Ýstanbul dýþýndaydým... Muhaberattan aradýlar, “Ýþ Bankasý’ndan adýnýza gönderilen kargoyu (varakayý) teslim alalým mý?” diye sordular.
Tabii teslim alabilirlerdi.
Bu bankayla çalýþmadýðýma göre, gönderilen varaka kredi kartý ekstresi ya da “ödeme ihbarý” olamazdý.
Durumlarýný tavzih eden bir açýklamadýr muhtemelen...
Öyleymiþ.
Durumlarýný tavzih eden bir açýklama yollamýþlar.
Bu varakayý (yani söz konusu açýklamayý), 18 Eylül 2018 tarihinde yayýmlanan “Atatürk’ü banka reklâmlarýnda oynatmak” baþlýklý yazým ve o yazýda kullandýðým “Bankanýn yönetim kurulu üyelerini (en az dördünü) CHP atýyor” ifadem üzerine gönderdiklerini bildiriyorlar.
Ýki imzalý bir açýklama...
Bankanýn kurumsal iletiþim müdürü ve kurumsal iletiþim koordinatörü...
Ýmzalar ýslak...
Bu açýklamayý niçin gönderdiklerini gerekçelendirdikten sonra, bankalarýnýn 17 Eylül 2018 tarihinde kamuoyuna yaptýklarý açýklamanýn tam metnini “ek” olarak dikkatlerime sunuyorlar.
Ýyi ediyorlar da...
Dikkatlerime sunduklarý “açýklama”yý, benim yazýmdan bir gün önce yayýnlamýþlar. Yani beni deðil, benden önce söz alanlarý cevaplýyorlar.
Benden önce söz alanlarýn isimlerine (biri Cumhurbaþkaný Erdoðan’dýr) kýsa bir medya taramasýyla ulaþabilirsiniz.
Bankalarýnýn isminin ne þekilde speküle edildiðini de öðrenebilirsiniz.
O isimlere ulaþtým ve yaptýklarý açýklamalarý dikkatle okudum.
Cevabý gerektirecek herhangi bir cümle (bir itham, bir spekülasyon) göremedim.
Daha doðrusu, “Ýþ Bankasý” isminin speküle edildiði bir beyana, bir çýkýþa, bir açýklamaya rastlayamadým.
Dolayýsýyla, Ýþ Bankasý yetkililerinin neyi ve kimi cevapladýðýný anlayamadým.
Çünkü “dikkatlerime” sunulan “ek”te, kýsa bir Ýþ Bankasý tarihçesine yer veriliyor... Bankanýn nasýl kurulduðu, kimlerin hisse sahibi olduðu, bu hisselerin nasýl tasarruf edildiði, CHP’nin durumu anlatýlýyor ve “Ýþ Bankasý’nýn bir güven müessesesi olduðu, bunun hassasiyetle korunmasý gerektiði, konunun millî ekonomimiz açýsýndan önem taþýdýðý” bildiriliyor.
Ki, söylenenler sonuna kadar doðru.
Bir “millî deðer” olarak Ýþ Bankasý’nýn ulusal ve uluslararasý kamuoyu nezdinde itibarý sonuna kadar korunmalýdýr.
Ýyi de, biz burada “Ýþ Bankasý”ný tartýþmýyoruz ki...
Bu bankanýn hissedarý olan CHP’yi tartýþýyoruz...
Ýkincisi de þu:
Dikkatlerime sunulan “ek”, benim yazýmdan bir gün önce kamuoyuna açýklanmýþ...
Dolayýsýyla, bu “ek”in bana deðil de, benden önce söz alanlara gönderilmesi gerekmiyor mu?
Islak imzalarýný esirgemeyen kurumsal iletiþim müdürü ve kurumsal iletiþim koordinatörü arkadaþlar, “Durumumuzu tavzih eden açýklamayý Ahmet Kekeç’e de yollayalým, kendine çeki düzen versin” diye düþündülerse, çok ayýp etmiþler.
Çünkü açýklamalarýnda, merakýmý mucip hiçbir hususa açýklýk getirilmiyor.
Kaldý ki, yazýmda Ýþ Bankasý’nýn hiçbir tasarrufunu (varlýðýný, bankacýlýk anlayýþýný, millî ekonomimiz açýsýndan ifade ettiði deðeri) sorgulamadým... Dolayýsýyla, niye alýnganlýk gösterdiklerini bilmiyorum.
Býraksýnlar da, geçmiþinde “SSK enkazý” bulunan Kemal Kýlýçdaroðlu alýnganlýk göstersin ve niçin TDK’yla TTK paylarýnýn üstüne yattýklarýný, yönetim kuruluna atadýðý üyelerin hangi liyakatten geldiklerini açýklasýn.
Hayýr, ille bana cevap vermek gibi bir “aculluk” içindelerse, önce “Atatürk’ü banka reklâmlarýnda oynatmak” garabetine izahat getirsinler!