Ýran’da Ýnkýlab Rehberi Seyyid Ali Khameneî, evvelki gün Tahran’da kýldýrdýðý Cuma Namazý hutbesinde Amerika’nýn saldýrýlamaz sanýlan heybetine saldýrýldýðýný, -yani âmiyâne tabirle, karizmasýnýn çizildiðini- söylemiþ oldu.. Ama, ‘yolcu uçaðýnýn düþürülmesinin Suleymanî’nin öldürülmesini bile gölgede býraktýðýný, çok kederlendiklerini, düþmanlarýn ise sevindiðini’ belirtti.
Bu hutbeden önce þiir okuyan birisinin ise, üstü kapalý olarak C. Baþkaný Hasan Ruhânî’yi suçladýðý Ýran medyasýnda bile dile getirildi. Çünkü, ‘Ýmam’ýn inkýlâbý doðru idi; yanlýþ seçim ise, fesad getirdi..’ deniliyordu o þiirde.. Ve, Ruhânî de oradaydý.
Hasan Ruhanî ise, özellikle yolcu uçaðýnýn düþürülmesinin hükûmet sisteminin bilgisi dýþýnda cereyan ettiðini, 8 Ocak Çarþamba sabahý düþen uçakla ilgili ilk itiraf bilgisinin kendilerine 48 saat sonra, 10 Ocak Cuma sabahý bildirildiðini ve bunu da hemen dünyaya ilân ettiklerini söylüyor ve 8 yýllýk Ýran-Irak Savaþý sýrasýnda bile böyle bir facia meydana gelmediðini ve bu iþin içinde baþka planlarýn olabileceðini de söylüyor; böylelikle asýl sorumlu da iþaret edilmiþ oluyordu.
Esasen uçaðýn düþürülmesinden sonra, baþkent Tahran’da ve diðer þehirlerde bir kýsým protestocular, Ruhânî’yi ve Hükûmet’i suçlarken, bir kýsým protestocular da Rehber Khameneî’yi suçlayýp, onu istifaya çaðýrýyorlar ve hattâ, henüz birkaç gün önce milyonlarca insanýn, bir kahraman ve þehîd olarak arkasýndan gözyaþý döküp çýlgýnca mâtem sahneleri sergiledikleri Qaasým Suleymanî için ‘kaatil’ diye sloganlar atýyorlardý.
Bu durumu, Ýran’ýn eski ve en etkili liderlerinden Hâþimî Refsencanî’nin kýzý Faize Refsencanî de, ‘1953’de milyonlarýn büyük desteðiyle Þah’ý ülkeden kaçýrtan Musaddýq’ýn, kýsa süre sonra bir askerî darbeyle devrilmesi üzerine yine milyonlarýn protestosuyla karþýlaþtýðýný’ Ýnkýlab Rehberi Khameneî’ye hatýrlatýyordu.
Bu durumda, son hadiseler Ýran içinde her ne kadar sosyal dayanýþma gereðini de güçlendirmiþ olsa bile, rejime muhalif güç odaklarý arasýndaki dayanýþmayý da güçlendirmiþ bulunuyor. Yani, bu son geliþmelerin getirdiði tartýþmalar daha çoook su götürür.
Hatýrlayalým ki, Ýran’da klasik Ordu ve Polis güçlerinden ayrý olarak, bir de Ýnkýlab Muhafýzlarý Ordusu/ Pasdaran ve sayýlarý iki milyonu aþtýðý söylenen ‘Seferberlik Halk Gönüllüleri/Besicî’ güçleri, yani bütün silahlý güçler, doðrudan doðruya, Khameneî’nin, Baþkomutan’ýn emrindeler. Ve sadece Ýran’dakiler deðil, Irak, Suriye, Lübnan ve Yemen’deki kendilerine baðlý güçler de.. Nitekim, Lübnan Hizbullahý’nýn lider Nasrullah geçen hafta, ‘Biz Ýran devleti’nden emir almayýz..’ dedikten sonra ardýndan da, ‘Biz Veli-yy-i Faqih’ten emir alýrýz!’ diyordu. O da biliyorsunuz, Seyyid Ali Khameneî’dir ve, Ýran Devleti’nin ve Ýran Anayasasý’nýn da üstünde..
