Kýrgýným.
Üzüntülüyüm.
Geçmiþe dayalý hukukumuz dolayýsýyla söz söylemekten kaçýndýðým kimi dostlara karþý son derece sitemkârým.
Eleþtiri haklarýný kullandýklarý için deðil.
Bilerek veya bilmeyerek bugüne kadar alt etmek için birlikte mücadele ettiðimiz o eski Türkiye’nin statükocu güçlerinin deðirmenine su taþýdýklarý için fena halde kýrgýným.
O malum güçlerin kimi dostlarýmýzýn sözlerini karþýmýza dikmelerinden olaðanüstü rahatsýzým.
Ýki nedenden dolayý.
Bir: Kendilerine cevap verip vermeme konusunda bin düþündüðüm için.
Ýki: Kendilerine cevap verdiðimde o malum güçlerin deðirmenine istemeyerek de olsa su taþýma riski duyduðum için.
Yani cevap verseniz bir türlü, vermeseniz bir türlü.
Geçmiþe dayalý güzel bir hukukunuz var.
O hukukun bir anda tepetaklak olmasý sahiden üzüyor insaný.
Deðer mi?
***
Bu ülkenin ve bu davanýn kýymetli isimleri olan kimi dostlarýmýzýn fitnenin baþýný alýp yürüdüðü bu zamanda sözlerine herkesten çok dikkat etmeleri gerekmez mi?
Hele bu zamanda.. Ülkemizin ve davamýzýn çökertilmek istendiði bu zamanda... Bin bir zahmetle elde ettiðimiz iktidarýmýzýn türlü kumpaslarla elimizden çalýnmak istendiði bu dönemde... AK Parti liderliðinin içerden ve dýþarýdan hilelerle tasfiye edilmek istendiði bu konjonktürde... Terör koalisyonu üzerinden ülkemizin parçalanmak istendiði bu kritik ve tehlikeli süreçte... Evet, sýrat köprüsünden geçtiðimiz bu süreçte o kýymetli dostlarýmýz nasýl olur da sadece ve yalnýzca “eleþtiri haklarý” üzerinden bir siyasi hat inþa etmeye kalkýþýrlar, nasýl olur da siyasi hareketimizin içinde ayrýlýk-çatýþma algýsý oluþturacak bir zeminde dururlar, anlamak güç doðrusu...
Her seferinde kendi nefislerine yaptýklarý vurgu, farkýndalar mý bilmiyorum, giderek onlarý kýymetten düþürüyor.
Yazýk deðil mi?
“Biz varken siz yoktunuz! Biz varsak her þey tamam! Biz asli unsuruz, yanaþma deðil!” türünden ifadeler kardeþlik hukukunun ihlali deðilse nedir?
Bu kadar öfke niye? Sahiden anlamýyorum...
Bu kadar kiþisel sözler ve eleþtiriler doðrusu beni üzüyor. Hepimiz hata yapabiliriz elbet. Partimiz de hükümetimiz de yanlýþlýklar yapabilir. Liderler de parti genel baþkanlarý da hatadan ve günahtan beri deðildirler elbet. Pek tabii iyi bir dost olarak birbirimize ayna tutmalýyýz. Hatalarýmýzý ve yanlýþlarýmýzý kardeþlik hukukuna uygun bir üslupla dile getirmeliyiz. Kýrmadan ve dökmeden. Yeni düþmanlýklara kapý aralamadan. Köprüleri büsbütün atmadan.
Bir ayýbý faþ etmek için deðil, bir günahý açýða vurmak için deðil, bir hesaplaþma saikiyle deðil, hep birlikte daha iyiyi inþa etmek için yapmalýyýz bunu.
Ama öyle mi oluyor? Üzgünüm dostlar, çok üzgünüm... Maalesef öyle olmuyor. Bizim karþýmýzda hizalanmýþ ve iktidarýmýzý devirmek için pusuya yatmýþ odaklarýn yayýn organlarýnda birbirimizi eleþtiriyoruz. Yetmezmiþ gibi aba altýndan sopa gösteriyoruz birbirimize.
Yakýþýyor mu bu bize?
Dava ahlakýna ve inançlarýmýzýn öngördüðü ilkelere uyuyor mu bu yapýp ettiðimiz?
Parti içinde olmadýðýmýz için mecburen bu eleþtirilerimizi dýþarýdan yapmak zorunda kalýyoruz ifadesi ne kadar haklý olabilir, ne kadar doðru olabilir, ne denli inandýrýcý olabilir ki? Kimsenin kimseyi tasfiye ettiði yok, önemsizleþtirdiði yok. Bu hisse kapýlan dostlarýmýz ve arkadaþlarýmýz varsa mutlaka bunun telafi edilmesi gerekiyor. Çünkü bu his yýkýcýdýr. Bu hissin oluþmasýna sebebiyet vermek dahi davamýza zarar verir.
Ama diyeceðim bir baþka þey var, kimi dostlarýmýz da kendilerini bu kadar merkeze alarak önemsizleþtirmesinler, itibarsýzlaþtýrmasýnlar artýk! Birbirimizi duyduðumuz sevgiyi bir çýrpýda tüketirsek ve birbirimizin hasmý haline dönüþürsek iþte o zaman hem kendimize hem de davamýza zarar vermiþ oluruz.
Yazýktýr, günahtýr!
***
Her zamankinden daha fazla beraberliðe ihtiyaç duyduðumuz bu zamanda birbirimizi örselemeye ve birbirimizi itibarsýzlaþtýrmaya kalkýþýrsak, hele hele bunu baþkalarýnýn mecralarýnda yapmaya kalkýþýrsak yanlýþ yapmýþ oluruz dostlar! Baþkalarýndan aldýðýmýz her aferin bizim için züldür!
Duyduðum rahatsýzlýðýn sebebi bu iþte... Kýrgýn olmaklýðýmýn sebebi bu iþte...
Elbette doðrularý söyleyeceðiz.
Yanlýþlarý düzeltmeye kalkýþacaðýz.
Ama bunu yaparken iki þeye dikkat edeceðiz.
Bir: Kendi nefsimizi hiçbir þekilde merkeze almadan.
Ýki: Her doðruyu her yerde söylemeye hakkýmýzýn olmadýðýný unutmadan.
Evet, doðruyu söyleyeceðiz, ama doðru bir biçimde. Ýlkelerimizi muhafaza ederek.
Evet, doðruyu söyleyeceðiz ama her doðruyu her yerde söylemenin yanlýþ olduðunu da unutmayacaðýz.
Birbirimize yönelttiðimiz her bir eleþtiri, her kem söz hem birbirimize zarar veriyor, hem de asýl o malum güçlerin sevincini arttýrýyor. Lütfen aklýmýza baþýmýza devþirelim!
Ve nefislerimizi ayaklarýmýzýn altýna alalým!