Ýran'la ilgili geliþmeler Kýta Avrupasý ile Amerika arasýndaki farklýlýklarý da beraberinde devreye sokmakta. Amerikan Baþkanýnýn ekibinden "Ýran'a yönelik savaþ içerikli beyanlarýn esasý var mý" diye sorarsak, bunun daha ziyade blöf olacaðýný yazmýþtýk. Ýran'ýn tarihi geçmiþine baktýðýmýzda ve halihazýrdaki konumunu dikkate aldýðýmýzda, önümüze ilginç yorum çýkmakta!
Evet, ABD bir taraftan Ýran'ý köþeye sýkýþtýrmakta yýllardýr. Ambargolarla nizama sokmak istediði bir Ýran söz konusu olduðu açýktýr. Lakin diðer taraftan Ýran'ýn tüm siyasi tarih süreci, ABD eksenli siyaset inþasý ile dizayn edildiði açýktýr. Dolayýsý ile þu anda ABD'den Ýran'a yönelik çýkan farklý sesler, caydýrýcý bir takým hamleleri devreye sokma içeriði taþýmaktadýr.
Ýran Þia geleneði ve mezhepsel olarak Orta Doðu'daki varlýðý, Batýlý ittifakýn iþine yaramýþtýr. Tarihi süreci buradan yazmak deðil niyetim. Sadece birazcýk tarihsel boyuttan baktýðýmýzda, "siyasetin nasýl bir kurgunun üzerine inþa edildiðini görmemiz mümkündür" demekteyim.
Fransa Baþkaný Macron'un Ýran'a yönelik ABD karþýtý Ýran yanlýsý konuþmasý, artý olarak Almanya ve Amerika'nýn çaðrýsýna olumsuz yanýt vermesi, yeni dönemde yeni pazar için kavganýn boyutunu bize göstermekte. Ýran; hem mezhepsel boyuttan, Ýslam dünyasýndaki ayrýþtýrýcý potansiyeli, hem de Ýran'ýn geniþlemesi ile hakim olduðu Orta Doðu coðrafyasýndaki varlýðý, Batý için paha biçilmez durumdur.
Bir tarafta Suudlarla Ýran'ý karþý karþýya getirmek, diðer taraftan bu mevcut kapýþma içerisinde kendisine yeni fonksiyon biçen bir "Anglo Sakson akýl" var karþýmýzda! Bu akýl Ýran'la savaþý istemez. Tam tersi savaþ gösterip istediðini almak için hamle yapar.
Almanya ve Fransa gibi ekonomik pazarlara ihtiyacý olan ülkelerin, Ýran'a yeni pazar olarak bakmasý anlamlýdýr.
Suriye'deki varlýðý sebebiyle Suriye'nin yeniden inþasý sürecinde kendilerine pay arayýþý içinde olmalarýný da göz önünde bulundurursak, Ýran önemli bir merdivendir.
Ýran içinde bulunduðu süreci, devlet olarak zarar görmeden sonuca vardýrmak istemekte.
En zor zamanlarýnda bile geniþleme potansiyelinden vazgeçmeyen bir yapýdan bahsediyoruz. Ýran'ýn bölgedeki varlýðý Ýslam’ý bölmek isteyen Haçlý zihniyet için önemli bir argümandýr. Böyle bir argümaný ortadan kaldýracak olmadýklarýný yalýn gözle görmek mümkündür.
Ýran meselesinde kimsenin acele ettiði yok! Çünkü buradaki yangýnýn herkesi alevlendireceði açýktýr. Sasani'ye dayanan geleneksel kodlarý da devreye sokarsan, Ýran'ýn her ortama uyum saðlayacak içeriði, en gaddar düþmaný ile bile masaya oturacak esnekliði siyasetinin temel taþlarý olduðunu unutmamak lazým.
Beni bu durumda en fazla ilgilendiren þey Ýslam dünyasýnýn geleceði bakýmýndan meseleleri okumamýzdýr. Ýran'ýn tutumu ve Batýlý Ýttifaka nasýl bir ortam saðlayacaðý, elbette ki Alem-i Ýslam’ýn geleceði açýsýndan önemlidir. Tarih bize maalesef olumsuz bir takým olaylarý hatýrlatmakta. Ýran'ýn sadece Fars milliyetçiliði üzerinden devlet anlayýþýnýn, Ýslam motifi ile kamufle edilmesi, elbette ki ilerideki sorunlarýn kodlarýdýr. Ýran bundan vazgeçer mi? Ýran'ýn varlýðý ve hep Batýlý Ýttifak tarafýndan desteklenmesi, esasýnda bu vazgeçmediði geleneði ile mümkün olmuþtur.
Batýlý Ýttifakýn da saðladýðý ortam ve siyasi zemin ile þu anda Ýran, Alem-i Ýslam’ýn çok yerinde hakim. Mesele böyle bir geniþlemeye ulaþan Ýran'ý kendine göre siyasi renge sokmaktýr. ABD'nin ve genelde Batýlý Ýttifak için bu durumda Ýran'ý kendileri ile ters düþen deðil, tam tersi beraber yürüyen Ýran odaðýna dönüþtürmek, Alem-i Ýslam açýsýndan acýnacak sonuçlarýn sinyalini bize vermekte. Zira tarih bize bu beraberliðin her türlü örneðini göstermiþtir. Yeni dönemde de ayný durum söz konusu olursa, bunun adýna "Ýran kadim devlettir" sloganý ile çýkýlacaðýný da bir tarafa not edin...