***
‘Aðzý bozuk Trump’ýn aðzýnýn payý nasýl verilebilir?
Bu arada belirtmeden geçmeyelim..
Seyyid Ali Khameneî, son Cuma Namazý hutbesinde Trump için, ‘delqak’ dedi. Bu kelimenin türkçedeki, ‘maskara, soytarý, palyaço...’ kelimelerinin mânâsýnda.. Dünkü Los Angeles Times gazetesinin birinci sahifesinden bu ‘delqak’ kelimesinin Ýngilizce karþýlýðý, ‘clown’ olarak verildi.
Aðýr ifade olduðu da vurgulanarak.. Elbette aðýr, ama, Trump için daha münasip bir kelime olabilir miydi?
Þahsen, 1958’lerden bu yanaki 60 yýlýn içinde USA Baþkanlarý arasýnda, onun benzeri tipte, aðzýnýn freni olmayan ikinci birisini hatýrlamýyorum. Bu kiþi aðzýna geleni söylemesiyle artýk bütün dünyaca biliniyor. 6-7 ay kadar önce de, Ýngiltere B. Elçisi için, ‘Ýngiltere'nin ABD'ye kakaladýðý kaçýk, ve de maðrur bir ahmak kiþi..’ deyivermiþti.
Þimdi de.. Sanki Amerikan emperyalizmi ve bizzat kendi yönetimi zamanýnda da hele de Müslüman coðrafyalarýnda onbinlerce- yüzbinlerce insaný bombardýmanlar altýnda ezmemiþ gibi, Suleymanî için, onun ‘patlattýrdýðý bombalarla nicelerinin kolunu-bacaðýný kaybettiðini’ söyledikten sonra, çok aðýr bir hakaret cümlesi kullandý ve ‘O, (O….. Çocuðu) öldürülmeyi 20 yýl öncelerde haketmiþti!’ deyiverdi.
Evet, böyle bir kiþiye karþý, ‘soytarý ve palyaço’dan baþka ne denilebilirdi?
Bu kiþi, yarýnlarda baþkalarýnýn da kendisi için benzer suçlamalarla, ‘öldürülmesi gerektiði’ni söyleyecek bir mantýk geliþtirilmesinin de yolunu açmýyor mu?
***
Hatýrlayalým, Trump denilen dili frensiz bu kiþi 2,5 ay kadar önce de, Erdoðan’a yazdýðý mektupta, ‘aklýný baþýna al..’ kabilinden gibi bir ifade kullanmýþtý. Bizdeki muhalefet liderleri kadar, Ýran medyasý da o seviyesiz ifadeyi zevkle tekrarladý yayýnlarýnda..
Baþkan Erdoðan ise, onun seviyesine düþecek deðildi ya, kendisine yakýþaný yaptý ve o mektubu son Amerika seyahatinde, Trump’a iade etti. Ama, Trump, onun mânâsýný anlamaktan bile âcizdi.
***
Rahþan Ecevit vefat etmiþ..
‘Söylesem tesiri yok.. Söylemesem gönül razý deðil..’ þeklindeki sözü mü tekrarlamalý, yoksa.. Çünkü, artýk dünya hayatýnda olmayan birisi sözkonusu ve ona sözün bir etkisi yok.. Ama, söylenecek o kadar þey var ki..
Yine de, sadece þu kadarýný söyleyelim ki, Bülent Ecevit’in hemen bütün icraatýnda o da ayný derecede pay sahibiydi, hattâ onun düþünemediklerini bile ona telkýn eden durumundaydý idi.
‘Allah’u Tealâ’nýn yarattýklarý üzerindeki her türlü tasarrufunda, -mükâfatýnda da/ mücazâtýnda da- rahmet vardýr..’ demekle yetiniyorum.