türklük duygusunu bastırmak için.

Ama yıllardır sürdürülen bu baskı ters tepmiştir.

Tüm baskılara rağmen bu coğrafyanın insanları kendilerini "Ben Güney Azerbaycan'ım, ben Türküm" diye tanımlar.

Zaman Tünelinde Yolculuk...

Peki İran'daki Türk düşmanlığı nereden kaynaklanmaktadır?

Cevabı çok basit.

Çarlık ve hanlıklar döneminin hüküm sürdüğü yıllarda Rus Çarlığı ile İran Hanlığı bir oldu bitti ile Azerbaycan'ı aralarında pay ederek parçalamışlardır.

Nadir Şah'ın öldürülmesi ile Azerbaycan'da hanlıklar dönemi başlamıştır.

Bu hanlıklar kendi aralarında siyasî birlik sağlayamamışlardır.

Bu bölünmüşlük nedeniyle zaman içinde hepsi birer birer Rus hakimiyetine girmişlerdir.

Bölgedeki hâkimiyetini kaybetmek istemeyen İran dönem içinde Rusya'ya savaş açmış ve yenilmiştir.

Yenilen İran 1813 yılında Gülistan, 1828 yılında ise Türkmençay antlaşmalarını imzalamak zorunda kalmıştır.

Türkmençay Antlaşması ile Revan ve Nahçıvan'ın Rusya'nın hâkimiyetine girmesi kabul edilmiştir.

Bu antlaşma sonuçları itibariyle bugün de güncelliğini korumaktadır.

Azerbaycan bu antlaşma sonucu ikiye bölünmüş ve bir yarısı Rusların bir diğer yarısı da İran'ın olmuştur.

Aynı zamanda Rusya; antlaşmanın 15. maddesine dayanarak, Revan başta, İran'da, Osmanlı Devleti'nde ve kendi topraklarında yaşayan Ermenileri bölgeye göç ettirmiştir.

Bu sinsi Rus yapılanması sonucu antlaşma öncesinde bölgede çoğunlukta bulunan Türkler azınlığa düşmüş ve böylelikle bugünkü Ermenistan'ın temelleri atılmıştır.

Korkunun Ecele Faydası Yok...

Rusya'nın çöktüğü Azerbaycan 1991 yılında Rusya'nın çökmesi ile bağımsızlığını kazanmış ve bugünkü kuzey Azerbaycan'ın temellerini atmıştır.

Bugünkü İran'ın en büyük korkusu Rusya'nın başına gelenin kendi başına da gelmesidir.

Bu nedenle bölgede en büyük Türk düşmanı İran'dır.

Bu nedenle bölgede en büyük İslam düşmanı İran'dır.

Ancak korkunun ecele faydası yok İran için geriye sayım başlamıştır.

Traktör Futbol Takımı

Geri sayımın en bariz göstergesi bir futbol kulübüdür.

Bugün dünyada en fazla taraftarı olan futbol takımı kırk milyon İran Türk'ünün desteklediği Tractor Sazi'dir.

Tractor taraftarları maç tezahüratlarında avazı çıktığı kadar şöyle bağırırlar;

"Ne Mutlu Türküm Diyene"

Hatırlarsanız Suriye'de yürüttüğümüz barış harekatlarının simgesi haline gelen bir selam oluşmuştu.

"Mehmetçik selamı"

Gollerde, maç sonlarında futbolcular tribünleri asker selamı ile selamlarlardı.

Türk birliğine dönüşen bu selamı maçlarda vermeyi UEFA alenen yasaklamıştı.

O yasağı takmayan Tractor olmuştu.

Tractorlü futbolcular yasağa rağmen her golden sonra Mehmetçik selamı verdiler.

Önü alınamayınca Müslüman(!) İran bir futbolcunun lisansını selam verdi diye ömür boyu iptal etti.

Hadi Hristiyan UEFA'yı anladık da Müslüman İran'a ne oluyor demez misiniz?

Evet uyanış başlamıştır.

Aslında İran ile Amerika ve İsrail arasındaki kavga kayıkçı kavgasıdır.

İslamiyet'i bölmek için çıkarılan mezhep fitnesinin kalesi İran'dır.